Samandağlı depremzedeler Hatay Deprem Dayanışması platformu çatısı altında biraraya gelerek “Hala halkımızın gıdaya, temiz suya, hijyen malzemesine, sağlık malzemesine, hatta tuvalete ve duşa ihtiyacı var. Bu ihtiyaçların 60 gün içerisinde çözülmemiş olmasının tek sorumlusu hükümettir. Halkımızı bir lokma ekmeğe, bir yudum suya muhtaç edenlerden hesap soracağız. Biz buradayız ve burada yaşamaya devam edeceğiz. Toprağımızı terk etmeyeceğiz. Unutmayacağız, affetmeyeceğiz, hesap soracağız, helalleşmeyeceğiz” açıklamasını yaptı.
“Sorumlulardan hesap sorana kadar susmayacağız“
Samandağ’daki Deniz Hastanesi önünde toplanan depremzedeler Abdullah Cömert Meydanı’na kadar yürüyerek ellerinde taşıdıkları dövizler eşliğinde slogan attı. Meydanda Hatay Deprem Dayanışması adına basın açıklaması yapan Cansel Aslan, “Bizi yıkan, yardım gelmemesinden dolayı ailelerimizin enkaz altında can vermesidir’’ diyerek sözlerinin devamında şu ifadeleri kullandı:
“Bugün, hayatımızın yerle bir olmasının ve yaşamımızı yeniden var etmeye çalışmamızın 60’ıncı günü. Sizlere Samandağ’dan, Suveydiye’den sesleniyoruz. Bizi yıkan, deprem değil sahipsizliktir. Bizi yıkan, biz yardım beklerken Kızılay’ın çadır satmasıdır, kan satmasıdır, gıda malzemesi satmasıdır. Biz, deprem vergisi ödedik bu zor günler için. Ama Kızılay, bizim verdiğimiz vergilerle alınan malzemeleri, bu zor günlerimizde bize vermek yerine parası olana sattı. Bunun adı halk düşmanlığıdır, unutmayacağız.’’
“Yeni sosyal ve ekolojik yıkımlara bir an önce ‘dur’ dememiz lazım“
“Deprem sonrası enkazın ne zaman ve nasıl kaldırılacağına, nerelere depolanacağına Samandağ halkı karar vermelidir“ diyen İklim Adaleti Koalisyonu Üyesi Levent Büyükbozkırlı, yetkililere çağrıda bulunarak “Her gün şahit olduğumuz gibi, enkazlar hiçbir önlem alınmadan, yönetmelikler hiçbir şekilde uygulanmadan kaldırılıyor. Bu sırada havaya yüksek miktarda toz, partiküller kalkıyor. Bu partiküller kısa vadede ciddi solunum yolu hastalıklarına neden olacak. Uzun vadede bizi daha büyük bir tehlike bekliyor; asbest tehlikesi. Bu katı atıklardan çıkan asbest tozları havaya yayılıyor. Bunlar, uzun vadede, başta akciğer kanseri olmak üzere ciddi halk sağlığı problemlerine sebep olma riski taşıyor“ dedi.
‘’İktidar kamusal hizmetleri tasfiye ederek bizi ölüme terk etti“
Deprem sonrası iktidarın halkı ölüme terk ettiğini savunan KESK Eş Genel Başkanı Şükran Kablan Yeşil ise, “Biz, 6 Şubat’ta bir deprem yaşadık ama ölümleri bu yüzden yaşamadık. Ranta ve talana dayalı sistemi kuran bu iktidar, yaşanan depremde halkı, insanları enkaz altında ölüme terk ederek seslerini boğdu. 6 Şubat günü, bir enkazdan bir enkaza koşarken tek bir arama-kurtarma çalışmasının olmadığını, tek bir yetkilinin yanımızda olmadığını gördük. Günler, saatler geçerken değişmedi. Sağlık sistemi, hastaneler yoktu. İktidar, kamusal sistemi tasfiye ederek bizi burada ölüme terk etti. İktidarın bize yaşattıklarını asla unutmayacağız’’ diye konuştu.