İLKER DOĞAN | HABER YORUM
Seçim tarihi yaklaştıkça AKP’li Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın aday olup olamayacağı tartışması da artıyor. Rejim temsilcilerine göre ortada bir sorun yok ancak Anayasa hukukçuları tam tersini düşünüyor. Onlara göre Erdoğan, erken seçim kararı almadığı sürece 3. kez aday olamaz.
Anayasa’nın 101. maddesinde, “Cumhurbaşkanının görev süresi beş yıldır. Bir kimse en fazla iki defa Cumhurbaşkanı seçilebilir.” deniliyor. Madde çok açık ve net…
Anayasa’nın 116. maddesinde ise “Cumhurbaşkanının ikinci döneminde Meclis tarafından seçimlerin yenilenmesine karar verilmesi halinde, Cumhurbaşkanı bir defa daha aday olabilir.” ifadeleri kullanılıyor. Bunun için TBMM’nin üye tam sayısının beşte üç çoğunluğuyla, yani 360 milletvekilinin seçimlerin yenilenmesine karar vermesi gerekiyor.
İLK OLARAK 2014’TE SEÇİLMİŞTİ
Tayyip Erdoğan, ilk kez 2014 yılında cumhurbaşkanı seçilmişti. 2017’de Cumhurbaşkanlığı Hükümet Sistemine geçildi. Erdoğan, 24 Haziran 2018’de yapılan seçimlerde halk tarafından ikinci kez cumhurbaşkanı seçildi.
Ancak iktidar temsilcileri Erdoğan’ın 2014’teki cumhurbaşkanlığını saymıyor! Onlara göre Erdoğan, Cumhurbaşkanlığı Hükümet Sistemi’nin ilk Cumhurbaşkanı olarak 2018’de seçildi ve bu yılki seçim ikinci olacak.
Bunu bizzat Tayyip Erdoğan da önceki günkü Kabine Toplantısı’nın ardından yaptığı konuşmada açıkladı. Erdoğan, “Bu seçim cumhurbaşkanı ve milletvekillerinin birlikte seçilmesini sağlayan ikinci seçim olacaktır.” ifadelerini kullandı.
Erdoğan bu konuyla ilgili ilk kez bu kadar açık konuştu. İktidar temsilcilerinin planı açık; normal şartlarda Erdoğan iki seçim hakkını doldurdu. Ancak iktidar temsilcileri ilk seçimi kabul etmeyip, 2018’deki ikinci seçimi ‘ilk’ saymaya çalışıyor. Eğer böyle kabul edilir ve gelecek dönemde Meclis süre dolmadan yeniden seçim kararı verirse, 116’ya göre Erdoğan 4. kez yeniden seçilme hakkı kazanacak.
KILIÇDAROĞLU: İTİRAZ ETSEK NE OLACAK?
Anayasa’nın hükümleri açık, rejimin planı tamamen deşifre olmuş durumda. Peki bu arada muhalefet ne yapıyor?
CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, Erdoğan’ın 2023 seçimlerinde yeniden aday olmasına neden sessiz kaldığı yönündeki soruya önceki gün şöyle cevap vermişti: “Diyelim ki ses çıkardık nereye gidecek? Yüksek Seçim Kurulu’na. O üyeleri atayan kim, Erdoğan. Verdiği karara kim itiraz edecek? İtiraz edeceğin hiçbir yer yok.”
Anayasa’nın çiğnenmesi karşısında ‘Biz ne yapabiliri ki!’ diyen bir muhalefet bu ülkeye hukuku getirebilir mi? Hukuk, muhalefet için bir tercih mi? ‘Nasıl olsa sonuç alamayacağız’ diyerek Anayasa’nın çiğnenmesi karşısında ‘sessiz’ kalmak kabul edilebilir mi?
MUHALEFETİN TEK FONKSİYONU, REJİMİ MEŞRULAŞTIRMAK
Ancak Kemal Kılıçdaroğlu’nun bu açıklaması beni hiç şaşırtmadı. Metropoll Araştırma’nın kurucusu Özer Sencar, geçtiğimiz yıl Mart ayında Ankara Büyükşehir Başkanlığı seçimleriyle ilgili çok önemli bir bilgiyi ilk kez paylaşmıştı. Sencar’ın açıklamalarına göre Ankara’da seçim gecesi sandık tutanaklarının yüzde 45’i merkeze ulaşmıyor/bulunamıyor. Seçimden 1 hafta önce yaptıkları ölçümde Mansur Yavaş’ın 25 puan önde olduğunu tespit ettiklerini anlatan Sencar, seçim gecesi ise farkın yüzde 4’e düştüğünü anlatıyor.
Böyle bir skandal karşısında bile muhalefet hiç bir adım atmadı. Sandık tutanaklarının nerede olduğu, nasıl kaybolduğu sorulmadı bile…
Muhalefetin özellikle son 10 yıldır rejimin hukuksuzluklarını meşrulaştırmak dışında hiç bir şey yapmıyor ve yapmaya da niyeti yok!
Türkiye’de bu haberi engelsiz paylaşmak için aşağıdaki linki kopyalayınız👇
Kaynak: Tr724
***Mutluluk, adalet, özgürlük, hukuk, insanlık ve sevgi paylaştıkça artar***