CHP’de 5 Kasım’da yapılacak Büyük Kurultay öncesinde genel başkan adaylığını açıklayan üç isim var.
Adaylardan biri CHP TBMM Grup Başkanı Özgür Özel. Diğer iki adaysa henüz kurultayda aday olmak için yeterli sayıda imza bulup bulamayacağı meçhul olan, daha önce Parti Meclisi üyeliği yapmış Örsan Kunter Öymen ile eski Kocaeli milletvekili adayı Ünal Karahasan.
“Ben aday olmayacağım. Daha önce de hiç aday olmadım. Örgüt aday gösterdi. Yapılacak kurultayda da ben aday olmak için başvurmam, dilekçe vermem. Örgüt aday gösterirse aday olurum” diyen CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu’nun adaylığına kesin gözüyle bakılıyor.
Aday olmak için delegelerin yüzde 5’inin imza vermesi gerekiyor
38. Olağan Kurultay’da bu isimlerden birinin ya da bir başkasının aday olabilmesi için kurultay delegelerinin yüzde 5’inin imza vermesi gerekiyor. Bir kurultay delegesi ancak bir kişi için imza verebiliyor.
Kurultayda 1370 delege oy kullanacak.
Büyük Kurultay çalışmalarını sürdüren Manisa milletvekili Özgür Özel iki gündür İstanbul’da.
Dün Çağlayan Adliyesi’nde gazeteci Merdan Yanardağ’ın 100 günlük tutukluluğuna son veren duruşmaya katılan, daha sonra eski CHP Genel Başkanı Altan Öymen’i ziyaret eden CHP Genel Başkan adayı bugün de İstanbul’da gazetecilerle biraraya geldi.
“Erdoğan’la polemiğe girecek, onunla laf yarıştıracak bir lider aramıyoruz”
CHP’de “değişim” isteyen kadroların adayı olan Özgür Özel, nasıl bir lider ve parti istediklerini anlattı.
Özel, “Cumhuriyet Halk Partisi’ne Tayyip Erdoğan’la polemiğe girecek, onunla laf yarıştıracak bir lider aramıyoruz. Recep Tayyip Erdoğan’ın bize dayattığı siyaseti reddeden kadrolarla yola çıkıyoruz. Bizim yüzde 25 oyumuz var. Bu kıymetli ama bunu büyütmeliyiz yüzde 75’e hitap eden bir siyasetle yola çıkmalıyız. Bunu sağa açılarak, sağcı danışmanlarla siyaset üreterek yapamadık. Soldan bir perspektifle AKP’li MHP’li HDP’li İyi Partili seçmene dokunabilen, onlara umut olan bir siyaset üretmeliyiz. Seçmende bir duygusal kopuş var. Partiden kopuyor, siyasetten kopuyor. Mevcut siyasi partilere ve aktörlere güvenmiyor ve bu konuda bir büyük paradigma değişikliğine ihtiyaç bulunuyor” dedi.
“CHP’de ne gölge aday ne de emanetçilik olur”
Kurultayı kaybetmesi halinde parti yönetiminde görev almayacağını bunun da teknik olarak mümkün olmayacağını söyleyen CHP Genel Başkan adayı, sorular üzerine sorular üzerine “kimsenin gölge adayı” olmadığını ifade etti hem de genel başkana yakın bir isimken neden genel başkan adayı olduğuna açıklık getirdi.
Özel, “CHP’de ne gölge aday ne de emanetçilik olur. Zaten ‘gölge aday’ etrafında bu kadar yeni milletvekili toplanmaz. Seçimi kazanamazsak gölge aday olduğumuz için değil delegelerimizi değişime inandıramadığımız için kaybetmiş oluruz. Ben 29 Mayıs sabahı genel başkan adayı olarak uyanmadım. Sorumluluğumuz var, bunu üstlenelim istedim. Ancak bu yapılmadı. Bir kişi lider değişimine talep açmak nasıl olur? Nereden gelecek genel başkan adayı? Meteordan düşmez, kargodan çıkmaz, laboratuvarda üretilene bizim partimiz izin vermez. Bülent Ecevit de İsmet İnönü’nün genel sekreteriydi. Emeğin değerini, insan haklarını savunuyoruz. CHP’nin geçmişiyle barışık sol, sosyal demokrat bir parti gerektiğini savunuyoruz” diye konuştu.
“Yönetime gelirsek ittifak potansiyelinin hem toplumla hem de Millet İttifakı’yla güçlendirileceğini düşünüyorum”
Millet İttifakı’nda yer alan partilere CHP listelerinden yer verilirken parti kurullarının devre dışı bırakıldığını vurgulayan Özgür Özel, seçimi “değişim” grubunun kazanması halinde yerel seçimlerde temeli daha sağlam ittifak yapılabileceğini dile getirdi.
Özel, “39 milletvekilini ittifaktaki partilere verdik. İstenen oy oranına ulaşsak bu sayı 65’e çıkacaktı. Ölçme ve değerlendirmeyi baz almayan listeleri MYK ve Parti meclisi toplantısında gördük. Hepimize sürpriz oldu. İttifak ortaklarının parlamentoya taşıdıkları parti yöneticileri oldu. Bu da ittifakın sahada bırakın heyecan yaratmasını hayal kırıklığına neden oldu. Geniş zaman olmasına rağmen iyi planlanmayan ve örgütlere anlatılamayan bir süreç oldu. Pozitif kampanya ilk turda kazanmayı en kötü ikinci tura önde girmeyi hedefliyordu. Bütün saldırılara ‘bahar gelecek, çiçek açacak, sana söz Türkiye’ yanıtı verdik. Asla kabul edilmeyecek ithamları duymayan bir kampanya yaptık ve bu seçmende güven bunalımına neden oldu. ‘Ezanı susturacak bayrağı indirecekler, terörü başımıza getirecekler’ sözleri endişe yarattı. Teşhisi konup ilacı olmayan hiçbir şey yok. İttifak kırgınlığı, ittifak potansiyelini de daraltıyor. Biz parti yönetimine gelirsek ittifak potansiyelinin hem toplumla hem de Millet İttifakı’yla güçlendirileceğini düşünüyorum” dedi.
“İstanbul’dan ‘değişim’ çıkarsa çok rahat ilerleriz. Yoksa başa başız”
İstanbul seçimini Özgür Çelik’i destekleyen “değişimci”lerin kazanması halinde kurultayda çok rahatlayacaklarını söyleyen Özgür Özel, diğer aday Cemal Canpolat’ın kazanması halinde 5 Kasım’daki seçimin başa baş hale geleceğini belirtti.
CHP Genel Başkan adayı, “İstanbul’dan ‘değişim’ çıkarsa çok rahat ilerleriz. Yoksa başa başız. Kazanırsak bizim lehimize getirecek bir matematik oluşturur İstanbul seçimi kaybedilirse ise morallerin düştüğü bir süreç başlayabilir. Ankara’da gazeteciler, ‘İstanbul’da güneş açmadan Türkiye’ye yaz gelmez’ derler. O seçimden sonra kazanacak tarafa yakın olma beklentisi güçlenir. Biz yine de 600 oydan emin olarak kurultayda salona girmek istiyoruz” diye konuştu.
İstanbul İl Kongresi’ne katılmayacak olan Özgür Özel aynı gün Trabzon’daki kongrede konuşmayı planlıyor
Kameralara kapalı toplantıdan çıkışta ayak üstü soruları yanıtlayan Özgür Özel, CHP lideri Kılıçdaroğlu da katılmayacağı için İstanbul kongresine gitmeme eğiliminde olduğunu dile getirdi.
Özel, “Bir yandan İstanbul kongresini bir kurultay provasına çevirmeye çalışan bir hazırlık var. İstanbul kongresine ya da Trabzon kongresine katılma noktasında bir karar vermek üzereyiz. İstanbul’daki kongreye genel başkanın da katılmayacağı yönündeki bilgilendirme sonrasında İstanbul’daki kongreye katılmayıp Trabzon kongresine katılmayı değerlendiriyorum. Trabzon kongresi ile İstanbul kongresi aynı gün. Ekrem (İmamoğlu) Başkan, İstanbul’daki kongrede olacak, onun memleketindeki kongreye katılmanın anlamlı olacağını değerlendiriyoruz” dedi.