KHK Platformu Birliği, Torba yasayla 5275 sayılı İnfaz kanunu’na eklenen ve mahkumlara denetimli serbestlik sağlayacak ‘Geçici 10. Madde’nin KHK’lar başta olmak üzere siyasi mahkumları da kapsamasını talep etti.
TBMM Plan ve Bütçe Komisyonu’nda görüşülen torba yasada 8 Temmuz’da, 5275 sayılı İnfaz Kanunu’na mahkum ve yakınlarını ilgilendiren ‘Geçici 10. Madde’ eklendi.
Teklif edilen ‘Geçici 10. Madde’ ile Kovid-19 izninde bulunan hükümlülerden denetimli serbestliğe ayrılmalarına 5 yıl veya daha az süre kalanlar, tekrar cezaevine dönmeyecek ve kalan sürelerini denetimli serbestlik altında infaz edilecek. Yine bu düzenleme ile kapalı ceza infaz kurumlarından açık ceza infaz kurumlarına geçişlerde değişiklik öngörülüyor.
KHK Platformu Birliği düzenlemenin KHK’lıların da içerisinde bulunduğu siyasi mahkumları da kapsamasını istiyor.
Uluslararası hukukun suç saymadığı fiillerden dolayı yıllardır cezaevinde bulunan siyasi mahkumların bulunduğunun altını çizen platform açıklamasında, “Türkiye Büyük Millet Meclisi’ne getirilen tasarıdan, TCK’da düzenlenmeyen kriterlerle terörist yaftası yiyen, AİHM ve BM kararları doğrultusunda “terör” suçuyla hiçbir ilgisi olmadığı tescillenen siyasi mahkumları da kapsayacak şekilde değiştirilerek yasalaştırılmasını istiyoruz” ifadelerini kullandı.
Açıklamanın devamı şöyle:
“Düzenlemeye bakıldığında TCK’nın 302 ile 339. maddeleri arasında düzenlenen suçlardan, Terörle Mücadele Kanunu’nda düzenlen suçlardan ve örgütlü suçlardan (TCK m.220) mahkum olanları kapsamamaktadır.
Bu durumun ortaya çıkardığı eşitsizlik, ayrımcılık, Anayasa’nın 10. Maddesindeki eşitlik ilkesine, 2. Maddesindeki hukuk devleti ilkesine, Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesi’nin 14. Maddesindeki ayrımcılık yasağına aykırı olduğunu hatırlatıyoruz. Anayasanın eşitlik ilkesine aykırı olarak yapılacak düzenlemeleri kabul etmeyeceğimizi kamuoyunun bilgisine sunuyoruz.
Talebimiz, herkesin üzerinde uzlaştığı tüm toplumun ihtiyacını karşılayacak şekilde, ülkenin huzuruna, barışına ve demokrasinin gelişmesine katkı sunacak düzenlemelerdir.
Ancak bu düzenlemenin dışında kalanlar yine siyasi tutsaklar olmaktadır. Her hangi bir terör eyleminde bulunmamış, sadece barışa yönelik ifadeler kullandıkları, düşüncelerini açıkladıkları için ve düne kadar yasal olan sonradan yasa dışı ilan edilen (banka, okul, sendika vb.) gerekçeleriyle hukuksuz bir şekilde cezalar verilerek siyasi tutsak olan kişilerin yaşadıkları hukuka ve vicdana sığmadığı gibi yapılan pek çok düzenlemede kapsam dışında tutmaları da insan haklarına ve evrensel hukuk kurallarına aykırıdır.”
***Mutluluk, adalet, özgürlük, hukuk, insanlık ve sevgi paylaştıkça artar***