YORUM | TARIK TOROS
AHBAP’ın “aydınlanmaya” somut iki yararı oldu:
İlki, oraya giden yardımların devlet yani AFAD’a aktarıldığı…
İkincisi, devlet yani Kızılay’ın AHBAP gibi kuruluşlara malzeme sattığı ortaya çıktı.
Zinciri uzatabilirsiniz, özetle böyle.
**
Bu tabi, hayli azalmış güven duygusunu yerle bir etti.
Güveni yitirirseniz, bireysel dayanışma çarkları durur, öyle oldu.
Depremin başından bu yana yardımseverlerin bağışları için güvenilir kanallar araması da bundan.
**
Düşünün yani:
Önceki çalışmalarını referans kabul ederek bağımsız görünümlü, güvenilir ve samimi bulduğunuz bir yardım kuruluşuna bağış yapıyorsunuz.
Devletten satın aldığı çadırı devlete hibe ediyor.
Gel de bu hayal kırıklığı ile başa çık..!
**
Gaddar olduğu kadar nankör, sinsi olduğu kadar çaresiz, küstah olduğu kadar iblis bir iktidar var karşınızda.
Kepçelerle açılmış çukurlara, kefen olmadığı için çuval parçalarına naylonlara sarılarak gömüldü kimliksiz insanlar.
Ve bu sırtlanlar gitti o halktan “helallik” istedi.
**
Taraftar, “hükümet istifa” diye slogan attı diye kulübünden istifa eden iktidar ortağı, ne acelesi varsa mafyanın kulübüne katıldı, “Karagümrüklüyüm” dedi.
Böyle de pervasızlar.
“Hükümet istifa” diyenin derdest edildiği ülkede, seçim yoluyla hükümeti değiştirmek suç mudur değil midir, varın hesap edin.
**
Sevan Nişanyan, “Türkiye’nin en büyük terör örgütü imar şebekeleri” demiş.
Yanlış mı:
40 yıldır teröre vermediğimiz kadar kurban verdik, tek depremde.
Sıradaki büyük deprem ise yolda, kapıyı çaldı çalacak.
İstanbul’da yaşıyorsanız, sabah bir kolon veya kirişin altında ölmeden uyanma ihtimaliniz nedir?
Ağır oldu biliyorum ama durum bu.
**
Enkaz altında ölüler var, artçı şoklarda sallanan yıkıldı yıkılacak binalar. İnsanlar çadır bulamıyor. Nakdi yardımlar tükenmiş, medya ilgisi azalmış, her şeyi molozların altında kalmış milyonlar orta yerdeyken imar şebekeleri harekete geçmiş bina yapacak.
Biliyorum, başını sokacak yeri olmayan için bu bir müjde gibi görünüyor ama kazın ayağı öyle değil pek.
Zemin en az 7 metre kaymış, topoğrafya değişmiş, artçı sarsıntılar devam ediyorken… Neyin acelesi bu?
Depremzedeler sormaz, soramaz bunu.
İhtiyacı var.
“Bina dikeceğim” diyeni alkışlar.
Ayakta kalan binalar dahi test edilmemişken enkazı toparlayıp temel atmak, iktidarı kaybetme paranoyasının sonucudur.
**
Yüzyılın depremi, herkesi hazırlıksız yakaladı doğal olarak.
Fakat çabuk toparlanıp strateji kuran Saray çevresi oldu.
Muhalefet sanki…
“İktidar kapıları önümüze açıldı” paniği yaşıyor.
Seçimi kim alırsa alsın, kelimenin tam anlamıyla enkaz devralacak.
Ülkeye gerçekten sevdası olan, bunun siyasal sonuçlarıyla ilgilenmez.
Örnek mi istiyorsunuz:
Bülent Ecevit ve Deniz Baykal’ın cenaze törenleri arasındaki farka bakmanız yeterli.
Türkiye’de bu haberi engelsiz paylaşmak için aşağıdaki linki kopyalayınız👇
Kaynak: Tr724
***Mutluluk, adalet, özgürlük, hukuk, insanlık ve sevgi paylaştıkça artar***