Diyarbakır Cumhuriyet Başsavcılığı’nın yürüttüğü bir soruşturma kapsamında 21 ilde düzenlenen operasyonlarda gözaltına alınanların sayısı 126’ya yükselirken, operasyonlar Diyarbakır’da protesto edildi. Protesto sırasında gözaltına alınanlar olurken, operasyonun seçime dönük olduğu görüşü dile getirildi.
21 ilde eş zamanlı düzenlenen operasyonlarda HDP’ye yakınlığıyla bilinen ve aralarında gazeteci, avukat, siyasetçi ve tiyatro sanatçılarının bulunduğu 126 kişi gözaltına alındı. HDP yönetimi operasyonu protesto etmek amacıyla Diyarbakır’da basın açıklaması yapmak istedi. HDP’nin ismi altında seçime gireceği Yeşil Sol Parti’nin, Kürt partilerinin ve sivil toplum kuruluşlarının temsilcilerinin katıldığı basın açıklamasından önce bazı gruplar yürüyüş yapmak istedi. Sanat Sokağı’ndaki açıklama alanına kadar yürümek isteyen grupların önü polis tarafından kesildi. Yürüyüşe izin vermeyen polisle eylemciler arasında gerginlik yaşandı.
Açıklamaya katılanlar, Sanat Sokağı’nda açıklama yapılamasına izin vermeyen polise alkış ve sloganlarla tepki gösterdi. Yapılan müzakerelerin ardından başka bir sokaktaki seçim bürosunun önünde açıklama yapılmasına izin verildi. Burada toplanan protestocular, operasyonu sloganlarla protesto etti.
Açıklamada ilk sözü alan HDP Milletvekili Rüştü Tiryaki, operasyonun seçime yönelik olduğunu söyledi. İktidarın siyaset üretemediğini savunan Tiryaki, “Kurduğumuz söze karşı, yürüttüğümüz siyasete karşı siyaset üretemeyen siyasi iktidar, yalnızca yapabildiği tek şeyi yapıyor, avukatları gözaltına alıyor, parti yöneticilerini gözaltına alıyor, tiyatro sanatçılarının gözaltına alıyor ve bununla siyaset yürütebileceği düşünüyor” dedi.
Daha sonra söz alan Yeşil Sol Parti Eş Sözcüsü İbrahim Akın, polislere seslenerek, “14 Mayıs sonrasını düşünün ve yaptığınız her şeyin hesabını soracağımızı bilin. Bu iktidar başta olmak üzere sizden bunların hepsinin hesabını soracağız” diye konuştu.
Müdahale ve gözaltı
Açıklamanın ardından gruplar bir kez daha yürümek istedi. Polisin engel olduğu gruplara bir süre sonra sessizce yürüme izni verildi. Ancak bazı kişilerin slogan atması üzerine polis bir kez daha grupların çevresini sararak yürümelerini engelledi. Grupları çembere alan polis biraraya gelmelerine izin vermedi. Bu sırada polisle tartışan üç kişi gözaltına alındı.
Operasyon seçime yönelik mi?
Açıklamanın ardından VOA Türkçe’nin sorularını yanıtlayan Yeşil Sol Parti Milletvekili adayı Emin Aktar, operasyonun seçimlere yönelik olduğunu söyledi. Yeşil Sol Parti’ye destek olmak isteyenlerin korkutulmak istendiğini savunan Aktar, “Hem zamanlaması hem alınan kişilerin nitelikleri göz önünde bulundurulduğunda, bu politik bir operasyondur ve seçime dönük olduğu son derece açıktır. Seçim çalışmaları yapılırken partimizin bütün çalışmaları baskı altına alınmak isteniyor. Yakın olan avukatlar, gazeteciler, siyasetçiler gözaltına alınıyor ve sadece onlarla çalışmaktan alıkonulması sağlanarak baskı yapmak isteniyor. Bu gözaltılarla birçok insanı korkutmak isteniyor” diye konuştu.
Yeşil Sol Parti’nin diğer adayı Halide Türkoğlu da operasyonla seçim çalışmalarının hedef alındığı görüşünde. Türkoğlu, VOA Türkçe’ye yaptığı açıklamada, “Bunun seçimlere dair bir müdahale olduğunu, seçim kumpası olduğunu belirtiyoruz. Siz de biliyorsunuz seçimlere 19 gün kalmıştı ve bu alanda çalışabilecek, sandık güvenliğinden tutun, seçim koordinasyonumuza, örgütlenmesinde yer alan birçok arkadaşımıza, siyasetçilerinden tutun bir çok kesime operasyon yapıldı” dedi.
Öte yandan, İnsan Hakları İzleme Örgütü Avrupa ve Orta Asya Direktör Yardımcısı Emma Sinclair-Webb, operasyon için, “seçimlerden önce gözdağı verme taktiği ve gücün kötüye kullanılması olduğu açık” ifadesini kullandı.
33 ilin barosu da ortak bir açıklama yayınlaraka operasyona tepki gösterdi.
Açıklamada, bugün sabah saatlerinde aralarında Diyarbakır, Şanlıurfa, Mardin, Batman ve Şırnak Baroları’na mensup 25 avukatın da olduğu yüzden fazla kişi hakkında Diyarbakır Cumhuriyet Başsavcılığı’nın yürüttüğü bir soruşturma kapsamında yakalama ve gözaltı İşlemi uygulandığı belirtilerek, “Gözaltına alınan meslektaşlarımızın konutlarının aranması işlemlerinde 1136 Sayılı Avukatlık Kanunu’nun 58. maddesi gereği aramalarda hazır bulunması gereken Baro temsilcisi ve Cumhuriyet savcısı olmadan arama işlemleri icra edilmiştir” denildi.
Açıklamada, “Gözaltına alınan meslektaşlarımız hakkında 24 saat süreyle avukat görüş yasağı, soruşturma dosyası hakkında ise kısıtlama kararı getirilmiştir. Avukatlar yargı görevi yapmakta olup çağrıldıkları taktirde her zaman Cumhuriyet başsavcılıklarına başvurabilecek kişilerdir. Çağrı usulünün uygulanmayarak yaklaşan cumhurbaşkanlığı ve milletvekili seçimleri öncesi meslektaşlarımızın toplu bir biçimde gözaltına alınması kabul edilemez” ifadeleri kullanıldı.
Baroların açıklamasında şöyle devam edildi:
“Biz aşağıda imzası bulunan Barolar olarak; yargı makamlarına gözaltına alınan meslektaşlarımızın da aralarında bulunduğu kişilerin adil yargılanma hakkı çerçevesindeki tüm haklarının sağlanması, bu çerçevede avukat görüş yasağı ve kısıtlama kararının kaldırılması çağrısında bulunuyor; meslektaşlarımızla ilgili yargısal süreci yakından takip edeceğimizi belirtiyoruz.”