Artı Gerçek – Bulgaristan’a gitmek için 22 Haziran’da Kırgızistan’dan, İstanbul’a gelen ve 25 Hziran’dan sonra haber alınamayan 20 yaşındaki üniversite öğrencisi Jazgül Shamuratova ile ilgili yeni detaylar ortaya çıktı.
Kaybolmadan önce Kadıköy’de 24-25 Haziran tarihleri arasında yanında kaldığı esnaflardan biri olan Sevinç Kurtuluş kaybolan Kırgız öğrenciyle aralarında yaşanan konuşmaları anlattı.
‘HAVALİMANINDA BİRİLERİYLE KAVGA ETMİŞ’
Kırgız öğrenciyle ilk Kadıköy’de karşılaştığını ve işlettiği kafeye getirdiğini söyleyen Esnaf Sevinç Kurtuluş, şöyle konuştu:
“Hakan Bey diye biri vardı, o Rusça bildiğim için beni çağırdı. 11.00-11.30 civarlarıydı. Konuştum, sadece Bulgaristan’a Varna’ya gitmesi gerektiğini, kaybolduğunu söyledi. Pasaportu falan yoktu yanında, yardımcı olmaya çalıştım. Pasaportunu sordum. ‘Yok’ dedi, kendisi de bilmiyor sadece ‘kafeye yakın bir otelde bıraktım’ diyor. ‘Biletimi alırsan pasaportumu getirttiririm’ dedi. Çok da rahat konuşuyordu. Varna’da bir otelin adını söyledi. Havalimanından yürüyerek geldiğini söyledi. ‘Üç gün yürüdüm, üç gündür açım’ dedi. Buraya geldi, biraz bir şeyler yedirdim. ‘Valizimi kaybettim’ dedi, daha doğrusu ‘Havalimanında valizimi bıraktım, valizimi almam lazım” dedi. ‘Yanlışlıkla, yanlış otobüse bindim’ dedi. ‘Normalde Varna’ya gitmem gerekiyor’ dedi. Orada havalimanında kavga etmiş birileriyle. ‘Valizimi almadan çıktım’ dedi”
‘POLİSİ İSTEMEDİ’
Evde yaşananları anlatan Sevinç Kurtuluş şöyle devam etti:
“Eve götürdüm, düşündüm. Üç gündür dışarıda olduğu için duşunu alsın dedim yardımcı olmak için. Geldi, evde yemek yedi. O arada kuzenimle Rusça konuştu, anlattı. Çalışmak için, anlaşmalı çalışmak için gidiyormuş Varna’da otele. Annesine ulaşmaya çalıştık ama meğerse aradığımız kendi numarasıymış. Ondan sonra işte sadece havalimanından valizimi almam gerekiyor diye anlatıyor sürekli. Biz de pasaportunu alalım, bilet alayım dedim. ‘Bilet al pasaportumu ben getirttiririm’ dedi. Nereden getirtecek onu bilmiyorum. Sonra ‘pasaportum senin kafeye yakın bir yerde’ dedi. Gece yürüyerek geldim senin kafeye iki, iki buçuk saat.’ Dedi. Hatırlıyorsan, götürelim kafeden yürüyerek tekrar aynı otele gidelim pasaportunu alalım dedik. Pasaportsuz hiçbir şey yapamazsın dedik. Polise gidelim dedik. Polisi istemedi. Ondan sonra da, polisten hani valizini bulmak için polise gidelim deyince polise ondan sonra gitti.”
‘OĞLUM KARAKOLA BIRAKTI SONRASINI BİLMİYORUM’
Esnaf Kurtuluş, “Sürekli ‘valizim’ diyordu. Benle eve geldi. Sadece yarım saat oturdu, yemek yedi, duş almak istemedi, ondan sonra çıktı kız kardeşimle. Kadıköy’e geldi tekrar, Hasanpaşa Karakolu’na gittiler. Karakoldan çıkmış. Buraya gelmiş 19.00’dan, 23.30’a kadar burada oturmuş. Ondan sonra da mecbur yani, ben endişelendim. Çünkü, sürekli çelişkili konuşuyor. ‘Telefonum kırıldı diyor, telefoncuya bıraktım’ diyor. ‘Pasaportum valizimin içinde’ diyor. Sürekli çelişkili konuştuğu için tekrar eve götürmek istemedim, endişelendiğim için. Ben gece 23.30 gibi geldim, tekrar oğlum karakola bıraktı. Ondan sonrasını bilmiyorum. Gece saat 23.30-00.00’gibi gördüm. Cumartesi günü olan olaylar bunlar” dedi.
‘OTELLERDE KAYDI YOKTU’
Karakolda yaşananlar hakkında duyduklarını aktaran Sevinç Kurtuluş, “Pasaportu, hiçbir şekilde otellerde kaydı yoktu. Kardeşim ‘kaydını arayalım’ demiş. Telefonunu sormuş. ‘Telefonumu bilmiyorum.’ demiş ama bize ‘Telefonum kırıldı, havalimanına yakın bir yerde telefoncuya bıraktım’ dedi” ifadelerini kullandı. Sevinç Kurtuluş, Jazgül Shamuratova’nın Kırgızca’nın yanı sıra, iyi derecede İngilizce ve Rusça konuştuğunu belirtti. Konuşmalarının bir noktasında, Shamuratova’nın pasaportunu bir otelde, çekmeceye sakladığını anlattığını ifade etti.
Öte yandan Shamuratova’nın annesi Aida Contoroeva da İstanbul’a gelerek Kırgizistan Konsolosluğu’na müracaat etmiş, kayıp kızı için dilekçe sunarak kayıp ilanı vermişti. Polis ekiplerinin Shamuratova’nın bulunması için başlattıkları sürüyor. (DHA)
Bulgaristan’a gitmek için İstanbul’a gelmişti: Kırgız üniversite öğrencisi 9 gündür kayıp
Kaynak: Artı Gerçek
***Mutluluk, adalet, özgürlük, hukuk, insanlık ve sevgi paylaştıkça artar***