Oğulcan ÖZGENÇ
ANKARA – Kurban Bayramı’na sayılı günler kala Ankara’da kurban satışının gerçekleştirildiği adreslerden birisi Çankaya’nın Mühye köyünde bulunan pazar yeri. Geçen yıllarda 200’e yakın çadırın kurulduğu pazar yerinde bu sene durgunluk hakim. Kurulan çadırların sayısı 50’ye düştü. Kurbanlık fiyatlarının 2-3 katına çıktığını belirten satıcılar, devlet desteğinin yetersizliğinden yakınıyor.
‘EMEKLİYE DAHA FAZLA İKRAMİYE VERİLSE ESNAFIN YÜZÜ GÜLER’
1998’den beri Amasya’dan Mühye’deki pazar yerine hayvanlarını satmak üzere geldiğini belirten kurban satıcısı Muharrem, her geldiğinde 15-20 gün boyunca çadırda kaldığını ifade etti. Geçen sene 68 tane büyükbaş hayvan çadırının bulunduğu pazar yerinde bu sene 48 çadırın kurulduğunu belirten Muharrem, “Yaptığım satıştan kazandığım parayla yeni mal alamam. Artık kurban bayramlarında bağış olayı çoğaldı o yüzden satışlar azaldı. Bir kurbanlığı beraber alan insan sayısı değişmiyor ama hisseleri artıyor. Mesela en ufak hisse bu sene 11 bin lira. Geçen sene 16-30 bin lira arasında satılan kurbanlık bu sene 50-80 bin lira arasında satılıyor” dedi.
Mühye’deki pazar yerine gelen satıcılardan birisi de Kars’ın Arpaçay ilçesinden Vedat. Vedat, bu sene büyük bir kayıp yaşayacaklarını belirterek, “Yemin torbası 500 bin lira. Samanın torbası olmuş 300 bin lira. Kars’tan bu hayvanları satmak için getirdik. Tır, Kars’tan buraya 30 bin liraya geldi. Bu masrafın kurbanların satışından çıkması lazım. Şu anda iyi bir satış yok. Emekliye 2 bin lira ikramiye yatmış. En azından 2 bin daha yatsa, insanlar gelip kurban alır. Esnafın da yüzü güler” diye konuştu.
‘DEVLET KÖSTEK OLMASIN YETER’
Pazar yerindeki satıcıların temel şikayetlerinden birisi devlet desteğinin yetersizliği. Bu işin baba mesleği olduğunu ve dedelerinin yıllar evvel Erzurum’dan Ankara’ya kurban satıcılığı yapmak için geldiğini ifade eden Ersan, bu mesleğin birkaç seneye kalmadan biteceği görüşünde. Ersan, devletin verdiği desteği ‘sözde destek’ olarak niteleyerek, “Arsası, arabası, evi olana destek var. Buzağı desteği 350 lira. Ben fazladan buzağı ürettim. Bana 250 lira destek vermeye başladılar buzağı başına. Ben o kadar üretiyorum, bana verilen desteği azaltıyor. Devlet gelip demiyor ki ‘Bir ihtiyacın var mı?’ Bu işi yapmayalım diye ellerinden geleni yapıyorlar. Geçen sene 270 malım vardı benim, bu sene 85 tane var. Öbür sene 30 malla ancak girebileceğim belki” ifadelerini kullandı.
Satıcılardan Metin’in söyledikleri de Ersan’ı destekler nitelikte. Metin, mal başı yem desteğinin 6 lira, bir malın toplam maliyetinin ise 20 bin lira olduğunu söyledi. Metin, bu sene hayvanlarını buraya getirdiğine pişman olduğunu ifade ederek, “400 kiloluk bir hayvan geçen sene 35-40 bin liraya satılıyordu. Bu sene 90 bin lira oldu. 1 hafta oldu buraya çadır kuralı daha 7 tane hayvan satabildik. Bu sene alımlar çok durgun. Çadır sayısı da 200’den 50’ye düştü” dedi.
Reşat da devlet desteğinin yetersizliğinde yakınan satıcılardan sadece biri. Üç yıl öncesine kadar inşaat malzemeleri satan bir esnaf olduğunu ifade eden Reşat, iki arsası ve bir evini satarak üç ortakla bu işe başladıklarını söyledi. Reşat, “Ben oğlunun adını Tayyip koymuş bir adamım. Ama mahvettiler üreticiyi. Borç batağındayım. Geçen sene aldığım krediyi bu sene alamadım. Destek hep zengine. Ben ağlamayayım da kim ağlasın. İnsan diyor ki devlet destek olmuyorsa da köstek olmasın yeter’ diye konuştu.
‘KAZANDIĞIMIZ PARAYI YEME VE SAMANA VERECEĞİZ’
Satıcılar, Ankara’daki bitmek bilmeyen yağmurlar ve ağır hava koşullarının işlerini daha da güçleştirdiğini belirtti. Uzun senelerdir Mühye pazar yerinde çalıştığını söyleyen Ahmet, yemlerinin ve samanlarının ıslandığını ve bu sebeple zararda olduğunu ifade ederek şunları söyledi:
“Geçen sene bu zamanlar çadırların yarısından çoğu bitmişti. Bu sene de öyle olması lazımdı ama yok. Geçen sene 80 malım vardı, 60’ını sattım. Bu sene 66 malım var daha 12’sini satabildim. Anlayacağınız kurban pazarlarında bu sene tat yok. Para kazanmak yok. İnsanlar fiyatlar düşecek diye kurbanlık almayı son güne bırakıyor. Biz de kazandığımız parayı yeme ve samana vereceğiz.”
***Mutluluk, adalet, özgürlük, hukuk, insanlık ve sevgi paylaştıkça artar***