MÊRDÎN – Yunanistan’ın Türkiye’ye iade etmesinin ardından tutuklanan gazeteci Murat Verim hakkında ceza verilen davayla devam eden iki ayrı davada da haber notları ve belediye basın biriminde çalışması yeterli delil olarak görüldü.
Kanun Hükmünde Kararname ile 29 Ekim 2016 tarihinde kapatılan Dicle Haber Ajansı (DİHA) muhabiri ve Mart 2016’da kayyım atanana kadar Mêrdîn’in Kerboran (Dargeçit) İlçe Belediyesi’nde Basın ve Halkla İlişkiler Müdürlüğü’nde çalışan gazeteci Murat Verim, gittiği Yunanistan’da gözaltına alındıktan sonra teslim edildiği Türkiye’de tutuklandı. Edirne F Tipi Kapalı Cezaevi’ne konulan Verim’in, hakkında 2016 yılında “örgüt üyesi olma” iddiasıyla Midyat Ağır Ceza Mahkemesince açılan davada, “örgüt adına suç işleme” iddiasıyla verilen 3 yıl hapis cezasının Yargıtay’da onanması nedeniyle tutuklandığı öğrenildi.
2 DAVASI DEVAM EDİYOR
Gazeteci Verim hakkında 2017 yılında 2 ayrı dava daha açıldı. Farklı kişilerin de yargılandığı davalarda Verim “örgüt üyeliği” ile suçlandı. Açılan davalardan birinin iddianamesi Mardin 3’üncü Ağır Ceza Mahkemesi, diğeri ise Mardin 4’üncü Ağır Ceza Mahkemesi tarafından kabul edildi. Gazeteci Verim hakkında açılan her 3 davada da gazetecilik faaliyetleri suçlama konusu yapıldı. Ayrıca Verim hakkında sonuçlanan ve devam eden davalardaki suçlama konuları “mükerrer suçlamalar” olmasına rağmen mahkemeler, ceza vermeye ve yargılamaya devam etti.
BELEDİYENİN AÇIKLAMALARI SUÇ SAYILDI
Verim’e 3 yıl hapis cezası verilen dosyada, 2014-2015 yıllarında “Dargeçit Belediyesi Basın Bülteni” adıyla çıkarılan ve internet sitesinde yayınlanan derginin 96 sayfasının sağ üst köşesinde “Özyönetimle Özgür Kimliğe” yazılı ibarenin bulunması, belediye eşbaşkanlarının sokağa çıkma yasakları sırasında yaşanan insan hakları ihlallerine ilişkin açıklamalarının yayınlanması suçlama konusu yapıldı. Ayrıca belediyenin İnsan Hakları Haftası nedeniyle yayınladığı mesaj da Verim için suçlama konusu yapıldı.
Başkaca hiçbir suçlamanın yer almadığı dosyada Verim’in derginin yayınlandığı tarihte belediyenin Basın ve Halkla İlişkiler Müdürlüğü’nde görev yaptığı belirtilerek, söz konusu hususun “Örgütün fikir ve eylem planı içerisinde yer alan bir talimatın yerine getirilmesi niteliğinde olduğu ve örgütün hiyerarşik düzeni içerisinde yürütülen faaliyetlerden olduğunun tespit edildiği” ifadelerine yer verildi.
HABER NOTLARI İDDİANAMEDE
“Örgüt üyesi olma” iddiasıyla Mardin 3’üncü Ağır Ceza Mahkemesi’nde açılan davanın iddianamesinde de, Barış ve Demokrasi Partisi’nin (BDP) 30 Mart 2014 Yerel Seçimlerdeki Kürtçe Kadın Beyannamesi’nde yer alan “Özyönetimle Özgür Kimliğe” ibaresi yine suçlama konusu yapıldı. İddianamede ayrıca gazeteci Verim’in evinde bulunan Mêrdîn Büyükşehir Belediyesi tarafından hazırlanan not defteri de suçlama konusu olurken, Kerboran’da bir polisin hayatını kaybettiği saldırıya ilişkin polisin adı, soyadı ve yaşının yer alması suçlamaya konu edildi.
ALEYHTE BEYANLAR YETTİ
Mardin 4’üncü Ağır Ceza Mahkemesinde “Örgüt üyesi olma” iddiasıyla açılan davanın iddianamesinde ise, yaralı olarak yakalanan bir HPG’li tarafından isminin verilmesi üzerine soruşturmanın başlatıldığı belirtildi. Verim’in evinde yapılan aramada, bir telefon, sim kart ve fotoğraf makinesine ait hafıza kartı bulunduğu iddianamede yer verildi. Verim’in Kerboran’da gazeteci olduğunu beyan ettiği savunması ise, savcılık tarafından “suçtan kurtulmaya dönük beyan” olarak değerlendirildi. İddianamede, Verim ve beraberindekilerin, söz konusu kişinin beyanları esas alınarak, “örgüt üyesi” iddiasıyla cezalandırılması istendi.
Verim ve beraberindekiler hakkında açılan her iki dosya da esas hakkındaki mütalaanın hazırlaması için savcılığa tevdi edildi. Her iki dosyanın duruşmaları önümüzdeki günlerde görülmeye devam edecek.
MA / Ahmet Kanbal
Kaynak: Mezopotamya Ajansı.
***Mutluluk, adalet, özgürlük, hukuk, insanlık ve sevgi paylaştıkça artar***