Bursa Çimento Fabrikası inşaatında taşeron olarak çalışan 110 işçi, 2 aydır yüklenici firmadan maaşlarını alamadıkları için fabrika önünde eylem yaptı. Kestel’de bulunan fabrika önünde toplanan işçiler, kimsenin kendilerini muhatap almadığını ve haklarını alana kadar mücadele edeceklerini açıkladı.
“BU ÜLKEDE BİZİN HAKLARIMIZI SAVUNACAK ADALET YOK Kİ”
Yol parası olmadığı için fabrika önüne yürüyerek geldiğini, maaşı ödenmediği için bayramda çocuklarına bayramlık alamadığını, bayram şekerini ise bakkaldan borçla aldığını belirten bir işçi şunları söyledi:
“Burada, Bursa Çimento Fabrikası’nı yenilemek maksadıyla yüklenici firma CETA Makine, yaklaşık 4 tane taşeron firma var. Bizim çalıştığımız taşeron firma, yüzde 60 inşaat alanını çalıştırıyor. Burada kule vinç operatörü, demirci, kaynakçı, kalıpçı arkadaşlar, çoğunluğu da gurbetçi, bayramdan önce gitmişler. Biz buraya geldik, bize ana parayı verdiler. Kule vinç operatörleri hariç, onlara hiçbir şekilde para vermediler. CETA firması, ‘Biz, bayram öncesi asgarilerinizi hesabınıza yatıracağız’ dedi. 2 aylık asgarilerimizi yatırmadı. Buraya geldik, ‘Biz böyle bir şey söylemedik’ dediler. Ondan sonra yolu kestik. Polis ekipleri geldi, iletişimde yardımcı oldu. Güya çarşamba ya da perşembe günü, iflas eden şahıs gelecekmiş de biz ondan alacakmışız paramızı veya mahkemelere gideceğiz. Bu ülkede bizim haklarımızı savunacak bir adalet yok ki. Adalet olsa taşeron sistemini niye çıkardılar bize?
“SENİN YAPTIĞIN SİSTEMLERDEN BU KADAR İNSAN MAĞDUR OLUYOR”
Anamıza, bacımıza, çocuklarımıza ekmek götürüyoruz. Ben, kendime bayram ayakkabısı alamamışım. Allahtan korkmuyor mu bunlar? Eğer Bursa Çimento da değerli bir firmaysa bize sahip çıksın. Biz, onun önünde dikilip protestomuza devam edeceğiz. ‘Yeter artık, adalet arıyoruz’ diyoruz. Mahkemelere gideceğiz. Adam iflas etmiş. Sen, yüklenici firmasın. Taşeron sisteminde, anayasa haklarında benim haklarım yok mu? Ben işçiyim. Recep Tayyip Erdoğan, senin yaptığın sistemlerden bu kadar insan mağdur oluyor. Hani sen emekçiden yanaydın, hani haktan yanaydın, hani adaletten yanaydın? Adaletin buysa senin adaletin batsın.
“YOL PARAMIZ YOK, BURAYA YAYA GELDİK”
Benim 3 tane çocuğum var. Kirada oturuyorum. Ben, çocuklarıma bayramda hiçbir şey alamadım. Hiçbir arkadaşım ayakkabı alamadılar kendilerine. Bayram şekerimi ben, bakkaldan borçla aldım, utanarak söylüyorum. CETA firması bizim haklarımızı vermiyor. Burada bir protesto yapacaktık, emniyet müdürü izin vermedi. Niye? Resmi mülk olduğu için. Recep Tayyip Erdoğan, eğer işçiden yanaysan, haktan yanaysan, gerçekten Allah için imanlıysan bu bayramda elini vicdanına koy ve bize destek çık. Biz, mahkemelerle uğraşmak istemiyoruz, avukata verecek paramız yok. Yol paramız yok, buraya yaya geldik. Benim kiram 6 bin lira. Ben, burada 8 bin 500 TL asgari ücreti alamazsam ne yapacağım? Evimden çıkacağım. Yeter artık.”
“SORUN GÜZELLİKLE ÇÖZÜLSÜN”
Maaşlarını alamadıkları için eylem yaptıklarını, ancak sorunun güzellikle çözülmesini istediklerini söyle diğer işçi ise şöyle konuştu:
“Bu şantiyede 3 aydan beri çalışmaktayız. Firmanın verdiği hiçbir söz gerçekleşmeden, 3 aydır paramızı zorbalıkla alıyoruz sürekli. Bu ay bize ödemelerimizi yapacaklarını söylediler. Yüklenici firma söz verdi, ‘Ayın 15’ine kadar bütün ödemelerini yapacağız’ diye. 110 kişi, şu an gördüklerinizin çoğu yok, memleketlerinden gelmiş insanlar. Biz, iyilikle bu işin çözülmesini istiyoruz ama devletin arkamızda olduğunu hissetmek istiyoruz. Biz, istesek çok kötü şeyler de yapabiliriz ama buna başvurmak istemiyoruz. Çünkü bu ülke bizim, bu firmalar bizim firmalarımız. Biz istiyoruz ki güzellikle olsun bu işler. Alacaklarımızı vermiyorlar, firmalar sürekli birbirlerine öteliyorlar… Kimsenin yardımcı olduğu yok. Eylem yapmak istemiyoruz, sadece sesimizi duyurmak istiyoruz. İlgililerin gerekenleri yapmalarını istiyoruz. Çimentoya sesleniyoruz; işçilerinize sahip çıkın. Biz, eylem yapmak istemiyoruz ama haklarımızı istiyoruz. Çocuklarımız aç, bayramı nasıl geçirdiğimizi kimse bilmiyor.”
“HAKLARIMIZI İSTEYİNCE KÖTÜ OLUYORUZ”
Fabrikada 3 aydır çalıştıklarını ancak haklarını zorla aldıklarını söyleyen bir başka işçi ise şunları söyledi:
“Burada 3 aydan beri ikamet ediyoruz, çalışıyoruz. Emeklerimizin karşılığını zorbalıkla aldık fakat verilen söz hiçbir şekilde yerine getirilmiyor. ‘Bugün yarın vereceğiz’ diyerek bizi çocuk gibi ellerinde oynatıyorlar. Biz, sadaka istemiyoruz. Burada 110 kişinin durumu belli. Herkes evine ekmek götürmenin peşinde. Hakkımızı istiyoruz, çalıştığımız günlerin parasını istiyoruz. Biz, buraya gelip çalışıyoruz, ama hakkımızı istediğimizde kötü oluyoruz.”
***Mutluluk, adalet, özgürlük, hukuk, insanlık ve sevgi paylaştıkça artar***