Cumhuriyet Halk Partisi Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, yerel seçim, kurultay ve ittifaklar konusunda gazeteciler Barış Yarkadaş ve Gürkan Hacır’a konuştu.
Yarkadaş ve Hacır, CHP liderinin tv100’e özel demecini Pınar Işık Ardor’un sunumuyla ekrana gelen Akşam Raporu’nda anlattı.
KURULTAY TAKVİMİNE İLİŞKİN KONUŞTU
“Herkes kurultayı konuşuyor. Kurultay takvimi belli oldu mu? Veya kafanızda bir tarih var mı?” sorusuna yanıt veren Kılıçdaroğlu “Mahalle seçimleri, ilçe seçimleri, il seçimleri vesaire. Ekimin ortalarına kadar veya Kasımın başına kadar geliyor. Şu anda çok net hatırlamıyorum. Ondan sonra da olağan kurultayımız olacak. Kasımdan önce olmasını tercih ederim. Yani yerel seçimler var ya. Yani, Ekimin 15’inden sonraki bir tarih eğer yetişebilirse ki itiraz süreleri var. Her şeyden sonra her sonra bir itiraz süresi var. O itiraz süresine uymak zorundasınız. O çerçevede bir takvim işliyor şu anda” ifadelerini kullandı.
“NEHİR AKIYOR VE BİZ YÜZÜYORUZ…”
Gelecek yıl yapılacak olan yerel seçimlerle ilgili Yarkadaş’ın “Bu yerel seçimle ilgili insanlarda büyük bir umutsuzluk dalgası var. Onu sizle gözlemliyorsunuzdur. Bir mesajınız olur mu?” sorusuna Kılıçdaroğlu “Barış bey, hepimiz çok iyi inanmıştık. Yüzde yüz cumhurbaşkanlığı seçimi kazanacağımıza dair. Kazanamayınca bunun getirdiği ciddi bir travma oldu. Bu travmayı hepimiz bir şekilde hissettik ya yani ben de dahil olmak üzere, bir beklentinin karşılanmaması ya da bir gerçekleşmemesinin getirdiği bir hayal kırıklığı vardı ama bu hayal kırıklığını kronik hale getirmek doğru değil. Olur, yani hayat devam ediyor. Yani bir nehir gibi akıyor. Tamam, siz karşıya geçmek için yüzdünüz ama ulaşamadığınız kıyıya çok yaklaştım ama ulaşamadım. Ama nehir akıyor ve siz o nehirde yüzmek ve karşıya geçmek zorundasınız. Dolayısıyla hayal kırıklığını kronik hale getirmeden tam tersine. Yani kazandığımız pek çok avantajı öne çıkararak halka moral vererek bunu götürebilirsiniz. Götürmek zorundasınız zaten. Şimdi biz sadece Erdoğan’la rekabet etmedik yani. Saray devletine karşı rekabet ettik. Valisi Kaymakamı, Jandarma Komutanı, bütün bakanlar hiç kimse istifa etmedi. Herkesin altına makam araçlarıyla bakanlar propaganda yaptılar. Bizim milletvekillerimiz darp edildi, sandık başında darp etti.” ifadelerini kullandı.
“İSTİFA EDECEK GİBİ BİR HAVA HİSSETMEDİK”
Yarkadaş görüşmeyle ilgili “Dün bir sayın genel başkanla konuştuğumuzda hiç istifa edecek ya da partiyi kurultayda bırakacak gibi bir hava hissetmedik” izlenimini aktardı.
“YEREL SEÇİMLERDE ÇOK DAHA GÜÇLÜ BİR ŞEKİLDE ORTAYA ÇIKACAĞIZ”
Sözlerini sürdüren CHP lideri “İşin özü şu, karamsar bir insan değilim. Ben epey yol aldığımıza inanıyorum. Yerel seçimlerde çok daha güçlü bir şekilde çıkacağız ortaya. Büyük kentlerin tümünde biz öndeyiz zaten. Diyarbakır gibi Rize gibi Kars gibi bugüne kadar vekil çıkarmadığımız yerlerde ilk kez milletvekili çıkardık. Oylarımızda bir gerileme olmadı. Öbürüne bakıyorsun, 49’da 35’lere kadar düştü. Dolayısıyla biz yani Cumhurbaşkanlığı kazanamamanın getirdiği moral bozukluğu en azından kısmen de olsa sağladığımız bazı başarılarımızı da gölgeledi. Yani onları da konuşamaz hale geldik ama ben şuna inanıyorum. Biz bu gün 11 büyük kenti aldık. Geçen seçimlerde bunlara Bursa gibi Balıkesir gibi, Denizli gibi, Manisa gibi, uşak gibi pek çok yeri ilave edeceğiz. Adaylarımız mücadeleyi yapacaklar. Belediye başkanlarımız da başarılı belediye başkanlarımız ellerinde bütün engellemelere rağmen ellerinden gelen çabayı gösteriyorlar, iyi sonuçlar elde edecek.” diye konuştu.
YEREL SEÇİMLERDE İTTİFAK KURULACAK MI?
Yerel seçimlerle ilgili Yarkadaş’ın “İttifakların yeniden kurulabilmesi mümkün mü? Millet ittifakı şu an fiili olarak yok” sorusunu Kılıçdaroğlu “Bugünden bir ittifakı değerlendirmek zaten çok erken. Çünkü ittifak seçim dönemlerinde bir araya gelir, oturulur, konuşulur. Şimdi her birimiz aynı partiyi zaten. Eğer önümüzdeki yerel seçimlerde yani bir bölgede ihtiyaç olur, bir ilde ittifak yapılabilir. Geçmişte de öyle oldu. Mesela bazı yerlerde ayrı ayrı Belediye Başkanı adayı çıktı. Bazı yerlerde yani aday çıkarılmadı, tek aday desteklendi. Bir de yerel seçimlerin kendine özgü koşulları var. Yani genel seçimler gibi değil, yerel seçimler biz ittifak yapmasa da halk zaten ittifak yapıyor. Orada adayın kimliği, adayın çalışkanlığı, adayın toplumda sevilip sevilmesi gibi temel unsurlar öne çıkıyor. Aday çok sevilen, çalışkan, güven veren birisi ise AKP’ye oy veren de gidip o adaya oy verebiliyor. Öyle bakmak lazım. Yani yerel seçimler biraz daha farklı.” şeklinde yanıtladı.
HAKKINDAKİ FEZLEKELER HAKKINDA DA KONUŞTU
Hacır’ın “Hakkınızda düzenlenen fezlekeler Başsavcılığa ulaştı. Nasıl değerlendiriyorsunuz?” sorusuna Kılıçdaroğlu “Erdoğan’a yönelik yaptığım eleştirilerin tamamı haklıydı ve o konuşmaların bazıları Meclis Genel Kurulu’nda bazıları da meclis çatısı altında yapılan konuşmalardı. Anayasa gayet açık. Yasalar gayet açık. Parlamentoda yapılan konuşmalar soruşturma konusu olamaz Ama Türkiye’de adalet olmadığı için demokrasi olmadığı için yargı bağımlı hale geldiği için dönemli savcıları da fezleke düzenledi ve gönderdiler. Tabii benim en büyük arzum davaların açılması benim istediğim bütün delillerin de hakim tarafından ve savcı tarafından toplanması. O zaman gerçekler çok daha net ortaya çıkacaktır diye düşünüyorum. Bir ata sözümüz var. Demirden korkan trene binmez…(Gülüyor)” dedi.
İFADE VERMEYE GİDECEK Mİ?
Yarkadaş’ın yönelttiği “Gidecek misiniz ifade vermeye?” soruyu Kılıçdaroğlu “Daha herhangi bir şey gelmedi. Şu ana kadar gelen bir şey. Bakarız ona yani nedir ne değildir. Tabloya bakarız yani” diyerek yanıtladı.
***Mutluluk, adalet, özgürlük, hukuk, insanlık ve sevgi paylaştıkça artar***