Japonya Başbakanı Fumio Kişida, Washington’da ABD Başkanı Joe Biden’la görüştü. Öncesinde ise Çin, Kuzey Kore ve Rusya ile mücadelesine katkı sağlayabilecek güvenlik ilişkileri geliştirmek amacıyla Batı ittifakının önemli ülkelerinden İtalya, Fransa, İngiltere ve Kanada’yı ziyaret etti.
Peki on yıllar boyunca pasif savunmayı tercih eden Japonya, neden yoğun ve aktif bir savunma ilişkileri ağı örmeye başladı?
Zorlu komşuluk
Haziran ayında dönemin Japonya Savunma Bakanı Nobuo Kishi, ülkesinin uluslararası davranış normlarına uymayı reddeden nükleer silah sahibi ülkeler tarafından kuşatıldığını söylemişti.
Moskova’nın Ukrayna işgali sonrası Kişida da, Doğu Asya’daki güvenliği “kırılgan” olarak tanımlamıştı.
Japonya’nın tehdit listesinin başında Tayvan ya da hemen yakınlardaki Japon adalarına saldırabileceğinden endişe ettiği Çin yer alıyor.
Çin’in askeri faaliyetleri, Rusya ile ortak hava ve deniz tatbikatları dahil Doğu Çin Denizi çevresinde yoğunlaşıyor.
Aynı zamanda Kuzey Kore, Japon Denizi’ne füzeler fırlatmış ve ekim ayında 2017’den bu yana ilk kez Japonya üzerinden orta menzilli bir füze ateşlemişti.
Tek müttefi̇k ABD
İkinci Dünya Savaşı’ndaki yenilginin ardından savaş durumundan vazgeçen Japonya, son yetmiş yıldır koruma için ABD’ye bel bağlamış durumda.
ABD ise “ülkeyi savunma” vaadi karşılığında, Doğu Asya’daki askeri varlığını sürdürmesini sağlayan üsler elde etti.
Japonya 54 bin Amerikan askerine, yüzlerce askeri uçağa ve bir uçak gemisi başta olmak üzere onlarca ABD savaş gemisine ev sahipliği yapıyor.
Çin’in askeri gücü ekonomisiyle birlikte büyürken, bölgesel güç dengesi de Pekin’in lehine değişiyor.
Pekin’in savunma harcamaları yirmi yıl önce Tokyo’yu geride bıraktı şimdilerde ise dört katından daha fazla.
Japonya, ABD’nin teşvikiyle, aralık ayında İkinci Dünya Savaşı’ndan bu yana en büyük askeri planını açıkladı ve beş yıl içinde savunma harcamalarını iki katına çıkararak GSYİH’nin yüzde 2’sine yükseltme taahhüdünde bulundu.
Buna Çin’deki hedefleri vurabilecek bin kilometreden daha uzun menzilli füzeler için harcanacak para da dahil.
Ancak Pekin’in askeri kabiliyetini genişletmeye devam etmesi ve daha sofistike silahlar kullanması bekleniyor.
Yeni müttefikler; İngiltere, Fransa, İtalya, Kanada, Hindistan, Avustralya
Bu nedenle ve yine Washington’un desteğiyle Japonya, kendini hem askeri hem de diplomatik olarak destekleyecek yeni güvenlik ortakları arıyor.
Bu çaba şimdilik Avustralya, İngiltere ve Fransa gibi aynı zamanda ABD’nin de güçlü müttefikleri olan ülkelere odaklanmış durumda.
Hindistan
Tokyo ayrıca 2004 yılından bu yana Quad grubunun üyesi olarak Hindistan’la da daha yakın güvenlik ilişkileri inşa etmeye çalışıyor.
Başbakan Kişida, G7 Hiroşima 2023 Zirvesi öncesi grup ülkelerinin liderleriyle ikili görüşmeler yapmak üzere yurt dışı gezisine çıktı.
Japonya Başbakanı Fumio Kişida, 2023 G7 Dönem Başkanlığı rolüyle, ikili ve bölgesel ilişkilerini güçlendirmeyi hedefliyor. Tokyo, mayıs ayında Hiroşima’daki zirvede G7 liderlerine ev sahipliği yapacak.
Hafta boyu süren gezide Fransa, İtalya, İngiltere ile Kanada’yı ziyaret eden Kişida’nın son durağı ABD oldu.
İngiltere
Fumio Kişida, 11 Ocak’ta Londra’daydı. Ziyarette İngiltere ile Japonya, birbirlerinin topraklarında kuvvet konuşlandırılmasına izin veren savunma anlaşmasına imza attı.
İtalya
Gezi kapsamında Kişida’nın gittiği bir başka ülke İtalya oldu.
İtalya Başbakanı Giorgia Meloni ve Fumio Kişida, savunma iş birliğinin güçlendirilmesi için ikili güvenlik müzakerelerinin başlatılmasında mutabakat sağladı.
Kişida, görüşme sonrası düzenlediği basın toplantısında, savunma iş birliğindeki ilerlemeler sonrası, Tokyo ve Roma’nın, güvenlik müzakereleri başlatmaya karar verdiğini söyledi.
“Mutabakat sanayi ve güvenlik iş birliğini kolaylaştıracak.” diyen Japon Başbakan, Avrupa ülkesi İtalya’nın, Hint-Pasifik bölgesine ilgisinden memnun olduğunu aktardı.
Kanada
Kişida, Ottawa’da, Kanada Başbakanı Justin Trudeau ile görüştü.
İki başbakan, görüşmede, Çin’in, Hint-Pasifik’te artan nüfuzuna karşı, Japonya ve Kanada’nın güvenlik iş birliğinin artırılması konusunda mutabakat sağladı.
Görüşme sonrası yapılan ortak basın toplantısında, Kişida, “Çin, hem Japonya hem Kanada için merkezi bir mesele.” diyerek, Güney Çin Denizi ve Doğu Çin Denizi’nde statükonun tek taraflı değiştirilmesi teşebbüslerine karşı çıkacaklarını söyledi.
İngiltere’nin Asya’ya daha ilgisi arttıkça daha yakın savunma ağları arayışına girdi. Londra bu kapsamda, 2021 yılında HMS Queen Elizabeth uçak gemisini Japonya’ya ziyarete gönderdi ve Asya sularında kalıcı olarak iki savaş gemisi konuşlandıracağını açıkladı.
Aralık ayında Japonya, İngiltere ve İtalya ile birlikte yeni bir jet savaş uçağı inşa edeceğini duyurdu ki bu, İkinci Dünya Savaşı’nın sona ermesinden bu yana ABD dışında bir ülkeyle gerçekleştirdiği ilk büyük uluslararası savunma projesi.
Ukrayna’daki savaşın başlamasından bu yana komşusu Güney Kore ile zaman zaman sorunlu olan ilişkilerini daha iyi bir seviyeye çıkardı ve iki ABD müttefiki arasında daha yakın bir askeri işbirliği olasılığı ortaya çıktı.
ABD ve Japonya Hint-Pasifik’in güvenliği için işbirliğini artıracak
ABD Başkanı Joe Biden ve G7 ülkeleri turu kapsamında başkent Washington’a resmi ziyaret gerçekleştiren Japonya Başbakanı Fumio Kişida, ikili görüşmelerinin ardından ortak bildiri yayımladı.
Liderlerin, “tarihi bir anda” bir araya geldikleri belirtilen bildiride, Çin’in ve Kuzey Kore’nin Hint-Pasifik’te artan provokasyonları nedeniyle çeşitli zorluklarla karşı karşıya olunduğu dile getirildi.
Diğer taraftan Rusya’nın da Ukrayna’ya acımasızca saldırmaya devam ettiği belirtilen bildiride, “Dünyanın herhangi bir yerinde, güç veya zorlama yoluyla mevcut statükoyu değiştirmeye yönelik her türlü tek taraflı girişime şiddetle karşı çıkıyoruz.” ifadesine yer verildi.
Bildiride, mevcut uluslararası manzara karşısında ABD ve Japonya’nın bireysel ve kolektif kapasitelerini güçlendirmesi gerektiğine vurgu yapılarak ABD’nin Japonya’nın yeni Ulusal Güvenlik Stratejisi’ne tam destek vereceğinin altı çizildi.
Japonya’nın savunma yeteneklerini güçlendirmesinin Hint-Pasifik güvenliği için önemli olduğu kaydedilen bildiride, “Güvenlik ittifakımız hiç bu kadar güçlü olmamıştı.” ifadesi kullanıldı.
Bildiride, bu kapsamda iki ülke arasında güvenlik anlaşmalarının imzalandığı, mevcut işbirliğinin siber ve uzay alanlarında da sürdürüleceği aktarıldı.
Liderler ayrıca söz konusu bildiride, BM Güvenlik Konseyi kararları bağlamında Kore Yarımadasın’ın nükleer silahlardan tamamen arındırılmasına yönelik taahhütlerini yineledi.
ABD ve Japonya’nın Tayvan konusundaki temel tutumlarının değişmediği ifade edilen bildiride, boğazlarla ilgili sorunların barışçıl çözümüne vurgu yapıldı.
Ortak bildiride, Rusya’nın saldırılarına karşı Ukrayna’nın yanında olduklarını beyan eden iki lider, Rusya’ya bu kapsamda yaptırım uygulamayı sürdüreceklerini kaydetti.
Ekonomik alanda da iki ülkenin işbirliği yapmaya devam edeceği belirtilen bildiride, ayrıca enerji ve gıda güvenliğini baltalayan Rusya kınanırken Çin’e de Covid-19’la mücadele için halk sağlığını dikkate alarak verileri şeffaf şekilde açıklaması çağrısında bulunuldu.
***Mutluluk, adalet, özgürlük, hukuk, insanlık ve sevgi paylaştıkça artar***