Artı Gerçek – Diyarbakır’da yedi yaşından beri 12 defa gözaltına alınmasıyla hafızalara kazınan Cotkar Amara Yürek, bugün, Diyarbakır merkezli ev baskınlarında aralarında gazetecilerin, siyasetçilerin, avukatların ve sanatçıların bulunduğu 150’nin üzerinde kişi ile birlikte bir kez daha gözaltına alındı.
Amara Yürek, 1990’lı yıllarda başlayan baskılarla birlikte tutuklanmaların başlandığı Yürek ailesinde dünyaya geldi. Defalarca evlerinin kapısı kırılarak şafak baskınlarının düzenlendiği ailenin birçok üyesi tutuklandı. Bu güne kadar 12 kez gözaltına alınan ve bir kez 17 yaşındayken tutuklanıp cezaevinde reşit olarak çıkan Yürek, bir kez daha gözaltına alındı.
HABERİNİ YAPAN GAZETECİ AYNI OPERASYONDA GÖZALTINA ALINDI
Bu gün gözaltına alınan Amara Yürek’in öyküsünü haberleştiren gazeteci Mehmet Şah Oruç da Yürek’le birlikte gözaltına alındı.
Mehmet Şah Oruç ile Özgür Paksoy’un 13 Nisan 2019’da Amara’ya dair haberinde şu bilgiler yer aldı:
“Yürek ailesine yönelik 1990’lı yıllarda başlayan baskılarla birlikte Kenan Yürek, 1998 yılında tutuklandı. Hakkında açılan dava kapsamında müebbet hapis cezası verilen Yürek, 21 yıldır tutuklu ve halen Kandıra 1 Nolu F Tipi Cezaevi’nde tutuklu. Bir diğer aile bireyi olan Halkların Demokratik Partisi (HDP) Merkez Yürütme Kurulu üyesi Mehmet Yürek ise yargılandığı dava kapsamında 2007 ile 2012 yılları arasında tutuklu kaldı. Ertan Yürek ise yargılandığı dava kapsamında 2010 yılından beri tutuklu ve halen Kayseri Bünyan Cezaevi’nde tutuluyor. Fatma Yürek de 2011 yılında yargılandığı dava kapsamında 8 yıl tutuklu kaldı. Son olarak dede Nimetullah Yürek, 9 Ekim 2018’de Diyarbakır’da siyasetçi ve gazetecilere yönelik operasyonlar kapsamında tutuklanmış, geçtiğimiz gün tahliye edilmişti.
17 YAŞINDA 11 KEZ GÖZALTINA ALINDI
Amara’nın hayat hikayesi ise anne ve babasının boşanması ardından dünyaya gelmesiyle, dedesi Nimetullah Yürek tarafından kendi nüfusuna alınmasıyla başlıyor. Amara resmi kayıtlarda annesinin kardeşi olarak geçiyor. Yürek ailesine yönelik baskılara tanıklık eden Amara, 2009 yılında anneannesi ile birlikte gözaltına alınır. Götürüldükleri Diyarbakır Emniyet Müdürlüğü’nde anneannesinin maruz kaldığı şiddete tanıklık eden Amara’nın, bundan sonraki hayatı da böyle devam eder. Ailesine yönelik baskılardan nasibini alan Amara, 17 yaşına kadar 11 kez gözaltına alındı, bir yılda tutuklu kaldı. Daha sonra 2020’de bir kez daha gözaltına alındı.
‘SENİ ÖLDÜRÜRÜZ’ TEHDİTLERİ
Son olarak 9 Ekim 2018’de yapılan baskın sonucunda gözaltına alınarak tutuklanan Nimetullah Yürek’in 6 ay sonra serbest bırakılmasından sonra bir kez daha eve baskın düzenlendi. Bu kez Amara için evin kapısı kırılarak baskın yapıldı. Diyarbakır Emniyet Müdürlüğü’nde ifadesi alındıktan sonra serbest bırakılan Amara, yapılan baskını ve polis şiddetini anlattı. Sabah 05.00 sıralarında kapının kırılmasıyla uyandıklarını ifade eden Amara, baskın sırasında maruz kaldığı uygulamaları şöyle anlattı: “Polis eve girdikten sonra beni yere yatırdı ve bütün aileyi bir odaya kapattı. Beni banyoya koyup şiddet uygulamaya başladılar. Tekme tokatla şiddet başladı. İşkence sonucu burnum ve başım kanamaya başladı. ‘Seni öldürürüz’ tehditlerinde bulundular. Daha öncede defalarca ev baskınlarına maruz kaldık ama bu kez şiddet çok fazlaydı.
‘HER NEWROZ BASKIN DÜZENLENİYOR’
Amara’nın gözaltına alınması ardından polislerin peşine düşerek “Bijî aşitî” ve “Bijî berxwedana zindanan” sloganları ile hafızalara kazınan anneanne Nazime Yürek ise yapılan baskında, torunu Amara’nın maruz kaldığı şiddet ve polisin peşine düşmesini anlattı. Anne Yürek, ev baskınlarının ilk olmadığını söylüyor ve şöyle devam ediyor: “Kaç kez kırdılar bu kapıyı. Her seferinde bir evladımı alıp götürdüler. Sürekli hale getirdiler. Mesela her Newroz’da evimin kapısı kırılarak baskın düzenleniyor. Artık Newroz gecesi evimizde kalamıyoruz.”
9 EKİM’DEN SONRA 5’İNCİ BASKIN
Yürek, Erdoğan’ın meydanlarda dillendirdiği “Kürt kardeşlerim” söylemlerini hatırlatarak, “9 Ekim’de eşimin tutuklanmasından sonra 5 kez evime baskın oldu. Bir kez daha evimin kapısı kırıldı. ‘Kürt kardeşlerim’ nerede? Hangi kardeş, hangi vatandaş. Akşam dedesi serbest bırakılıyor. Saatler sonra bir kez daha evin kapısı kırılıyor ve torunum işkenceyle gözaltına alınıyor” dedi.
‘İŞKENCEYLE HAWAR BAŞLADI’
Kendilerinin evin odasına kapatıldığını, Amara’nın ise götürüldüğü banyoda beş özel harekat polisi tarafından işkenceye maruz kaldığını dile getiren Yürek, şöyle anlattı: “5 polis birlikte Amara’nın üstüne çullandılar. İşkence etmeye başladılar ve hawar o an başladı. Kapıyı açmadılar. Oğlumu öldürüyorlar nasıl durabilirim. Kolonya ve çakmağı aldım. ‘Beni öldürün, sonra oğlumu öldürün’ dedim. Kendimi yakmaya başladım, polisler üstüme geldi. Kolonya ve çakmağı aldılar. Sonra banyonun kapısına götürdüler. Oğlumu kurbağa gibi aralarına almış vuruyorlardı. Sonra yerlerde sürükleyip odaya attılar. Bu şekilde ifadesini aldılar.”
‘ÇOCUKLARIMIZ ÖLMESİN DİYE SLOGAN ATTIM’
Amara’nın gözaltına alınması ardından polislerin peşinden giderek attığı sloganların nedeninin yaşadığı acıların sonucu olduğunu söyleyen anne Yürek, “İki çocuğum zindanda. Biri kalp hastası, biri şeker hastası. Ben açlık grevinde olan binlerce evladımız için slogan attım. Zindanların kapısı açılsın, tecrit kaldırılsın. Anaların yüreği yanmasın. O sloganlar her şeye rağmen ayaktayız sloganlarıydı. Çocuklarımız ölmesin diye slogan attım” diye konuştu.
POLİS MERKEZİNE KADAR TAKİP ETTİLER
Nene Yürek, Amara’nın araca bindirilmesi ardından yaşamından endişe duymaları üzerine kızı Fatma Yürek ile birlikte zırhlı araçları takip ederek, Özel Harekat Polis Merkezi’nin kapısına kadar gider ve burada da sloganlar ve zılgıtlarla zırhlı araçların önünü keser. Israrla Amara’yı görmek isteyen her iki anne, burada polislerin cinsiyetçi hakaretlerine maruz kalır. Uzun süre bekleyen her iki anne, Amara’yı göremeden evlerine döner.
‘AMARA 7 YAŞINDA ŞİDDET GÖRMEYE BAŞLADI’
Amara’nın yedi yaşındayken kendisiyle birlikte gözaltına alınarak maruz kaldığı işkenceye tanıklık etiğini anımsatan anne Yürek, “Amara 7 yaşında işkence ve şiddetle tanıştı. Annesi tutuklandı, gördü; dayıları tutuklandı, gördü; dedesi tutuklandı, gördü. Bu çocuk ne düşünüyor. Biri kendini Amara’nın yerine koysun. Yedi yaşından beri şiddet görüyor. TEM’de bir polisin bana şiddet uygulaması sırasındaki çığlıklarını hatırlıyorum. Bir başka polis bana şiddet uygulayan polisi tekmeledi. Çocuğun yanında şiddet uyguladığı için tepki gösterdi. Ve polis, ‘Bu çocukların psikolojisini bozuyorsunuz’ dedi. O günden beri bu çocuk böyle büyüdü. Dün bize bugün ona şiddet uygulanıyor” şeklinde anlattı. (MA)
Diyarbakır’da gazeteci, siyasetçi ve hukukçulara operasyon: 150’nin üzerinde kişi gözaltında
Diyarbakır merkezli gözaltılara sosyal medyada tepki yağıyor: Seçim öncesi kaybetme korkusu
DEVA’dan Diyarbakır gözaltıları açıklaması: Seçim güvenliğine müdahale
Selahattin Demirtaş’tan, Diyarbakır merkezli operasyonlara Süleyman Soylu üzerinden tepki
TİP’ten Diyarbakır gözaltılarına tepki: Asıl mevzu seçim güvenliği
Diyarbakır’da gözaltı protestosu: ‘Faşizme karşı başkaldırın’
Buldan’dan Diyarbakır gözaltılarına tepki: Kumpas operasyonu
Kaynak: Artı Gerçek
***Mutluluk, adalet, özgürlük, hukuk, insanlık ve sevgi paylaştıkça artar***