Depremin en ağır vurduğu illerden Hatay’da, hasar gören Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği İl Müdürlüğü’ne ait yüzlerce dosya enkaz yığıntılarının arasında kaldı. Enkazda 15 gündür nöbet tutan avukat Ömer Meşe, molozlar arasından dosya topluyor.
Avukat Ömer Meşe şu ana kadar topladığı 500 dosya ve 30 çuvala yakın evrakı savcılığa teslim ettiğini söyledi.
Meşe, enkazda il merkezi ve bütün ilçelerin yapı denetim raporları, beton tahlilleri, deprem dayanıklılık testleri ile deprem sonrası yargılama sürecine ışık tutacak, sorumluların tespitine yarayacak ıslak imzalı belgeler olduğuna dikka çekti.
DHA’nın haberine göre molozların altından dosyaları çıkardığını söyleyen Ömer Meşe, “Hasarlı binanın yıkılan kısmından ve yıkılacak binadan 500 civarında klasör ve 20-30 çuval dosya çıkarıp, adli merciye teslim edildi. Savcılıktan olası dış etkenlerin riskine binaen buranın güvenlik şeridine alınması, enkaz önünde bir emniyet tahsisi yapılmasını rica etmiştim fakat bugüne kadar bu anlamda çalışma olmadı. Nöbetimin 15’inci günü. Bu enkazın korunaklı, çatılı alana nakli sözü verilmişti ama şu saat itibarıyla böyle bir çalışma yok” dedi.
‘TOPLADIKLARIMI SAVCILIĞA TESLİM ETTİM’
İstanbul’dan gelen Meşe, “Buraya geldiğimde enkazın üstünde iş makinesi vardı. Arkada henüz yıkılmayan tek katlı binadaki evrakı ilk 2 gün nöbetle muhafaza altına aldık, düzenledik, ertesi gün savcılığa teslim ettik. Sonrasında da buranın korunaklı alan tahsisi için talepte bulundum fakat gerçekleşmedi. Henüz bir ekip de tahsis edilmedi. Ben kendi imkanlarımla burada yola saçılan enkaz üstündeki ya da insan eliyle kaldırılabilecek taş veya demirlerin altındaki klasörleri topladım” ifadelerini kullandı.
‘ACELEYLE BURAYI YIKMA GİRİŞİMİ İYİ NİYETLİ DEĞİL’
Avukat Ömer Meşe, şunları söyledi:
“Hatay’da henüz arama kurtarma faaliyetleri devam ederken, hala enkaz altında yaşam belirtileri varken, çok elzem olmayan bir şekilde ve hiç gereği yokken, üzerindeki şaibe hiçbir şekilde giderilmeden hatta bunun izahı dahi yapılmadan buranın yıkılmasının bir anlamı yok fakat geçmiş tecrübelerimize göre de çok bariz bir niyeti var.
Serbest Görüş:
Niyet okumak istemiyoruz ama her şey de açık aslında. Buradaki belgelerin dijital ortama yedeklendiği söyleniyor, bakanlığın açıklaması da bu şekilde fakat bazı soruların cevabı açıkta kalıyor. Eğer orijinal ortama yedeklendiyse bu kompleks, kamu binası neden gereksiz olduğu iddia edilen dosyaların deposu olarak kullanılıyor, neden bugüne kadar hukuki prosedüre göre imha edilmiş değil? Kaldı ki dijital verilerin delil yeterliliği her halükarda tartışmalıdır. Bunu bütün hukukçu arkadaşlarımız bilir. Manipüle edilmeye çok müsait delillerdir. Kaldı ki henüz depremin infiali ve gergin ortamı bu kadar belirginken, alelacele burayı yıkma girişiminin iyi niyet barındırmadığı çok aşikardır, diye düşünüyorum.”
***Mutluluk, adalet, özgürlük, hukuk, insanlık ve sevgi paylaştıkça artar***