Artı Gerçek – Ulaştırma ve Altyapı Bakanı Adil Karaismailoğlu, Maraş merkezli depremlerin ardından afet bölgesinde uygulanan yapılan bant daralmasıyla ilgili açıklamalarda bulundu. Karaismailoğlu, “Gerekli bir durum vardı ki, yapıldı. Sonuçta yapılması gereken konuydu. Yanlış bir karar olsa yapılmazdı zaten” ifadelerini kullandı.
Ulaştırma ve Altyapı Bakanı Karaismailoğlu Habertürk’te Mehmet Akif Ersoy’un sorularını yanıtladı. Karaismailoğlu yayında Maraş depremlerinin ardından afet bölgesinde bant daraltma uygulamasının sorulması üzerine şu yanıtı verdi:
“Mahkemeye intikal etmiş konu. Arkadaşlarımız savunma yapıyor. Gerekli bir durum vardı ki, yapıldı. Sonuçta yapılması gereken konuydu. Yanlış bir karar olsa yapılmazdı zaten. Teknik olarak izahı vardı. Olağanüstü bir afet durumu var. Orada böyle bir şey yapılması gerekiyordu demek ki. Tabii ki güvenlikte olur. Sosyal medya üzerinden bir sürü olumsuzluklar yaşamıştık. Zaten yargıya intikal etti, orada gerekli açıklamalar yapıldı. Biz tamamen afetin içindeydik. Bant daraldığı daha sonra haber verildi. Enkazların içinde olduğumuz için o süreci hızlı takip edemedik zaten.”
Bakan Karaismailoğlu’nun açıklamalarından önce çıkanlar şöyle:
ALTYAPILAR DEPREME DİRENÇLİYMİŞ, TRAFİK AKSAMAMIŞ
“Bizim 10 bin kilometre yolumuzdan sadece yüzde 2’si etkilendi. İlk günde tamiratları yapılıp, açıldı. Nurdağı’nda bizim viyadükler var. Hiçbir şey olmamış hala çalışıyor. Kahramanmaraş-Göksun arasında 11 tünelimiz var, depremden eser göremezsiniz. Son 20 yılda yaptığımız altyapılar depreme dirençli yapılardı.”
“Yüzde 2’lik kısmı hasar gördü. Çoğu 20 yılın öncesinde yapılmış eski yapılardır bunlar. Daha çok yol ağırlıklı, fay hattının geçtiği alan. Köprü de var bunların içinde. Buralarda trafik aksamadı. İlk hafta zaten zorlu kış şartlarında deprem bölgesine giden trafik yoğunluğu, kaygan zeminden dolayı bazı aksaklıklar yaşandı. Trafik akışının yaptığı sıkıntılarla bu kuyruklar oluştu. Son 20 yılda yaptığımız bütün Türkiye’deki yapılar, olabilecek bütün afete karşı, depremin getirmiş olduğu yükü kaldırabilecek yapılar yapıyoruz. Marmaray, Avrasya’da sismik zincirle depremle gelen yükü absorbe ediyorlar. Yaptığımız projenin arkasındayız. Allah göstermesin İstanbul depreminde ayakta kalacak yapılardır. Köprülerimiz de böyle.”
‘HATAY HAVALİMANI ÇOK ESKİ’
“Bölge için bütün raporları çıkardık, hazırlıklarımızı yaptık. Demiryollarımızda az da olsa hasar meydana gelmişti. 10 tane havalimanımız bölgede vızır vızır çalıştı. Bir tane Hatay Havalimanı 1 hafta kapalı kaldı. Mazisi çok eski. 2002 yılda Hatay Özel İdaresi tarafından yeri tespit edilmiş. Bitmemiş bir havalimanıydı. 2007 yılında hizmete açıldı. Terminali yenidir. Bölge tartışılabilir, buraya havalimanı olabilir mi diye. Amik Ovası orası. Şu anda su altında bile bina yapma teknikleri var. Ama mazisine gittiğinizde oradan gelen tesirler oldu. Sürekli kontrol altında. Saat başı kontrol yapılıyor. Hızlıca açılabilmesi için gerekli olan işler yapıldı. Kalıcı ve uzun vadeli olabilmesi için yeniden kapatılıp, imalatının yapılması gerekiyor.”
“İstanbul Havalimanı depremden kesinlikle etkilenmez. En sağlam ve depreme karşı en dirençli yapılardan birisidir. Kalite açısından dünyanın en ilerilerinden bir tanesi. 75 milyon metrekarelik alanda devletin kasasından 1 kuruş çıkmadan yapıyorsunuz. Bundan sonra da hiç çıkmayacak.”
‘GÜNDE 1500 VATANDAŞIMIZI DEFNETTİK’
“Bu şehirlerde, Adıyaman özelinde günde 2 vefat oluyordu. Günde maalesef 1500 vatandaşımızı defnettiğimiz günler oldu. Buraları çok kısa sürede eskisinden daha iyi şekilde inşa edeceğiz.”
‘GSM ŞİRKETLERİNE UYARIMIZI YAPTIK’
“Telekomünikasyon GSM şirketlerinin de bazı mazaretleri var. Bazı bahaneler öne sürüldü. Jeneratörler vardı. Baz istasyonları iletişim için olmazsa olmaz. Bunların sağlam ve güvenli yerlerde kurulması gerekiyor. Kulelerin kurulacağı yerler konusunda izinlerde zorluk yaşanıyor. Bazı binalara koyulmakta izin verilmiyor. Binalar yıkılınca baz istasyonları da olmuyor tabii. Bunların hiçbiri mazeret değil. GSM şirketlerine gereken uyarıları yaptık, cezalarını verdik. Bundan sonra daha kalıcı şeyleri üretmek zorundalar.”
“Bugün Hatay’da bir baz istasyonu kurmaya giden GSM şirketinin elemanlarını dövdüler. Baz istasyonu istemiyoruz demişler. Bir sanatçı ‘bize baz istasyonu değil iletişim lazım’ dedi. Binalardan bağımsız kuleler ve daha güçlü jeneratörlerle bu işi çözebileceklerini söylüyor, yer tahsisi istiyorlar. Bizler de takip edeceğiz. Bu sıkıntıları yaşamamak üzere planlamaları yapıyorlar.” (HABER MERKEZİ)
Kaynak: Artı Gerçek
***Mutluluk, adalet, özgürlük, hukuk, insanlık ve sevgi paylaştıkça artar***