İstanbul Bilgi Üniversitesi Hukuk Fakültesi öğretim üyesi Prof. Dr. Yaman Akdeniz, Türkiye’de ifade özgürlüğü alanında haber ve sosyal medya paylaşımlarına yönelik seçim öncesi ile sonrası arasında olumlu herhangi bir değişim yaşanmadığını belirtti. Akdeniz, Reuters’ın haberini engelleme kararını son halka olarak yorumladı.
Reuters haber ajansı, ABD ve İsveç’teki yolsuzlukla mücadele birimleri tarafından Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın oğlu Bilal Erdoğan’ın rüşvet iddiasıyla şikayet edilmesi üzerine inceleme yapıldığına ilişkin haberi nedeniyle Türkiye’de iktidarca hedef tahtasında.
AKP iktidarı temsilcilerince yapılan açıklamaların yanısıra 24 saat içerisinde Reuters haber içeriğine erişim engellemesi kararı alındı.
İstanbul Anadolu 5. Sulh Ceza Mahkemesi, Reuters haberi içeriğini yayınlayan 93 haber sitesi ve Twitter adreslerine erişimin engellenmesine karar verdi. Erişim engellemesi uygulanmasını bizzat Bilal Erdoğan, avukatı Ahmet Özel aracılığıyla talep etti.
Mahkemenin kararında, Anayasa’nın 26’ncı maddesindeki ifade özgürlüğü ve 28’inci maddesindeki basın özgürlüğü için “sınırsız değil” vurgusu yapıldı.
Reuters haberi “iyi niyetten uzak”
Erişim engellemesi kararında, “Somut olay değerlendirildiğinde; Basın özgürlüğü, ilgililerin meslek ahlakına saygı göstermelerini, doğru ve güvenilir bilgi verecek şekilde ve iyi niyetli olarak hareket etmelerini zorunlu kılmaktadır. Kötü niyetli olarak gerçeğin çarpıtılması kabul edilebilir eleştiri sınırlarını aşabilir. Dolayısıyla haber verme görevi zorunlu olarak ödev ve sorumluluklar ile basın kuruluşlarının kendiliğinden uymaları gereken sınırlar içermektedir, buna göre başvuru konusu URL içeriklerinde başvurana yönelik suç isnadına yönelik ifadelerin yer aldığı, somut olgulara dayalı olmayan, sırf başka bir yayında yer almış olmasının söz konusu içerikleri haklı ve meşru göstermeyeceği, kaldı ki; içeriklere kaynak gösterilen yayının gerçeklikten uzak, teyit edilmemiş ve iyi niyetten uzak olduğu, özle ile biçimin uyumsuz olarak sunulduğu, buna göre de gerçeklik, güvenirlik ve iyi niyetten uzak, başvuranın kişilik haklarını ihlal eden içeriklere ilişkin başvuranın talebinin kabulüne dair aşağıdaki şekilde karar vermek gerekmiştir” denildi.
VOA Türkçe’deki Reuters haber içeriği de karar kapsamında
Bu karar uyarınca engelleme yapılacak birinci link adresi; Reuters’ın İngilizce yayımladığı haber linki oldu.
Kararda, erişim engellemesi uygulanacak Türkçe haber siteleri arasında beşinci sırada VOA Türkçe’nin Reuters haberine yer verdiği bağlantı da yer aldı.
Reuters orijinal haberi linki dışında erişim engellemesi kapsamındaki tüm haber içeriklerinin Türkçe olduğu görüldü.
Prof. Dr. Akdeniz: ”Hakimlik haber yapılmamasına karar vermiş”
İfade Özgürlüğü Derneği kurucularından Prof. Dr. Yaman Akdeniz, Türkiye’de 14 Mayıs ve 28 Mayıs seçim süreçleri bağlamında öncesine kıyasla bugün için basın ve ifade özgürlüğü açısından değişim olmadığını söyledi.
VOA Türkçe’nin sorularını yanıtlayan Akdeniz, “Açıkçası seçimler öncesi ve sonrası arasında herhangi bir fark tespit etmek mümkün değil. Sonuç itibarıyla ne yasalarda bir değişiklik var, ne taleplerde bir değişiklik var ne de sulh ceza hakimliklerinde bir değişiklik var. İki seçim arasında, İfade Özgürlüğü Derneği’nin “Üst Düzey Kamu Şahsiyetlerinin İncinen İtibar, Onur ve Haysiyet Yılı” başlıklı ve 150 sayfalık EngelliWeb 2021 raporu, yoga eğitmeni Akif Manaf‘ın talebiyle ve kişilik hakları ihlali gerekçesiyle, Şile Sulh Ceza Hakimliği’nin 18 Mayıs 2023 tarih ve 2023/272 sayılı kararıyla erişime engellendi. Biz bu karara yaklaşık bir ay önce itiraz ettik ve itirazımız değerlendirilmedi” tablosunu aktardı.
“Karbon kopya erişim engellemesi kararları alınıyor”
Anayasa Mahkemesi’nin de henüz basın ve ifade özgürlüğü lehine gerekli kararları almakta pek aceleci davranmadığını da işaret eden Akdeniz, bu son karar ile sadece ilk kez Reuters’ın İngilizce bir haber içeriğine de erişim engeli uygulanmasına karar verilmiş olduğuna dikkat çekti.
Akdeniz, “Sonuçta değişen bir şey yok, aynı hakimlikler, karbon kopya ve gerekçesiz kararlarını vermeye devam ediyor. En son Bilal Erdoğan örneğinde ise ilk defa bir Reuters haberinin 24 saat içinde erişime engellendiğini ve haberin yayından çıkartılmasına karar verildiğini gördük. Hakimlik de Reuters haberine itibar edilmemesi ve haberinin yapılmaması gerektiğine hükmetmiş. Geldiğimiz nokta bu derken bir yılı aşkın süredir de Amerika’nın Sesi ve DW web sitelerine uygulanan yaptırımın devam ettiğini Anayasa Mahkemesi’nin ise yapılan başvuruları şimdilik incelemeye başlamadığını da unutmamak gerekir” dedi.
Kanlı: ”Erişim yasağı bunun talep edilmesine uygulanmalı”
Gazeteciler Cemiyeti Başkan Yardımcısı ve Demokrasi için Medya, Medya İçin Demokrasi Projesi Koordinatörü Yusuf Kanlı, mevcut tabloda erişim engellemesi kararlarıyla devamlı şekilde erişim engellemesi uygulamalarına imza atıldığı söyledi.
Kanlı, VOA Türkçe’ye yaptığı açıklamada; “Türkiye Cumhuriyeti Anayasası net bir şekilde basının özgür olduğunu ve sansür edilemeyeceğini hükme bağlar. Erişim yasağı rüşvet iddiasının haberleştirilmesine değil, bu iddiaların erişime yasaklanması taleplerine yönelik uygulanması şarttır. Türkiye’nin çağdaş, hesap verebilir bir yönetim ve adil bir yargıya ulaşması belli ki çok zaman alacak ve bu konuların halkın talebi haline gelebilmesi için Türkiye aydınları çok daha fazla çaba sarf etmeleri gerekecek” diye konuştu.