– Şili hükümeti, 1973 ile 1990 yılları arasını kapsayan diktatör Augusto Pinochet dönemindeki kayıp ve ölümlerin aydınlatılması amacıyla “ulusal arama planını” (plan nacional de búsqueda) onayladı. The New York Times’in haberine göre, Şili Devlet Başkanı Gabriel Boric, ülkede binlerce kişinin kaybolduğu ve öldürüldüğü diktatörlük dönemini başlatan, Pinochet önderliğinde yapılan darbenin 50’inci yıl dönümünden kısa bir süre önce, “ulusal arama planını” onayladığını duyurdu. Planın bütçesi Eylül ayı ortasında belirlenecek.
‘TOPLUMA KARŞI BİR GÖREV’
30 Ağustos’ta düzenlenen “Uluslararası Zorla Kaybedilenler Günü” anma töreninde yaptığı konuşmada, Boric, söz konusu planı yürürlüğe girmesini sağlayan başkanlık kararnamesini imzaladı ve “adaletin çok uzun sürdüğünü” kaydederek “Bu, ailelere yapılan bir iyilik değil, ülkenin hak ettiği ve ihtiyaç duyduğu cevapları vermek için topluma karşı bir görev” dedi. Adalet ve İnsan Hakları Bakanı Luis Cordero Vega ise The New York Times’a verdiği röportajda, “Bu kişileri devlet kaçırdığı için, tazminat, adalet ve arama çalışmalarının sürdürülmesinden sorumlu olması gerekenin de devlet olduğunu” söyledi.
KAYIPLAR İÇİN İLK KEZ HÜKÜMET DÜZEYİNDE ÇALIŞMA YAPILACAK
“Ulusal arama planı” çerçevesinde, Pinochet diktatörlüğünün sona ermesinden bu yana ilk kez kayıpların bulunması için hükümet düzeyinde çalışma yapılacak. Plan, devlet kurumları ve insan hakları örgütleri arasında dağılmış dava dosyaları, arşivleri ve bilgileri özel bir yazılım kullanarak bir araya getirmeyi ve dijitalleştirmeyi amaçlıyor. Kurbanların gömülü olabileceği ya da finansman yetersizliği nedeniyle kazı yapılmasının yıllardır bekletildiği alanların araştırılmasına da fon ayrılacak.
SÜREÇ YILLAR ALABİLİR
1976’da kaçırılan bir kişinin kızı olan Kongre Üyesi Lorena Pizarro, planın, failler hakkında bilgi verilmesiyle sonuçlanması gerektiğini kaydederek “Silahlı kuvvetlerin bu bilgilere sahip olduğu gerçeğiyle yüzleşmenin ve (silahlı kuvvetlerin) bu bilgilerin var olmadığını söylemeyi bırakmasının zamanı geldi” ifadelerini kullandı. Silahlı kuvvetler, diktatörlük döneminden kalma dosyaları, “artık eline bulunmadığını” iddia ederek teslim etmezken, 1970’lerde mikrofilme dönüştürülen bazı dosyaların da 2000 yılında yakıldığı bildiriliyor. Ordunun mahkemelere sadece talep edildiğinde belirli verileri sağladığı ancak tüm kayıtları elde etmek için mahkemelerin herhangi bir işlem yapmadığı öne sürülüyor. Söz konusu plan ile hükümetin davalara müdahil olması halinde bile, kurbanların kalıntılarının bulunması ve kimliklerinin belirlenmesi sürecinin uzun yıllar alması bekleniyor.
40 BİNDEN FAZLA KİŞİ DİKTATAÖRLÜK DÖNEMİNİN MAĞDURU
Şili’de 11 Eylül 1973’te askeri darbeyle sosyalist Devlet Başkanı Salvador Allende’yi deviren General Pinochet, yönetime el koymuştu. Pinochet’nin 17 yıl süren diktatörlük döneminde hapis ve işkenceden idama kadar uzanan suçların mağduru olarak toplam 40 bin 175 kişi kayıtlara geçmiştir. Bunlardan 1.092’si zorla kaybedilenler, 377’si ise siyasi infaz mağdurları olarak listelendi. Bazıları Pasifik Okyanusuna atıldı ya da Atacama çölünde ve başka yerlerde sığ mezarlara gömüldü. Demokrasiye dönülen 1990 yılından bu yana sadece 307 kayıp kişinin kimliği tespit edilebildi. Şili mahkemeleri bugüne dek diktatörlük döneminde 584 insan kaçırma, 169 cinayet ve 85 yasadışı gömme vakasını karara bağlamıştı. (DIŞ HABERLER)
Şili’de Victor Jara cinayetinden hüküm giyen eski asker intihar etti
Şili’deki diktatörlüğün mirası: Pinochet döneminde kaçırılan bebek 42 yıl sonra annesiyle buluştu
Kaynak:
***Mutluluk, adalet, özgürlük, hukuk, insanlık ve sevgi paylaştıkça artar***