ABD’nin Suriye eski özel temsilcisi James Jeffrey Türkiye’nin Suriye’ye olası kara harekatına ilişkin, “Suriye’deki mevcut durumda çok küçük kapsamlı ‘girip çıkma’ şeklindeki terörle mücadele operasyonları haricinde hiçbir harekat doğru olmayacaktır” dedi.
Türkiye’de bu ay başında temaslarda bulunan Jeffrey,, NTV kanalına açıklamalarda bulundu.
Jeffrey’nin Türkiye ziyaretinden sonra 6 Aralık’ta “Foreign Policy” dergisinde bir makalesi yayınlandı. “ABD Suriye operasyonunu engellemek için Türkiye’yi nasıl ikna edecek?” başlıklı makalesinde Jeffrey, Türkiye’nin Suriye sınırının güvenliğinin sağlanmasıyla ilgili 2019 yılındaki anlaşmanın canlandırılması gerektiğini dile getirdi.
Jeffrey, makalesinde, “Suriye Demokratik Güçleri (SDG) Münbiç ve Kobani’den çekilebilir” ve “Türkiye’ye Suriye’nin kuzeyinden saldırılmayacak” maddesini “Türkiye’ye Suriye’nin hiçbir yerinden saldırılmayacak” şeklinde revize edilmesi önerilerinde bulundu.
“ABD, Türkiye’ye böyle bir garanti veremez”
ABD’nin 17 Ekim 2019 tarihli anlaşmaya uyduğunu savunan Jeffrey, “Anlaşma YPG’nin Suriye’nin hiçbir bölgesinden Türkiye’ye saldırmayacağı şeklinde genişletilebilir mi? ABD böyle bir garanti verebilir mi Türkiye’ye?” sorusuna, şu yanıtı verdi:
“ABD Türkiye’ye böyle bir garanti veremez. SDG de böyle bir garanti veremez. Verdikleri garanti Kuzey Doğu’dan bir saldırı olmayacağıydı. Saldırıdan kasıt, örneğin Kobani’den roket saldırısı yapılmayacağı şeklindeydi.”
“YPG/PKK, SDG’nin kontrolunda değil”
Sorunu çözmenin bir yolunun SDG’nin Suriye’nin hiçbir noktasından Türkiye’ye saldırı gerçekleştirmeyeceği sözü vermesi olabileceğini vurgulayan Jeffrey, “Bence SDG Türkiye’ye saldırı yapılmayacağı garantisi verirse faydalı olacaktır. Ancak sorun şu ki, SDG ve liderleri Suriye’deki YPG/PKK güçlerinin kontrolunda değil. Bu da bir sorun.”
Türkiye’nin Suriye’ye olası bir kara harekatına ilişkin ise Jeffrey,
“Suriye’deki mevcut durumda çok küçük kapsamlı ‘girip çıkma’ şeklindeki terörle mücadele operasyonları haricinde hiçbir harekat doğru olmayacaktır. Kim tarafından ve nerede yapılıyor olursa olsun Suriye’de bir kara harekatı birçok şeyi riske atıyor” değerlendirmesinde bulundu.
“Türkiye ve Rusya’nın ortak devriyeye çıkabileceğini düşünüyorum”
Türkiye’nin isteği doğrultusunda bir anlaşma olması ve YPG’nin 30 kilometre geriye çekilmesi durumunda boşluğu kimin dolduracağı sorusuna karşılık ise Jeffrey, şu yanıtı verdi:
“Rus yetkililerle görüşmelerimden, ki bu değişmiş olabilir, Rusya ve Esat rejimi burada kontrolun kendilerinde kalmasında ısrar edebilirler. 2019 Soçi anlaşmasına göre Türk-Rus ortak devriyeleri yapılması gerekiyordu. Soçi anlaşmasına geri dönüş gerçekleşirse Türkiye ve Rusya’nın ortak devriyeye çıkabileceğini düşünüyorum ancak Türkiye’nin kalıcı bir varlığı olacağını sanmıyorum. Tahminim bu yönde, ancak Türkiye ve Rusya arasındaki görüşmeler konusunda bilgim yok.”