İstanbul Büyükşehir Belediyesi’nin eski konutları inşaat maliyetine yeniden inşa kampanyasına yapılan başvurular 6 Şubat depremlerinden sonra keskin şekilde artmış olsa da, binaların yeniden yapımının önündeki engellerden biri uzlaşı sorunu, bir diğeri ise kârı düşük gördükleri için müteahhit şirketlerin projelere sıcak bakmaması.
KİPTAŞ Genel Müdürü Ali Kurt, Reuters ile söyleşisinde, İstanbul’da depremden bu yana maliyetine yeniden konut inşaatı kampanyasına başvuru sayısının iki kat arttığını, fakat henüz başvuruların ancak %1’inden az bölümünde uzlaşıya varılabildiğini ifade etti.
Vatandaşlarının çoğunun apartmanlarda yaşadığı İstanbul’da binaların yeniden inşa edilebilmesi için mülk sahiplerinin üçte ikisinin rıza göstermesi zorunlu.
Kurt, uzlaşı için vatandaşa güven verilmesi gerektiğini, yeniden inşaatın gündelik siyaset üstü bir konu olarak ele alınması gerektiğini, ayrıca vatandaşın da binaların depreme dayanıklı hale getirilmesini zorunluluk olarak görmesi gerektiğini söyledi.
İstanbul Belediyesi’nin Temmuz 2021’de başladığı ve depreme dayanıksız binaların inşaat maliyetine yıkılıp baştan yapıldığı “İstanbul Yenileniyor” projesine Kahramanmaraş merkezli depremin meydan geldiği 6 Şubat’a kadar yaklaşık 8,600 başvuru yapıldı. Depremin ardından geçen iki ayda ise başvuru sayısı yaklaşık üç katına yani 25 bin 465’e çıktı.
Başvurulardaki keskin artışa karşılık, aynı dönemde konutlarını yeniden yapmak için uzlaşan başvuruların sayısı ancak 191’den 211’e yükseldi.
Kurt, bazı projelerde Hazine’nin verdiğinden daha yüksek kira ve taşınma yardımına rağmen uzlaşıya varılamadığına dikkat çekerek, sorunun vatandaşın yaşadığı binanın tehlikeli olduğunu kabul etmesiyle ve yeniden inşaya zorlayıcı siyasi irade ile çözülebileceğini ifade etti.
Kurt, “Uzlaşıya varılan başvuru oranı %1’in altında. Çözümü var mı? Bunun çözümü irade. (Mülk sahipleri) evin riskli olduğuna inanmıyorlar. Ev riskliyse devletin yıkması gerekiyor” diye konuştu.
Kurt, ayrıca depreme karşı dayanıklı bina yapımının siyaset üstü bir konu olması gerektiğini belirtti.
“Kentsel dönüşümün önünde ne büyük engel siyaset. Biri siyasi kaygılardan dolayı irade koyamayan yöneticiler… Binanın elektrik, suyunu kesmesi gerekirken kesmiyor. Bizim şansımız belediye başkanımızın bu riskleri göze almış olması. İkincisi siyasi çıkar için yapılan işleri yapılmıyormuş gibi gösterenler” diyen Kurt, ikinci gruptakilerin vatandaşın depreme hazırlık için çalışan KİPTAŞ gibi kurumlara güveni zedelediğini ifade etti.
Müteahhide ihtiyaç sonsuz
KİPTAŞ’a ulaşan 25 bin 465 başvuru 490 bin 000 adet bağımsız bölüme, yani Kurt’un verdiği bilgiye göre yaklaşık 1.8 milyon kişinin yaşadığı konuta karşılık geliyor.
KİPTAŞ yeniden konut yapılırken mal sahipleri, müteahhitler ve finansmanı sağlayacak bankaları bir araya getirerek koordinatör görevi görüyor. Şu anda uzlaşı sağlayan başvuru sayısı az olduğu için KİPTAŞ’ın yılda 25,000 adede kadar çıkan konut inşa kapasitesinin yaklaşık yarısı kullanılıyor. Ancak uzlaşı sayısı artarsa yeni müteahhit bulunması gerekecek.
Şu anda sisteminde kayıtlı 252 müteahhit bulunan KİPTAŞ’ın tüm bu işleri aynı anda bitirmek için kaç müteahhide ihtiyaç duyduğu sorusuna Kurt kapılarının tüm müteahhitlere açık olduğunu ifade ederek, “Elbette 25 bin 465 başvuru için aynı sayıda müteahhide ihtiyaç yok. Bu iş iyi organize edilirse makul sayılarla yapılabilir” cevabını verdi.
Müteahhit sayısının yetersiz kalmasında şirketlerin KİPTAŞ projelerinden elde edecekleri kârın düşük kalmasının rol oynadığını “müteahhitler aşırı kârlılık olmayan hiçbir işe girmiyor” diyerek ifade eden Kurt, KİPTAŞ’ın maliyet fiyatından satışına karşılık müteahhitlerin piyasada maliyetin iki katına yaklaşan fiyatlarla proje bulabildiklerine dikkat çekti.
KİPTAŞ programının ayrıntıları
KİPTAŞ’ın inşaat maliyetine konutları yeniden yapma programı kapsamına 2000 yılından önce yapılmış olan, yani yeni inşaat düzenlemelerine uygun yapılmamış veya 1999 depremini geçirmiş binaların hepsi giriyor.
Kurt’un verdiği bilgiye göre, İstanbul’da 2000 yılından önce yapılmış yaklaşık 4 milyon bağımsız birim bulunuyor. Bunlar kentteki 6.4 milyon bağımsız birimin %70’ini oluşturuyor.
2000 yılından önce yapılan yapılar potansiyel risk taşıyor olsa da, ne kadarının depreme karşı dayanıksız olduğu net olarak bilinmiyor. Hükümet İstanbul’daki riskli konut sayısını 1.5 milyon olarak belirtmişti.
KİPTAŞ’ın konutları maliyetine yeniden inşa programı, vatandaşın kendi evi veya apartmanı için başvurusuyla başlıyor.
KİPTAŞ başvurunun ardından yeniden inşa için proje hazırlıyor ve maliyet çıkarıyor. Bina sakinlerinin %66’sının anlaşması halinde inşaat başlıyor.
Tek binanın inşaatı ortalama 12 ayda tamamlanırken, çoklu binalarda süre 24 ay olarak belirleniyor. KİPTAŞ banka kredisine kefil olarak piyasa faizlerine kıyasla daha uygun faizle kredi alınmasını da sağlıyor.
Kurt, İstanbul’da ortalama konut inşaat maliyetinin metrekare başına 16,000 lira seviyesinde olduğunu, TCMB verilerine göre ortalama satış fiyatının ise 29,000 lira seviyesinde olduğunu ifade ederek, “Satış fiyatı 3 milyon lira olan 100 metrekarelik bir daire 1.6 milyon liraya yenilenecek. İnşaatı maliyetine yaparak biz aslında muazzam bir imkan sunduk. Faiz desteğinden daha büyük bir imkandır bu” diye konuştu.
***Mutluluk, adalet, özgürlük, hukuk, insanlık ve sevgi paylaştıkça artar***