Türkiye-ABD İş Konseyi (TAİK) ve Amerikan Şirketler Derneği (AmCham Türkiye), Türkiye ve Amerika arasındaki siyasi ilişkilerin düzelmekte olduğu ve bunun ekonomik ilişkilere de pozitif etki edeceği beklentisini dile getiriyor.
Her iki sivil toplum kuruluşu da Türkiye’nin son NATO Zirvesi’nde İsveç’in üyeliğine yeşil ışık yakmasının iki ülke ticari ilişkilerinde ciddi bir ivme sağlayacağı düşüncesinde.
2019’da 19 milyar dolar olan Türkiye-ABD dış ticaret hacmi bu yıl 32 milyar dolara yükseldi. Yapılan projeksiyonlar gelecek beş yılda bu hacmin 100 milyar dolara ulaşmasının mümkün olduğunu gösteriyor.
Yalçındağ: “Türkiye ile ABD arasındaki siyasi ilişkilerin pozitif ilerleyişi ticaretin de hızlanacağı beklentimizi pekiştirmiştir”
“Türkiye-ABD Ticari İlişkilerinde Geleceğe Bakış” temalı toplantıda konuşan TAİK Başkanı Mehmet Ali Yalçındağ, Ekim ayında İsveç’in NATO üyeliğinin TBMM tarafından onaylanması sonrası ilişkilerde gözle görülür bir iyileşme görüleceği kanısında.
Yalçındağ, “Türkiye ile ABD arasındaki siyasi ilişkilerin pozitif ilerleyişi, önümüzdeki döneme ilişkin verilen olumlu sinyaller, ticaretin de hızlanacağına dair beklentilerimizi pekiştirmiştir. Bizler de iş dünyası temsilcileri olarak, yeni bir yola girdiğimizi görerek bir yol haritası oluşturmaya çalışıyoruz. (Eski) Başkan Trump ve Başkan Erdoğan ile başlayan ‘100 milyar dolar’ ticaret hacmi hedefimiz, hükümetlerin de benimsediği bir politikaya dönüştü. ABD’de Başkan Biden hükümetinin de değişime rağmen bu politikayı devam ettirmesini memnuniyetle karşılıyoruz. Türkiye, ABD ile ticaretini 100 milyar dolara çıkardığında ABD’nin en büyük yirmi beşinci ticaret partnerinden on üçüncü ticaret partneri konumuna gelecek” dedi.
TAİK Başkanı’ndan Amerika ve Türkiye’ye Afrika’da Çin’e karşı işbirliği çağrısı
Yalçındağ’a göre her iki ülkenin en büyük işbirliği potansiyeli Afrika.
ABD gibi Türkiye’nin de bu kıtada Çin ile rekabet içinde olduğunu söyleyen TAİK Başkanı, Türkiye-ABD ortaklığının gerçek bir kalkınma fırsatı sunabileceğini dile getiriyor.
Mehmet Ali Yalçındağ, “Çin’in Afrika’daki varlığının, Pekin’in jeopolitik hedeflerini gerçekleştirmeye yönelik olduğunu görüyoruz. Uzmanlar, Çin’in ekonomik olarak zayıf olan ülkelere büyük altyapı projeleri için kasıtlı olarak yüksek borç verdiğini ve bu ülkelerin borçlarını ödeyemediklerinde Çin’in bu projeleri devraldığını iddia etmektedir. Türk müteahhitleri Afrika ve Orta Asya’da Çinli rakipleriyle rekabet etmektedir. Geçen yıl yalnızca Sahraaltı Afrika’da Türk inşaatçıların üstlendiği projelerin değeri 5 milyar doları aşmıştır. Ancak, Türk şirketleri şu anda Çin Eximbank ve Çin İpek Yolu Fonu gibi devlet destekli kredilere karşı rekabet etmekte zorlanmaktadır. Türk şirketlerinin yer aldığı büyük projelerde ABD’li şirketlerle yapılacak ortak girişimler, bu gidişatı değiştirebilir. Kazan-kazan durumunu ortaya çıkarabilecek bu birliktelikler, ABD firmaları için Çinli şirketlerle rekabetlerini güçlendirecektir” dedi.
Turnaoğlu: “Ukrayna-Rusya savaşından sonra ABD’li şirketlerin çoğu yapılarını Türkiye’ye kaydırıyorlar”
Hedeflerinin Türkiye’ye yönelik Amerikan yatırımlarını arttırmak olduğunu söyleyen AmCham Türkiye Başkanı Tankut Turnaoğlu ise her geçen yıl Amerikan şirketlerinin Türkiye’yi bölgenin merkez ülkesi haline getirdiğini dile getirdi.
Turnaoğlu, “Üyelerimizden Mondelez son 5 yılda 110 milyon dolar Türkiye’ye yatırım yaptı ve buradan ABD’ye 60 milyon dolardan fazla ürün ihraç etti. Üyelerimizden Kraft Heinz’in 100 milyon dolarlık bir diğer önemli yatırımı oldu. ABD şirketleri genelde uzun vadeli yatırım yapıyor, Türkiye’de ekonominin istikrar kazandığı ortamda bunun daha da artacağını öngörebiliyoruz. Dünkü Orta Vadeli Program’ın amacı da bu. ABD şirketleri için Türkiye’nin bölgesel merkez olmasını sağlamak ikinci önceliğimiz. Özellikle Ukrayna-Rusya savaşından sonra ABD’li şirketlerin çoğu yapılarını Türkiye’ye kaydırıyorlar. Bunun artarak devam edeceğini öngörüyoruz. Şu an üyelerimizin dörtte biri zaten Türkiye’den bir bölge yönetiyorlar, bunun daha da artacağını düşünüyoruz” diye konuştu.
AmCham Türkiye Başkanı bir soru üzerine Amerikan vizesi sorunlarının, yüzde 100 çözülmese de ciddi bir iyileşme içinde olduğunu belirtti.
Her iki kurum yetkilisi de ABD hükümetinin en büyük ekonomik iş geliştirme forumu olan “Trade Winds”in 2024 yılının Mayıs ayında Türkiye’de gerçekleşmesinin çok önemli olduğunu vurguladı.
TAİK’ten New York’ta iki önemli toplantı
Hem AmCham Türkiye hem de TAİK bu ay ABD’de etkinlikler gerçekleştirecek.
TAİK bu yıl 13.’sü düzenlenecek “Türkiye Yatırım Konferansı”nı 19 Eylül’de New York’ta düzenleyecek.
19 Eylül’de Goldman Sachs’ın evsahipliğinde Mehmet Şimşek ile yatırımcıların biraraya geleceği toplantının katılım listesi tamamlanmış durumda.
Bir gün sonra 20 Eylül’de yine TAİK’in organizasyonunda Cumhurbaşkanı Erdoğan Fortune 100’de yer alan 20 şirketin CEO’su ile biraraya gelecek.
AmCham Türkiye’den Washington’da lobi faaliyeti
AmCham Türkiye delegasyonu ise 12-15 Eylül günlerinde Washington’a düzenleyecekleri ziyarette Kongre’nin her iki kanadının üyeleri, ve önde gelen düşünce kuruluşları ile temaslarda bulunacak.
Ayrıca yine Washington’da Cumhurbaşkanlığı Yatırım Ofisi ve Türkiye’nin Washington Büyükelçiliği’nin evsahipliğinde Türk-Amerikan iş dünyası ve kamu temsilcilerinin katılımıyla Cumhuriyet’in 100. Yılı resepsiyonu gerçekleştirilecek.
18 Eylül’de ise New York’ta Global Turks projesinin sonuçları uluslararası katılım içeren bir toplantı ile açıklanacak. Toplantıda İstanbul Finans Merkezi Genel Müdürü Ahmet İhsan Erdem de bir konuşma yapacak.