ADANA – Suruç Katliamı anması nedeniyle yargılanan 17 kişinin davasında tanık olarak dinlenen polisler, birçok soruyu “hatırlamıyorum” yanıtıyla geçiştirdi.
Adana’da 18 Temmuz 2021 tarihinde Suruç Katliamı’nın yıl dönümü dolayısıyla yapılan anmada polis saldırısına maruz kalan 17 genç hakkında “Görevi yaptırmamak için direnme” ve “Kanuna aykırı toplantı ve gösteri yürüyüşleri düzenleme” iddialarıyla açılan davanın 9’uncu duruşması görüldü. Adana 17’nci Asliye Ceza Mahkemesi’ndeki görülen duruşmaya tutuksuz yargılanan gençler katılmazken, avukatları hazır bulundu.
Olay günü olay yeri tutanağı tutan Adana Emniyet Müdürlüğü Güvenlik Şube polisi K.Y., B.A.Ç. ve C.E., tanık olarak dinlendi. Başka bir dosyadan tutuklu bulunan ve yargılanan kişilerden biri olan R.K., Ses ve Görüntülü Bilişim Sistemi (SEBGİS) aracığıyla duruşmaya bağlandı.
TANIK POLİS İFADELERİ
Tanık polis memuru K.Y., “Tutanak doğrudur benim imzadır. Tutanağın içeriği doğrudur. Ancak arbede olduğu için ben kimin kime vurduğunu görmedim” dedi. Diğer polis memuru B.A.Ç. olayı hatırlamadığını ve tutanak içeriğinin doğru olduğunu beyan etti. Tanık polislerden C.E., “Olayda ben kamera çekmekle görevliydim. Ben grubun polis aracına binmemek için polis memurlarına ellerindeki flama ile vurduklarını gördüm” diye konuştu.
Avukatlar, tanık polislere, “Olay nasıl yaşandı? Müdahale sırasında anons yapıldı mı? Yapıldıysa kaç kez yapıldı ve neyle yapıldı? Yürüyüş mesafesi ne kadardı? Olay sırasında gençler yürüyor muydu? Nasıl durdurdunuz, kendileri mi durdu yoksa siz mi durdurdunuz?” sorularını yöneltti.
Gençlerin nasıl gözaltına alındığına değinmeyen tanık polisler, soruların çoğuna “hatırlamıyorum” şeklinde geçiştirdi. Polisler, gençlere fiziki bir müdahale olmayıp, dağılmaları konusunda uyarıldıklarını, yürümeye ısrar etmeleri üzerine savcılık talimatıyla gözaltına alındıklarını ileri sürdü.
‘BEYANLARI BİRBİRİYLE ÇELİŞİYOR’
Gençlerin avukatları, tanık polislerin beyanlarında birbiriyle çeliştiğini, beyanlara karşı ayrıntılı savunma yapacaklarını söyledi. Avukatlardan İlhan Öngör, bilirkişi raporundaki eksikliklere işaret ederek, “Tanık beyanlarındaki aleyhe hususları kabul etmiyoruz. Bilirkişi raporunu kabul etmiyoruz. Ankara Jandarma Kriminal den rapor aldırılmasını talep ediyoruz. Ayrınca fotoğraflarda kimin ne eylemi yaptığı önemlidir” dedi.
Savcı, eksik hususların giderilmesini talep etti. Mahkeme, tanık olarak dinlenmeleri için duruşmaya gelmeyen polisler hakkında yeniden zorla getirme emri düzenlenmesine, Jandarma Kriminal Laboratuvarından rapor alınmasının değerlendirilmesine karar verdi. Duruşma 4 Ekim’e ertelendi.
Kaynak: Mezopotamya Ajansı.
***Mutluluk, adalet, özgürlük, hukuk, insanlık ve sevgi paylaştıkça artar***