Yargıtay Ceza Genel Kurulu, Gülen cemaatine yönelik yargılamaların tamamını doğrudan etkileyecek bir karara imza attı. Kurul, Adalet Bakanlığı eski Müsteşarı ve eski HSYK üyesi Birol Erdem hakkında beraat veren 9. Ceza Dairesi’nin “örgütün hiyerarşisi içinde bulunduğu zaman dilimi itibariyle örgütün nihai amacını bilmediğini’ gerekçe göstererek verdiği beraat kararını onadı.
Birol Erdem ile ilgili 9. Ceza Dairesi’nin ‘beraat’ gerekçesinde “… her ne kadar sanık Birol Erdem hakkında FETÖ/PDY silahlı terör örgütü yöneticisi olduğundan bahisle cezalandırması istemiyle kamu davası açılmış ise de; sanığın eyleminin ancak TCK 314/2 maddesi kapsamında ‘örgüt üyeliği’ olarak değerlendirilebileceği, sanığın örgütün hiyerarşisi içinde bulunduğu zaman dilimi itibariyle örgütün nihai amacını bilmediği gibi bu amacın kamuoyu tarafından da bilinmediği, TCK’nun 30/1 maddesinde düzenlenen, “Fiilin icrası sırasında suçun kanuni tanımındaki maddi unsunları bilmeyen bir kişi kasten hareket etmiş olamaz.” hükmü gereğince, sanığın CMK’nun 223/2-c maddesi uyarınca atılı suçtan beraatine dair aşağıdaki şekilde karar vermek gerekmiştir.” deniliyor.
‘YÖNETİCİ’NİN BİLMEDİĞİNİ EV HANIMI NASIL BİLECEK?
Kararda ayrıca ‘sanığın örgütün hiyerarşisi içinde bulunduğu zaman dilimi itibariyle örgütün nihai amacını bilmediği gibi bu amacın kamuoyu tarafından da bilinmediği’ ifadesi kullanıldı. Böylelikle Gülen cemaati mensubu binlerce ev hanımı, öğrenci, öğretmen, doktor ya da gazeteciye verilen cezanın dayanağını ortadan kaldırdı.
Birol Erdem ile ilgili kararda, Gülen cemaati mensubu olduğu iddia edilen kişilerin fişlenmesine 2013 yılında başlandığı bilgisi de yer alıyor. Birol Erdem’in fişleme bilgilerini MİT Müsteşarı Hakan Fidan’a verdiği de kararda yer alan bilgiler arasında yer alıyor.
Hukukçular Birol Erdem ile ilgili kararın güncel yargılamalar için bir milat olacağına işaret ederek, “Bu karardaki gerekçelerle hukuksuz şekilde cezalandırılan on binlerce kişi beraat edeceği gibi aynı gerekçelerle suçlarını övünerek itiraf edenler de cezalandırılacaklardır!” yorumu yapıldı.
ODATV KARARDAN KARAHSIZ OLDU
Kararı eleştiren bir haber yapan Odatv’ye açıklamada bulunan Avukat Şule Nazlıoğlu Erol, “Eğer böyle bir karar verilmiş ise bu karar, FETÖ davaları bakımından emsal nitelik taşıyacağından önemli bir hukuki yanılgı ile karşı karşıya olduğumuzu göstermektedir” diye ifade etti.
Şule Nazlıoğlu Erol açıklamasını şöyle sürdürdü:
“Adalet Bakanlığı eski müsteşarı olan sanık sıradan bir yurttaş değildir. Devletin en önemli bakanlıklarından birinin müsteşarıdır. Adalet Bakanlığı müsteşarı ve Hâkimler ve Savcılar Yüksek Kurulu’nun doğal üyesi olması sebebiyle Devletin bütün gizli bilgilerine vakıf olan bir kişidir. Eğer hâkim olan, Adalet Bakanlığının müsteşarı olan, HSYK üyesi olan böyle bir kişi bu örgütün amaçlarını, anayasal düzeni değiştirmek istediğini bilmiyor ise diğer FETÖ’ye mensubiyet, yardım gibi suçlardan yargılanan kamu görevlilerinin ve sıradan yurttaşların bu suçlardan mahkumiyetine kararı verilmesine imkan yoktur.
Kanaatimizce Yargıtay 9. Ceza Dairesi yanlış hukuki değerlendirmede bulunmuş, yanlış karar vermiştir. Bu yanlış kararın süratle hukuk sistemi içerisinde düzeltilmesi gerekir. Aksi takdirde emsal teşkil edeceği için çok sayıda FETÖ mensubu kişinin beraatine, cezasızlığına yol açacaktır.”
***Mutluluk, adalet, özgürlük, hukuk, insanlık ve sevgi paylaştıkça artar***