Avrupa Birliği, Kahramanmaraş merkezli yıkıcı depremlerden etkilenen Türkiye ve Suriye halkına yardım etmek, kaynakları seferber etmek ve yıkılan kentlerin yeniden inşasını koordine etmek amacıyla Brüksel’de bugün “Türk ve Suriye halkı için Birlikte” adıyla bir uluslararası bağış konferansı düzenledi.
AB Dönem Başkanı, İsveç Başbakanı Ulf Kristersson, Türk hükümetiyle koordinasyon içinde yapılan konferansta, Türkiye ve Suriye için 7 milyar Euro bağış toplandığını açıkladı.
Konferansta Türkiye’yi temsil eden Dışişleri Bakanı Mevlüt Çavuşoğlu, toplanan bağışın 4,3 milyar Euro’luk kısmının kredi olacağını, 1,7 milyar Euro’luk kısmının ise hibe olarak verileceğini bildirdi.
Brüksel’de yapılan konferansı AB Komisyonu Başkanı Ursula von der Leyen ve AB Konseyi Dönem Başkanı İsveç Başbakanı Ulf Kristersson organize etti. Genişlemeden Sorumlu Komiser Oliver Varhelyi ve İsveç Uluslararası Kalkınma İşbirliği ve Dış Ticaret Bakanı Johan Forssell’in eş başkanlık ettiği Konferansa 60’tan fazla delegasyon katıldı.
Brüksel, Suriye’ye yapılacak yardımlar için Beşar Esat Hükümeti ile koordinasyon oluşturmadı. AB’nin aleyhinde yaptırım uyguladığı Rusya da, konferansa davet edilen G20 ülkeleri arasında yer almadı.
Erdoğan: “Depremin maliyeti 104 milyar Dolar”
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, konferansa video konferans yoluyla bağlandı. Depremin Türkiye’de yarattığı hasarın maliyetinin yaklaşık 104 milyar dolar (97 milyar Euro) olduğunu açıklayan Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Hiçbir ülkenin bu büyüklükteki bir felakete karşı tek başına mücadele etmesi mümkün değil” diye konuştu.
AB yönetiminden “sizinleyiz” mesajı”
Konferansın kapanış konuşmasını yapan İsveç Başbakanı Kristersson, Türkiye ve Suriye için 7 milyar Euro deprem yardımı toplandığını açıkladı. Kristersson, “Ursula ve ben, depremlerin ertesi günü bu inisiyatifi ele alma konusunda konuştuk. Bugün burada bu hedefe ulaşılmış olmasından memnuniyet duyuyoruz. Önemli yeni destek göreceğimizi duyurmaktan gurur duyuyorum. Bugünkü toplam taahhütler 7 milyar Euro’yu buluyor” dedi.
Ulf Kristersson, 14-15 Haziran günlerinde Suriye için başka bir konferans daha düzenleneceğini açıkladı.
Suriye’de acil durum onarımlarının maliyeti BM tarafından 14,8 milyar dolar (13,8 milyar Euro) olarak tahmin ediliyor.
AB Komisyonu’ndan 1 milyar Euro
Avrupa Komisyonu kendi payına 1 milyar Euro’yu masaya koydu. Kristersson’un ardından söz alan Avrupa Komisyonu Başkanı Ursula von der Leyen de, dayanışmanın önemine vurgu yaparak, “Dünya Sağlık Örgütü, Türkiye ve Suriye’deki depremleri yüzyılı aşkın süredir bölgeyi vuran en kötü doğal afet olarak nitelendirdi. Bir trajedi meydana geldiğinde, tek bir cevap vardır, o da dayanışmadır. Bugün uluslararası toplumun Türkiye ve Suriye’deki yeniden yapılanma çabalarına güçlü bir şekilde destek verdiğini görmekten büyük mutluluk duyuyorum. Birlikte beklentileri aştık. Bu konferans önümüzde çok iş olduğunu gösteriyor” diye konuştu.
Bu konferansın “bir başlangıç” olduğunu belirten Ursula von der Leyen, 7 milyar Euro’luk yardımın yaklaşık 950 milyon Euro’luk kısmının Suriye halkına gideceğini söyledi.
Almanya, depremzedeler için yaptığı yardımı ikiye katlayarak 240 milyon Euro’ya çıkardığını duyurdu. Fransa, etkilenen iki ülke için halihazırda açıklanan 30 milyona, 12 milyon Euro daha eklediğini belirtti.
Avrupa Komisyonu’nun Genişlemeden Sorumlu Üyesi Oliver Varhelyi, “Bugün yardımla, sahada hızla uygulanacak; okulların ve hastanelerin restore edilmesine, altyapının yeniden inşa edilmesine ve bölgede istihdamın ve büyümenin yeniden başlamasına olanak sağlayacak gerçek bir yardım yapıldı” dedi.
Birleşmiş Milletler Kalkınma Programı (UNDP) Başkanı Achim Steiner de, “En temel şeyden başlamalıyız. Gerçekten ümidi geri getirebilir miyiz? Sadece Türkiye’de 600 bin evin, 900 okulun yıkıldığını unutmayalım. İnsanlar saniyeler içinde geçim kaynaklarını kaybetti ve birçok insan hala ülke içinde yerinden edilmiş durumda. Akrabalarıyla birlikte ya da konteyner köylerde, çadırlarda yaşıyor. Bu konferansta toplanan yardım ileriye doğru büyük bir adım. Ama daha gidecek çok yolumuz var” dedi.
ABD de, Belçika’nın başkenti Brüksel’de düzenlenen uluslararası bağışçı konferansı kapsamında Türkiye ve Suriye’de depremden etkilenenlere insani yardım için 50 milyon dolarlık ilave yardım açıklamıştı.
“Bu dostluğu asla unutmayacağız”
Dışişleri Bakanı Mevlüt Çavuşoğlu, konferansta yaptığı konuşmada, dünyanın her yerinden gelen kurtarma ekiplerinin Türk vatandaşlarını kurtarmak için “kendi hayatlarını riske attığını” vurgulayarak, “Öngörülmeyen acil durumlar çok büyük müdahale ve toplu destek gerektirir. Çoğunuz bölgeyi ziyaret ettiniz. Bölgeye gelen Sayın Varhelyi (Genişlemeden sorumlu Komisyon üyesi Oliver Varhelyi) gibi pek çoğunuz sadece burada yıkımı değil Türk halkının gücünü de gördünüz. Türkiye halkı ve STK’ları hemen el ele vererek devlet kuruluşlarının müdahale çalışmalarına yardımcı oldu. Uluslararası toplumun da inanılmaz destek ve cömertliğini gördük. Dünyanın her yerinden gelen kurtarma ekipleri bizim vatandaşlarımızı kurtarmak için kendi hayatlarını riske attı. Bunun için çok minnettarız ve bu dostluğunuzu asla unutmayacağız” dedi.
Şimdi deprem bölgesinde “yeniden imar” aşamasına geldiklerini kaydeden Çavuşoğlu, “daha iyi, daha akıllı, daha yeşil ve daha güvenli yapılar inşa edeceklerini; konut, altyapı ve ekonomik koşulları aynı anda iyileştireceklerini” dile getirdi.
Bakan Çavuşoğlu, “Kısaca kimseyi geride bırakmayacağız. Özellikle savunmasız durumdaki kadınlar, çocuklar, engelliler ve yaşlılar hepimizin önceliği olacak. 1,7 milyon Suriyeli bu 11 ilimizde yaşıyorlar. Onlar da yine bütün bu çalışmalardan faydalanacaklar. Kültürel ve doğal miras da korunacak ve restore edilecek. Özellikle hava kalitesi ve atık yönetimine özen göstereceğiz, yeni teknolojileri kullanarak inşaatların emisyonlarını azaltacağız ve erken uyarı sistemleriyle birlikte şehir tasarımında kolay tahliye imkanı sağlayan planlara öncelik verilecek. Afet riski ve etkisi azaltılacak” dedi.
Bütün bu yapılan çalışmalarda “hesap verilebilirlik standartlarına” uyulacağını anlatan Dışişleri Bakanı, Türkiye Afet Yeniden İmar (TERA) raporunun yeniden inşaa stratejisinin temelini oluşturacağını söyledi. Çavuşoğlu, inşaat finansmanı için ayrı bir fon oluşturduklarını, bu fonların bağımsız denetleme standartlarına tabii olacağını vurguladı.