Bitlis Gazeteciler Cemiyeti Başkanı Sinan Aygül’e saldırarak yaralanmasına neden olan Tatvan Belediye Başkanı Mehmet Emin Geylani’nin korumalarından Yücel Baysalı hakkında “koruma tedbiri” kararı verildi. Karara “6284 Sayılı Ailenin Korunması ve Kadına Karşı Şiddetin Önlenmesine Dair Kanun” dayanak gösterildi.
Olayın ardından tutuklanan Baysalı ve diğer sanık Engin Kaplan, geçen ayki ilk duruşmada serbest bırakıldılar. Dava başka bir tarihe ertelenirken, sanıklardan Yücel Baysalı polis merkezine başvurarak, Sinan Aygül’ün kendisine hakaret ve tehdit ettiğini öne sürdü. Baysalı olayın 30 Eylül’de Belediye ek hizmet binasında gerçekleştiğini iddia etti. Bunun üzerine Baysalı hakkında “koruma tedbiri” uygulanması kararı verildi.
VOA Türkçe’nin de ulaştığı karar tutanağında, karara “6284 Sayılı Ailenin Korunması ve Kadına Karşı Şiddetin Önlenmesine Dair Kanun’”dayanak gösterildi. Karar, tutanağa şöyle yansıdı:
“30.09.2023 günü meydana gelen olayla ilgili olarak şiddet mağduru Yücel Baysalı hakkında 6284 sayılı Kanun’un maddesinin, 3/1-ç maddesine istinaden 11/11/2008 tarihli ve 27051 sayılı Resmi Gazete’de yayımlanan Cumhuriyet Başsavcılıkları ve Mahkemelerce Alınacak Tanık Koruma Tedbirlerine İlişkin Esas ve Usuller Hakkında Yönetmelikte yer alan fiziki koruma tedbirlerinden Madde 3/1-ç tedbirinin 30 gün süreyle uygulanmasına karar verilmiştir.”
1 Ekim’de verilen karar dün Aygül’e ulaştı. Kararı “skandal” olarak değerlendiren Aygül, “Saldırıya uğrayan ben, tehdit altında olan ben, saldırıya uğrama riski olan yine ben ama kararda bana ‘şiddet uygulayan’ saldırgan Yücel Baysalı’ya da ‘şiddet mağduru’ denilmiş. Buna ne denilir bilmiyorum. Hangi kanun kapsamında kararın verildiğini anlamaya çalışıyordum, kararın örneği verilmedi bana, savcılıktan istedim ama soruşturmayı başlatan savcının karardan haberi yok çünkü karar adli değil idari” dedi.
“İtiraz edeceğiz”
Kararı VOA Türkçe’ye değerlendiren Aygül’ün avukatı Diyar Orak, kararın yasalara uygun olabileceğini ancak şartlarının oluşmadığını savundu.
İlk kez böyle bir kararla karşılaştığını vurgulayan Orak, karar itiraz edeceklerini söyledi. Orak, kararın hukuksuz olduğunu dile getirerek, “Söyleyecek bir şey bulamıyorum, ilk defa böyle bir durumla karşılaştığım için ne diyeceğimi bilmiyorum. İtiraz edeceğiz, bu kesin bir karar değildir. Saldıran kişilerin görüntüleri ortada, sokak ortasında bir gazeteci saldırıya uğradığı, yüzü gözü dağıldı, elmacık kemikleri kırıldı. Bu kişiler şu an sokakta ellerini kollarını sallayarak geziyorlar ve üstüne şiddet mağduru olan Sinan’a uzaklaştırma veriliyor. Bunu hukuken değerlendirmek için hukukçu olmaya gerek yok” diye konuştu.
“Karar tek kelimeyle skandal”
Kararla ilgili VOA Türkçe’nin sorularını yanıtlayan Sınır Tanımayan Gazeteciler Türkiye Temsilcisi Erol Önderoğlu da, kararı “skandal” olarak değerlendirdi.
Kadının korunmasına dönük kanunun gazeteciye karşı kullanılmasını “endişe verici” olarak yorumlayan Önderoğlu, şunları söyledi:
“Kadının Korunmasına dönük bir düzenleme aracılığıyla, yolda yürürken saldırıya karışmış bir kişiye koruma getirilmesi tek kelimeyle skandaldır. Keyfiyetin geldiği nokta karşısında gayret içerisindeyiz. Hukukun suçlunun hizmetine sokulması anlamına gelen kayırmacı bu karar nedeniyle Adalet Bakanlığını denetim görevini yerine getirmeye çağırıyoruz. Göreviniz haberleri nedeniyle gazetecilere karşı gelişebilecek yeni saldırılara prim vermek değildir. Kararın, saldırı dosyasında tahliyelerden sonra cezasızlığın ve tam korumanın acı habercisi olmasından endişeliyiz.”
Ne olmuştu?
Kamuoyunda “dezenformasyon yasası” olarak bilinen ,”Yanıltıcı bilgiyi alenen yayma” suçundan ilk mahkumiyet cezası alan kişi olan Bitlis Gazeteciler Cemiyeti Başkanı Sinan Aygül, Haziran ayında Tatvan Belediye Başkanı Mehmet Emin Geylani’nin korumalarının saldırısına uğradı.
Darp edilen Aygül, tedavi altına alındı. Olayın ardından tutuklanan iki koruma hakkında “basit yaralama” suçlamasıyla dava açıldı. Eylül ayında başlayan yargılama da her iki sanık ta serbest bırakıldı.