Ankara’da Saadet Partisi Genel Merkezi’ndeki Millet İttifakı toplantısı öncesi Halk TV yayınına çıkan Gelecek Partili Selçuk Özdağ, dört günlük süreci anlatırken duygulu anlar yaşadı. 3 Mart’tan bu yana yaşanan sorunları anlatırken gözyaşlarına hakim olamayan Özdağ, 13 aydır birlikte oldukları ittifak partilerini kastederek, “13 ayın en uzun gecesi dündü’ şeklinde konuştu. Özdağ, “Hiç umutsuzluğa kapıldığım bir an olmadı. Çok vaadlerde de bulundular bana. Zaman zaman kabus gördüğümüz oldu. Hep çözün yolları aradık. Bu Ergenekon’dan çıkmamız lazım diye düşüldük. Bu kıskaçtan çıkmamız lazım diye düşündük.” ifadelerini kullandı.
Özdağ canlı yayında, Akşener’in Millet İttifakı’na sunmuş olduğu İmamoğlu ve Yavaş’ın cumhurbaşkanlığı adaylığı fikrinin Gelecek Partili Feramuz Üstün’e ait olduğunu öne sürdü.
Özdağ, şöyle konuştu:
O Mansur Yavaş ismini zikretti. Ardından da bu diplomasi başladı. Bu gece 13 ayın en uzun gecesiydi. Sayın Genel Başkanımız Ahmet Davutoğlu hiç uyumadı. Tabii bizler de uyumadık. Duygusal bir insan değilim ama duygusallaşıyorum kusura bakmayın… Çok şükür bir noktaya geldi. Bütün meselemiz ucube bir sistem olan Cumhurbaşkanlığı hükümet sistemini değiştirmek. Rahmetli Demirel’in demokraside çareler tükenmez, 24 saat bazen çok uzun olur, 1 yıl çok kısa olur derdi. Gördüğümüz o ki, bu 24 saat çok uzun oldu. 30 yıldır siyaset yapıyorum, 17 yıl Muhsin Yazıcıoğlu’nun yaardımmcılığını yaptım, hükümetler kurduk, 10 yıl iktidar partisinde görev yaptım, bugün yaşadığımız süreç 77 yıllık demokrasi sürecimizin en önemli günüdür. Sayın Genel Başkanlara teşekkür ediyoruz.
“SEÇİMLERDE YÜZDE 60’LARI BULURUZ”
Buradan Cumhurbaşkanlığı adaylığı, Cumhurbaşkanı Yardımcılarını duyacağız. Verilecek tarihte tanıtımlarımız olacak. Aynı zamanda burada hangi yöntemle seçime gireceğimizi açıklayacağız. Bu millet demokrasiyi hak ediyor, zenginliği, özgürlüğü hak ediyor. Bu millet mutluluğu hak ediyor. Bu tablo 14 Mayıs’taki zaferimizin ışığı olacak. 14 Mayıs’ta bu seçimi kazanacağız. Biz bu seçimlerde yüzde 60’ları buluruz diye düşünüyoruz. Krizler siyasette hep olur. Önemli olan krizi yönetebilme yeteneğine sahip misiniz? Liderlerimiz onu gösteriyorlar. Bu krizleri çözdük mesajıyla çıkacaklar. O gün kriz olduğunda bile ben ümitsizliğe kapılmadım. Milletin gönlü, duaları ve temennileri bizimle beraber. Seçildikten sonra bu dönemde yapılan hukuksuzlukları, keyfilikleri, ekonomik, siyasi, bürokratik ahlaksızlıkları deşifre etmek, bağımsız ve objektif yargıyı meydana getirmek, bunların hesabını sormak bizim görevimiz. Biz bugün o zemini oluşturuyoruz. O zemin sağlamlaşıyor.”
“KİMSENİN KAYBETMEDİĞİ BİR GALİBİYET OLACAK”
Millet İttifakı’nın belediye başkanlarının seçimlerden sonra oluşacak muhtemel kabinede de görev yapmaları ile ilgili tartışmalara da değinen Özdağ, sözlerini şöyle sürdürdü:
“Kendileri 3. dönem aday olurken hangi anayasadan bahsediyorlar. Anayasanın 101 ve 116. maddesinde Cumhurbaşkanı en fazla 2 defa seçilir diyor. Ayın Erdoğan’ın 3. adaylığı olacak. Birincisi 2014, ikinci adaylığı da 2018. Oraya üçüncü adaylığı yazmayı unutmuşlar. Unutmuş allame anayasa hukukçuları. Kendileri anayasayı çiğnerken hiçbir problem yok. Millet İttifakı’nın belediye başkanlarının yardımcı olamayacakları nerede yazıyormuş anayasa hukukçuları söylesinler. Kesinlikle böyle bir şey yok. Çünkü bizim partimizde Serap Yazıcı gibi anayasa profesörü var, Ergün Özbudun gibi Türkiye’nin en seçkin anayasa hukukçusu var. Onlar da bizim başkanımızın danışmanı. Saray’ın korkusudur bu. Saray bundan sonra uyumayacaktır. Saray’ı destekleyenler uyuyamayacaklar hatta kabus görecekler. Biz geliyor. Size oy verenler asla endişeye kapılmasınlar. Bu milletin galibiyeti olacak. Hepimizin kazandığı kimsenin kaybetmediği bir galibiyet olacak. Biz Türkiye’yi Aleviler, Sünniler, sağcılar, solcular, dinli, dinsiz, müslüman, hristiyan diye ayırmayacağız.
“CUMHURBAŞKANIMIZ TÜRKİYE’NİN CUMHURBAŞKANI OLACAK”
Bugün gelinen noktada liderler tarihe not düşecekler. Aynı zamanda Cumhurbaşkanımız, bakanlar kuruluyla, yardımcılarıyla ve TBMM ile yetkilerini paylaşarak o geçiş dönemini halledecek. Şimdi gelinen noktada bu aziz milletten 400 milletvekili istiyoruz. Ama Recep Tayyip Erdoğan’ın istediği 400 milletvekili değil. O şöyle diyordu “Verin yetkiyi görün etkiyi”, o yetki kendisi içindi, kendi yandaşları ve partisi içindi. Bizim Cumhurbaşkanımız Türkiye’nin Cumhurbaşkanı olacak. İki yıl içerisinde de parlamenter sisteme geçmek istiyoruz.
“BU MASA MİLLETİN MASASI”
Bu saatten sonra bu masayı dağıtmaya hiçbirimizin hakkı yok. Türkiye’de siyaseti yapanlar özellikle bu 6 genel başkan, milletin sesini dinliyor. Böyle bir ortamda kalkıp halen daha elmanın sapı, üzümün çöpü derseniz bu millet sizi affetmez. Herkes bu ülkede vatandaş olduğunu unutmasın ve bu aziz millet için siyaset yaptığının bilincinde olsun. Beraberce çıkıp Cumhurbaşkanımızı ve yardımcılarını açıklayacağız. Burada milletimiz bize güvensin. Bu masa ne Ahmet Davutoğlu’nun, ne Kılıçdaroğlu’nun ne Ekrem İmamoğlu’nun ne Mansur Yavaş’ın ne Ali Babacan’ın ne de diğer liderlerin masası. Bu masa milletin masası.
“ÇÖZÜM KHK’LAR”
Sayın Erdoğan seçimi kaybettikten sonra AKP kalmaz. Burası Anavatan Partisi’ne benzemez. AKP, 20 katlı bir binadan düşen porselen bir vaazodur. Düştükten sonra hiçbir şey kalmaz içinde. Oradaki insanların çoğunluğu başka yerlere gider bunu herkes bildin. Parlamenter sisteme geçinceye kadar bu Cumhurbaşkanlığı sistemi ile devam edeceğiz yolumuza. Cumhurbaşkanımız seçimi kazandığı an bir KHK ile yardımcılarının hem belediye başkanlığını hem de yardımcılık görevlerinin yapabileceklerine dair karar imzalayacak.
“KAZANACAK ADAY DEĞİL, ADAY KAZANACAK”
Sarayın entrikaları bitmez. Bu entrikalar, ali cengiz oyunları olacak. Onlar bunlarla uğraşırken, biz ortak politikalar mutabakatıyla uğraşacağız. Biz neler yapacağımızla uğraşacağız. Biz milletimize bunları anlatacağız. Önümüze engel çıkartmaya da çalışacaklar, biz hazırız. Hepimizi, liderlerimizi öldürmek istemediler mi? Kendilerinden olmayan herkese yaşam hakkı vermek istemediler. Bu tür durumlara hazırlıklıyız. Bizim sloganımız “Kazanacak aday” değil, “Adayımız kazanacak”. Biz kendimize güveniyoruz.”
***Mutluluk, adalet, özgürlük, hukuk, insanlık ve sevgi paylaştıkça artar***