WAN – Seçim sonrası art arda yapılan zamları “zulüm” olarak nitelendiren Wanlılar, “Boş tencereye bakıyoruz, tencere de bize bakıyor” tepkisinde bulundu.
Ekonomideki kötü gidişat nedeniyle alım gücü düşüyor. Temel gıda ürünleri, yakıt, elektronik ürünler ve vergilere yüzde 50’yi aşan zamların yapılması geçim derdini daha da büyütüyor. Yurttaşlar, yaz mevsimi olmasına rağmen sebze ve meyve fiyatlarındaki pahalılık nedeniyle birçok kez eve boş dönmek zorunda kalıyor. Wan’da kurulan semt pazarlarında en ucuz domatesin kilosu 17, salatalık 20, soğan 20, patates 18, biber 25 lira. En çok tüketilen karpuzun kilosu 10-15, kayısı 40, çilek 50, üzüm ise 40 liradan satılıyor. Alışveriş için pazara giden Wanlılar, zamlara tepki gösterdi.
‘ERDOĞAN MİLLETİ PERİŞAN ETTİ’
İlk kez böylesi bir geçim zorluğu yaşadığını belirten Ahmet Kara, “Seçim öncesi ucuzluk getireceğini söyleyen Erdoğan, milleti perişan etti. Erdoğan bu halkı kandırdı. Onun yaptığı zulmü kimse bize yapmadı. Erdoğan yaşamamızı öyle bir hale getirdi ki şuan evimize ekmek alacak durumda bile değiliz. Millet gerçekten aç, perişandır ve bu durum iktidarın en büyük zulmüdür. Erdoğan, ‘ben emekliyi enflasyona ezdirmeyeceğim’ dedi ama emekliler evlerine ekmek alamıyor. Kirada olan insan zaten evlerine soğan bile alamayacak duruma geldi. Seçimden sonra fakir daha fakir, zengin daha zengin oldu” dedi.
TUTULMAYAN SÖZLER
Mahallelerinde kurulan pazarda ucuz sebze-meyve bulmak için geldiğini ifade eden Ayten Çakan, “Benim bir gelirim olmadığı için çoğu kez pazara gelemiyorum. Önceki yıllarda 200 TL’ye pazarda evinin tüm ihtiyaçlarını karşılayabiliyordun, şimdi bin TL ile pazara geliyorsun, hiçbir şey alamıyorsun. Bunun nedeni ise zamlar ve pahalılıktır. Eğer ürünler bu kadar pahalı olmasıydı, her şeyimizi alabilirdik. Çocuklarım meyve istiyor ama fiyatlarının yüksek olması nedeniyle alamıyorum. Eğer Wan’da iş olsaydı, çocuklarımız gidip çalışırdı. Bu durumun sorumlusu başımızdaki kişidir. Geçen seçimde ben oyumu Erdoğan’a verdim ama çok pişmanım. Keşke oyumu ona vermeseydim. ‘Her şeyi ucuzlatacağım, bu kötü durumu düzelteceğim’ dedi ama hiçbir şeyi düzeltmedi. Bundan dolayı hemen hemen herkes yoksullaştı, hayat çok zorlaştı. Tanıdığım bazı insanlar var, evlerine sebze ve meyve alamıyor, evine ekmek götüremiyor. Bundan dolayı gerçekten çok pişmanım. Keşke oyumu vermeseydim. Söylediği hiçbir sözü yerine getirmedi. Bizim gibi insanları din ile kandırdı. Biz dindar insanlar olduğumuz için buna inandık ve oyumuzu verdik. Ama hiçbir şey yapmadılar” diye konuştu.
‘HER GÜN ZAM GELİYOR’
Geçim zorluğuna değinen pazar esnafı Mehmet Şefik Güleken, “Emekli 7 bin 500 TL maaş alıyor, bunun 5 bin TL’sini kiraya veriyor, geriye kalan 2 bin 500 TL ile geçimini nasıl sağlasın? Çok büyük bir pahalılık var. Neredeyse her gün ürünlere zam geliyor. Ben emekliyim, kendi evim olduğu için az çok geçinebiliyorum ama kirada olan, çalışmayan insan nasıl geçinebilir? Bu kötü gidişat umarım değişir ama çok da değişeceğe benzemiyor” ifadelerini kullandı.
‘HALK ZAM ALTINDA EZİLİYOR’
Türk Lirası’nın bir değerinin kalmadığını ve her geçen gün zam üstüne zam geldiğini söyleyen yurttaşlardan Şevki Akın, “Pazara geliyorum ama ay başına kadar harcamam gereken 200 TL var. Bu parayla ay sonuna kadar nasıl idare edeceğimi bilmiyorum. İktidarın bu fiyatları düşürmesi ve iş olanaklarını açması gerekiyor. Çünkü bu halk zamlar ve işsizlik altında eziliyor. Ben 150 TL’ye ev aldığımı biliyorum ama şimdi buraya gelip bin TL’ye sebze ve meyve alamıyorum. Artık yeter! Artık zamlar dursun ve ürünler ucuzlasın. Yönetenler gelip fakirin mutfağına baksın, görsünler mutfağında neler var, ne yiyor. Bir insan bu devirde 9 bin 500 TL’ye nasıl ev geçindirsin” diyerek tepki gösterdi.
‘BOŞ TENCEREYE BAKIYORUZ’
Pazarda istedikleri hiçbir şeyi alamadıklarını ifade eden Feyruze Şimşek, “Biz boş tencereye bakıyoruz, tencere de bize bakıyor. Yağ alıyoruz ama patates ve soğanı alamıyoruz. Evimde doğru dürüst bir yemek yapamıyorum. Çok zor durumdayız, bu durum daha nereye gidecek bilmiyoruz. Her şey pahalı, evlerin kirası uçmuş, dün aldığımız ürünün fiyatı bugün değişiyor. Dün 10 TL olan domates, ertesi gün 13 TL’ye çıkıyor, Yine toplu taşıma araçlarına yapılan zamlar da çok fazla. Hastaneye gidiyorsun, kişi başı 12 TL ödüyorsun. Devletin bir an önce zamlara bir çözüm bulması gerekiyor” şeklinde konuştu.
‘TANE İŞİ ALIYORUZ’
Artan fiyatlar nedeniyle satış yapamadıklarını dile getiren Pazar esnafı Melik Kendigelen, “Her gün zam üzerine zam geliyor ve artık müşteriler fiyat sorunca cevap vermeye utanıyoruz. İnsanlar bu pahalılıktan dolayı meyve ve sebzeyi artık kilo ile değil, tane olarak alıyor. Bu zamlar sadece bize değil, herkese yansıyor. Şuan yaz mevsiminde olduğumuz için meyve sebze fiyatları biraz da olsa düşük ama kışın bu fiyatlar cep yakacak. Şuan sattığımız sebzeler, Wan’ın sebzeleri, bunlar bitince Mersin ve Adana gibi yerlerden mal gelecek ve fiyat iki katına çıkacak. Aylık giderim 15 bin TL civarında oluyor ve zarar ediyorum. Bu nedenle pazarcılığı bırakacağım” dedi.
Kaynak: Mezopotamya Ajansı.
***Mutluluk, adalet, özgürlük, hukuk, insanlık ve sevgi paylaştıkça artar***