15 Temmuz’da öldürülen eski yüzbaşı Özkan Hekin’in OHAL kapsamında ihraç edilmesi ve yasal haklarını kaybetmesi sonrası ailesinin sürdürdüğü adalet mücadelesi idare mahkemesine takıldı. Tanık anlatımları ve savcılık yazısına rağmen Özkan Hekin’in itibarı iade edilmedi.
Duvar’dan Can Bursalı’nın haberine göre ailesi, Hekin’in itibarının iade edilmesi ve yasal haklarını alabilmek için önce OHAL Komisyonu’na başvurdu. Buradan ret yanıtı alan ailenin Ankara 28. İdare Mahkemesi’ne yaptığı başvuru reddedildi.
15 Temmuz’un yaşandığı gün Akıncı Üssü’nde görevli olan Hekin, burada hayatını kaybetti. Ailesi, Hekin’e “şehitlik” unvanının verilmesi ve itibarının iade edilmesi için mücadele etti. Aile, OHAL Komisyonu’na da başvuruda bulundu. Ancak komisyon başvuruyu reddetti.
Bunun üzerine Hekin’in ailesi, avukatları aracılığıyla Ankara 28. İdare Mahkemesi’ne dava açtı. İdare Mahkemesi’ndeki davada ise karar bu yıl 30 Mart’ta çıktı. Mahkeme, OHAL Komisyonu’nun ret kararını oy çokluğuyla yerinde buldu. Kıdemli üye Gökhan Ergü ise bu karara katılmadı ve karşı oy kullandı.
TANIK İFADESİ: BENİ ÖZKAN HEKİN KORUDU
Tanıkların anlatımlarına ve Kazan Cumhuriyet Başsavcılığı’nın Genelkurmay Başkanlığı’na gönderdiği yazıya göre Hekin, nizamiyede elinde silah olan askerlerle, hedef aldıkları sivillerin arasına girerek ve halkın üzerine roket atmak üzere olan bir askeri engelleyerek daha fazla sivilin hayatını kaybetmesini engelledi.
Üzerine ateş açılan sivillerden Mustafa Ataseven ifadesinde, “1,90 boylarında çok agresif davranan bir kişi atıp yere düşürdü. Daha sonra elinde lazerli silahla bana nişan aldı. Bu kişiyi, daha sonra ismini öğrendiğim Özkan Hekin engelledi. Özkan Hekin bizi, ‘Ben de sizin gibi düşünüyorum ancak burada çok tehlikeli kişiler var’ diyerek uyardı. Bana yumruk vuran kişiyi daha sonra yayınlanan görüntülerden tespit ettim.” dedi.
Kazan Cumhuriyet Başsavcılığı’nın 11 Ağustos 2016 tarihinde Genelkurmay Başkanlığı’na yolladığı yazıda ise şu ifadeler yer aldı:
“… Bu haliyle yüzbaşı Özkan Hekin’in darbeci olan askerlerle birlikte hareket etmediği değerlendirilmiştir. Alınan tanık beyanları, şüpheli savunması ve teşhis tutanakları yazımız ekinde gönderilmiş olup, Özkan Hekin’in durumunun değerlendirilmesi hususunda gereğinin yapılması rica olunur.”
Mahkemede Hekin lehine karşı oy yazan kıdemli üye Gökhan Ergü, şu ifadeleri kullandı:
“Tüm dosya kapsamı ve UYAP kayıtları birlikte değerlendirildiğinde F. silahlı terör örgütü ile irtibat ve iltisakının bulunduğuna dair somut göstergelere dayanmayan şüphe dışında bilgi, belge ve delil bulunmayan davacıların murisi Özkan Hekin’in rütbelerinin alınmasına dair işleme karşı yapılan başvurunun reddine dair OHAL İşlemleri İnceleme Komisyonu kararında hukuka uyarlık bulunmadığından iptaline ve işlem nedeniyle yoksun kalınan parasal hakların yasal faiziyle birlikte davacılara ödenmesine karar verilmesi gerekirken davanın reddi yönünde alınan çoğunluk kararına katılmıyorum.”
Ailenin avukatı Fatih Alkan, “Ülkemizdeki çarpık hukuki düzene göre bile Özkan Hekin’in sembolik de olsa itibarının iade edilmesi gerekir. En azından heyetteki bir hakimin de bizimle aynı görüşte olduğunu ve hukuk ile vicdanına göre karar verdiğini ve mahkemenin bu kararına katılmayarak Özkan Hekin’in haklarının iadesi noktasında kanaat bildirdiğini gerekçeli karardan anlamaktayız” dedi.
***Mutluluk, adalet, özgürlük, hukuk, insanlık ve sevgi paylaştıkça artar***