DİYARBAKIR – Adıyaman’ın Gerger İlçesi yakınlarındaki Kımıl Dağında, define avcıları tarafından bulunduğu tahmin edilen iki tarihi taş (stel), helikopterle düştükleri yerden çıkarıldı.
Uzmanlara göre tarihi taşların üzerindeki yazıların çözülmesi halinde bölgede bir dönem hakimiyet süren Kommagene Uygarlığı’na ait önemli bilgilere ulaşılabilir.
Gerger ilçe sınırlarında yer alan 1650 rakımlı Kımıl Dağı’nda 2021 yılında Nemrut Dağındaki Kommagene Uygarlığına ait kutsal alanları bir benzeri daha bulundu.
Alanda yapılan kaçak kazılarda üzerinde Grekçe yazıların olduğu iki tarihi taş (stel)bulundu. Stellerin birinde Tanrı Apollo ile Kral Antiokhos’un tokalaşma sahnesi yer alırken, diğerinde ise her iki tarafında yazıt tespit edildi. Ancak steller bulundukları yerden derin bir vadiye atıldı. Yerleri tespit edilen iki stel, yaklaşık iki yıl sonra Jandarma Genel Komutanlığı’na ait helikopterle bulunduğu yerden alındı.
Taşlar alınmadan önce uzmanlar uzun bir yürüyüşten sonra bölgeye ulaştı. Biri zarar gören taşlar, önce helikopterle taşınacak şekilde bağlandı. Biri 3 bin 500, diğeri ise 2 bin 200 kilo olan taşlar, daha sonra helikopterle alınarak, araçların ulaşabileceği bir yere bırakıldı.
Profesör Şener: “Taşlar, Kommagene Krallığı’na ait önemli eserlerden ikisi”
Uzmanlara göre paha biçilmez olan eserlerin zarar görmeden taşınması için Ankara Hacı Bayram Veli Üniversitesi Güzel Sanatlar Fakültesi, Kültür Varlıklarını Koruma ve Onarım Bölümü Öğretim Üyesi Prof. Dr. Yaşar Selçuk Şener de Adıyaman’a geldi.
Taşların taşınmasına eşlik eden Şener, VOA Türkçe’ye konuştu. Şener, bulunan bölgenin Kommagene krallarından Antiokhos’un tarafından oluşturulan bir bölge olduğunu söyledi.
Kımıl Dağı eteklerindeki bölge de tapınma alanlarından biri olduğuna dikkat çeken Şener, bölgenin tarihi açıdan çok önemli olduğunu söyledi. Bulunan taşların 2100 yıl öncesine ait olduğunu ifade eden Şener, “Taşlar tapınma alanında bulunuyordu fakat kaçakçılar tarafından tahrip edilmiş, müdahale edilmiş ve aşağıya düşmüş. Nemrut kadar, Arsemia kadar önemli merkezlerden bir tanesi. Taşın önemi buradan kaynaklanıyor. Taşlarda iki tane stel var. Bir tanesi Grekçe yazıların olduğu bir stel. Kommagene Krallığı’na ait önemli eserlerden ikisi diyebiliriz” dedi.
“Kommagene döneminin aydınlatılması açısından önemli”
Bulunan taşların bir döneme ışık tutabilecek önemde olduğunu vurgulayan Şener, “Bu eserlerin üzerinde yazıtlar var. Hem tasvir açısından hem üzerinde yer alan kabartmaların çalışılması, diğerleriyle kıyaslanması, karşılaştırılması ve ekonomik özelliklerinin belirlenmesi açısından çok önemli. O dönemin aydınlatılması açısından büyük öneme sahip. Yazıtlar okunduğu zaman hem tek başına yazıt olan hem de diğerinde kabartmanın arkasında olduğu düşünülen yazıt, okunduğu zaman, aydınlatıldığı zaman Kommagene Krallığı’nı aydınlatacak çok önemli belgeler oluşturacaktır” diye konuştu.
Riskli operasyon
Taşların bulunması kadar çıkarılmasının da önemli olduğuna vurgu yapan Şener, yaşadıkları zorlukları şöyle anlattı:
“Öyle bir noktaya düşmüştü ki yani ayaklarımızı basacak yer bulamıyorduk bulundukları yerde. En ufak bir müdahalede uçurumdan aşağı düşme riski vardı. Biz alana gittiğimiz zaman taşın üzerinde çatlaklar da vardı. Bu çatlaklar taşıma sırasında açılabilir, taş kırılabilir, daha büyük parçalara ayrılabilirdi. Bunun için bulunduğu konumda ve biçimini koruyabilmesi için gergilerle sıkıştırdık ve sağlamlaştırdık önce. Sonradan da taşıma halatlarını bağlayarak yani taşınmasının kusursuz olmasını sağlamaya çalıştık.”
“Taşlar önce restore edilecek”
Adıyaman Müze Müdürü Mehmet Alkan da VOA Türkçe’ye yaptığı açıklamada, Perre Antik kentine taşınan taşların önce restore edileceğini söyledi.