WAN – Ramazan ayı için pahalılıktan alışveriş yapamadıklarını söyleyen Wanlılar, yaşanan krizin halka “zulüm” olduğunu söyledi.
İktidarın savaş politikaları, ekonomik krizi derinleştirmeye devam ediyor. Türkiye İstatistik Kurumu (TÜİK) Şubat ayı yıllık bazda enflasyon yüzde 55,18 olarak açıklarken, Enflasyon Araştırma Grubu (ENAG), Şubat ayı yıllık bazda enflasyon oranını ise yüzde 126,91 olarak açıkladı. Halkın alım gücünün her geçen gün düştüğü Türkiye ve Kürdistan’da, “bolluk ve bereket” ayı olan Ramazan’da halk pazara çıkamaz oldu. Yaşanan pahalılıktan Ramazan ayı alışverişi yapamadıklarını söyleyen Wanlılar, krizden çıkış yolu olarak 14 Mayıs’ta yapılacak seçimleri gösterdi.
‘KRİZİN SORUMLULUĞU İKTİDARDA’
Halkın alışveriş yapamadığını belirten Baran Eneshan, “Halk alışveriş yapamıyor, esnaf ise satış yapamıyor. Geçen yıla nazaran durum daha kötü. Halk, Ramazan ayı alışverişini yapamıyor. Fiyatlar 3 kat artış göstermiş. İktidar, yaşanan pahalılık ve krizin sorumlusudur” diye konuştu. Eneshan, yaşanan krizden çıkış yolunu işaret ederek “Önümüzde seçim herkes sandığa gitmeli” dedi.
Yaşanan pahalılıktan yakınan Münevver Şahin ise “Ramazan alışverişi diye bir şey kalmamış. Fiyatları görüyorsunuz zaten. Geçen yıl alışveriş yapabilmiştik, fakat bu yıl hiç yapamıyoruz” diye yakındı. Alışveriş yapamadığını kaydeden Maarif Karaer, “Fiyatlar o kadar pahalı ki hiçbir şey alamıyoruz. Bunun nedeni baştakilerdir” diyerek tepki gösterdi.
‘HER ŞEYE HASRET KALDIK’
Fiyatların çok yüksek olduğunu söyleyen Emine Kurt, “Alışverişe geldik ama bakalım ne alabileceğiz, hiçbir şey alınmıyor. Geçen yıl yine bir şeyler alabiliyorduk, bu yıl hiçbir şey alınmıyor. Evde hiçbir şey yok, Allah’a kaldı işimiz. Ne diyeceğimi bilemiyorum artık. Her şeye hasret kaldık” şeklinde konuştu. Pahalılıktan yakınan Asya Reyal de, Ramazan alışverişi yapamadığını söyledi.
‘ALIŞVERİŞ YAPACAK PARA MI VAR’
Ceplerinde para kalmadığını ifade eden Burhan Karadoğan, “Her şey pahalı, et, meyve, peynir çok pahalı. Geçen yıl 100 liraya alabildiğimiz şeyleri şimdi 3 bin TL ile ancak alabiliyoruz, paranın değeri düştü. Bunun nedeni Tayyip Erdoğan’dır. Çözüm de sol partilerdedir, sağ partiler tüm paraları çaldı” şeklinde krizin sorumlularına işaret etti.
‘2 KİLO PEYNİR 500 TL’
Malatya’dan deprem sonrasında Wan’a yerleştiğini belirten Mehmet Kara, “Her şey pahalı deprem olmasaydı da bir şey alamıyoruz. Dün markete gittim 3 kilo yoğurt 100 TL, diğer her şeyin fiyatı çok uçmuş. Asgari ücretle değil doktor maaşıyla bile geçinmek zor. Şu an ekonomi çok kötü, vatandaşlar çok zor durumda. Van’da asgari ücret veren de yok, herkes daha düşük maaşa çalışıyor. 2 kilo peynir 500 TL, zeytinin kilosu 100 TL, bu insanlar nasıl geçinecek? Artık değişmesi lazım, bir muhtarı bile 2 kez seçmeyeceksin” diye kaydetti.
‘FİYATLAR ZULÜM GÜLÜM ZÜLÜM’
Enver Kartal ise ramazan alışverişi yapamadığını söyledi. Kartal, “Emekliyim, durumumuz yok. Fiyatlar, zulümdür. Bir an önce bu zulümden kurtulmamız lazım. Geçen yıl daha iyidir, gelecek yıl daha kötü olmasından korkuyoruz. Umarım bir daha bu zulümkarları görmeyiz yeter artık” şeklinde konuştu.
Kaynak: Mezopotamya Ajansı.
***Mutluluk, adalet, özgürlük, hukuk, insanlık ve sevgi paylaştıkça artar***