ENSAR NUR, TR724 HABER
İsrail parlamentosu Knesset, Yüksek Mahkeme’nin yetkilerini ciddi şekilde sınırlayacak yasa değişikliğinin ilk bölümünü bugün hararetli tartışmaların ardından onayladı. Muhalefet oylamayı boykot ederken, yüz binlerce İsrail vatandaşı aylardır sokaklarda yasa tasarısını protesto ediyor.
Başbakan Benjamin Netanyahu liderliğindeki İsrail tarihinin en sağcı koalisyon hükümeti bugün İsrail Yüksek Mahkemesi’nin yetkilerini sınırlandırmaya yönelik kapsamlı teklifinin ilk bölümünü onaylayarak Yüksek Mahkeme’nin hükümet icraatlarını iptal etme yetkisine bir sınır getirdi ve aşırı sağcı milletvekillerine ülkeyi yeniden şekillendirme çabalarında önemli bir zafer kazandırdı.
Muhaliflerin yazılı bir anayasası olmayan İsrail’de hükümet gücü üzerindeki birkaç denetim unsurunu da aşındıracağını söylediği yasa, yüz binlerce protestocunun karşı çıkmasına rağmen kabul edildi. Knesset binasının dışında oturma eylemi yapan protestoculara güvenlik güçleri tazyikli suyla müdahale etti.
Ülkenin son yıllarda yaşadığı en kötü siyasi kriz haline gelen yargı reformuna karşı yüz binlerce İsrailli aylardır sokaklarda protesto gösterileri düzenliyor.
Altı aydır devam eden kitlesel sokak gösterilerinin ardından son dakikaya kadar uzlaşma sağlamaya çalışan Cumhurbaşkanı Isaac Herzog, “ulusal bir acil durum içindeyiz” uyarısında bulunmuştu.
Başbakan Netanyahu, istediklerini alamadıkları takdirde koalisyonu bozmakla tehdit eden hükûmet ortakları ve toplumsal tepki arasında kaldı.
GÜÇLER AYRILIĞI TEHDİT ALTINDA
Anlaşmazlık, İsrail’in Yahudi ve demokratik bir devlet olarak imajının nasıl korunacağı konusunda İsrail toplumunda yaşanan sancılı bir bölünmeyi yansıtıyor.
Yasa, mahkemenin hükümet kararlarını engellemek için tartışmalı “makuliyet” yetkisini kullanmasını engelleyecek. Aşırı sağcı ve ultra-Ortodoks Yahudi partileri içeren koalisyon hükümeti bu değişikliğin, milletvekillerinin seçmenlerin kendilerini seçtiği yasaları çıkarmakta daha özgür olmalarını sağlayarak demokrasiyi güçlendireceğini ve reformların daha iyi bir güç dengesi sağlamak için gerekli olduğunu söylüyor.
Muhalefet ise bu değişikliğin hükümetin yetki aşımı üzerindeki önemli bir kontrolü ortadan kaldıracağı ve İsrail tarihinin en muhafazakar ve milliyetçi koalisyonunun daha otoriter ve daha az çoğulcu bir toplum yaratmasının önünü açacağı konusunda ısrar ediyor.
Sokaklara çıkan İsrail vatandaşları ise önerilen yargı reformunun yürütme üzerindeki denetim ve dengeleri ortadan kaldırarak İsrail’in liberal demokrasisini zayıflatacağını ve otokratik bir rejime çevireceğini vurguluyor.
Muhalifler, yolsuzluk suçlamalarıyla mahkemede mücadele eden Netanyahu’yu çıkar çatışması yaşamakla suçlarken, bazı protestocular “suç bakanı” (Crime Minister) pankartları açtı.
PROTESTOLAR AYLARDIR DEVAM EDİYOR
Yasa değişikliğinin gündeme gelmesinden itibaren demokrasi yanlısı İsrailliler protestolar düzenliyor. Yaklaşık 6 ay önce başlayan gösteriler artarak devam etti.
Otoyolları ve havaalanlarını kapatan göstericiler zaman zaman polisle de karşı karşıya geldi. Yasa değişikliğine karşı devlet kademelerinde, ordudan, is dünyasından ve sivil toplumdan büyük tepki var. 10 bine yakın gönüllü yedek asker ve savaş pilotu yasanın geçmesi halinde görev bırakacaklarını duyurdu. Yaklaşık 150 üst düzey İsrail şirketinden oluşan önde gelen bir iş forumu da Pazartesi günü greve gitmeyi planlıyor.
Cumartesi günü, yasaya karşı çıkan on binlerce gösterici Kudüs’e yürüdü.
BİDEN’DAN ÇAĞRI: OYLAMAYI ERTELEYİN
Kriz zirveye ulaşmaya hazırlanırken, İsrail’in geleneksel müttefiki Washington siyasi kargaşadan duyduğu endişeyi yineledi ve ABD Başkanı Biden İsrailli liderleri oylamayı ertelemeye çağırdı.
Biden yaptığı açıklamada, “İsrail’in ABD’deki dostları açısından bakıldığında, mevcut yargı reformu önerisi daha az değil daha fazla bölücü hale geliyor gibi görünüyor. İsrailli liderlerin bu konuda acele etmeleri mantıklı değil, odak noktası insanları bir araya getirmek ve uzlaşma sağlamak olmalı” ifadelerini kullandı.
Geçtiğimiz hafta İsrail Cumhurbaşkanı’nı Washington DC’de ağırlayan Biden, görüşmek istemediği Başbakan Netanyahu’yu da sonunda krizin büyümesi üzerine Beyaz Saray’a davet etmişti.
Reformların arkasındaki itici güç olan Adalet Bakanı Yariv Levin, tasarının eleştirileri karşılamak için zaten değişikliklere uğradığını ve iktidar koalisyonunun hala “anlayışa” açık olduğunu, ancak “anlayışın” muhalefetin de taviz vermeye istekli olması anlamına geldiğini söyledi.
YARGI REFORMUNDA NELER VAR?
AFP’nin aktardığına göre, Adalet Bakanı Yariv Levin tarafından sunulan değişikliğin başlıca unsurları şu şekilde:
‘Makuliyet’ maddesi
Başta siyasi sağ olmak üzere İsrail Yüksek Mahkemesi’ni eleştirenler, bu maddenin yargıçların çok fazla yetki kullanmasının en vahim örneklerinden biri olduğuna işaret ediyor.
Yüksek Mahkeme yakın geçmişte verdiği önemli bir kararla Netanyahu’nun müttefiki Aryeh Deri’nin daha önce vergi kaçakçılığından mahkum olması nedeniyle kabinede görev almasını yasaklamıştı.
Netanyahu, Deri’nin hükümette görev almasını doğrudan engelleyen bir yasa olmamasına rağmen, Deri’yi görevden almak zorunda kaldı.
Yargıçların atanması
Netanyahu hükümeti ayrıca en yüksek mahkeme olan Yüksek Mahkeme de dahil olmak üzere hakimlerin atanması için sistemde daha fazla yetki istiyor.
Şu anda Adalet Bakanı tarafından denetlenen ve hakimler, milletvekilleri ve İsrail Barosu’nu temsil eden avukatlardan oluşan bir organ olan atama panelinde daha fazla temsil talep etti. Hükümetin planına ve diğer önerilere göre Baro üyeleri süreçten çıkarılacak.
Levin’in önerisinin Mart ayı sonunda milletvekilleri tarafından onaylanan değiştirilmiş bir versiyonu, hükümete daha fazla yetki verirken daha fazla milletvekili ve yargı mensubunu panele dahil edecekti. Bu teklif meclisin nihai oylamasını bekliyor.
Ayrı bir yasa tasarısı da Yüksek Mahkeme başkanının seçim şeklini değiştirerek hükümete daha fazla söz hakkı tanıyacak.
Hukuk danışmanları
Levin’in önerisi ayrıca bakanlıklara bağlı hukuk danışmanlarının yetkilerinin kısıtlanmasını da öngörüyor.
Halihazırda, Yüksek Mahkeme yargıçları hükümet eylemlerinin uygunluğuna karar verirken danışmanların tavsiyelerine atıfta bulundukları için, danışmanların rehberliği yarı yasal bir güce sahip. Teklif bunu değiştirecek ve tavsiyelerini bağlayıcı olmaktan çıkaracak.
‘Geçersiz kılma’ maddesi
İsrail Yüksek Mahkemesi’ni eleştirenler, yargıçların Knesset tarafından kabul edilen yasaları iptal etme hakkını ileri sürerek yetkilerini aştıklarını da iddia ediyor.
Buna karşılık Netanyahu hükümeti, parlamentonun basit bir çoğunlukla Yüksek Mahkeme kararlarını geçersiz kılmasına izin verecek bir “geçersiz kılma maddesi” önerdi.
Tasarı 14 Mart’ta parlamentoda ilk oylamadan geçti ancak yasalaşma sürecini tamamlayamadı. Netanyahu geçtiğimiz ay Wall Street Journal’a verdiği demeçte reform paketinden iptal maddesini çıkardığını söyledi.
Önerilen diğer tedbirler, Yüksek Mahkeme’nin İsrail’in yarı anayasası olan Temel Kanunlar’da yapılan değişiklikleri iptal etmesini engelleyecek ve diğer mevzuat parçalarını geçersiz kılmak için tüm yargıçların oybirliğiyle karar vermesini gerektirecek.
Türkiye’de bu haberi engelsiz paylaşmak için aşağıdaki linki kopyalayınız👇
Kaynak: Tr724
***Mutluluk, adalet, özgürlük, hukuk, insanlık ve sevgi paylaştıkça artar***