Artı Gerçek- İzmir’de geçen yıl N.B., jandarmaya giderek kendisinin ve kardeşinin, babaları R.B.’nin cinsel istismarına uğradıklarını söyledi. İhbarla harekete geçen ekipler, R.B.’yi gözaltına aldı.
Jandarmadaki işlemlerin ardından R.B., tutuklandı. Olayla ilgili hazırlanan iddianamede çocukların ifadelerine yer verildi. R.B.’nin eylemleri gerçekleştirdiği sırada N.B.’nin 12, ablası N.B.’nin ise 17 yaşında olduğuna vurgu yapıldı.
SAVCILIKTA İTİRAF ETTİ, MAHKEMEDE GERİ ÇEKTİ
R.B.’nin, savcılık ifadesinde küçük kızı N.B.’ye yönelik bütün eylemleri kabul ettiği, çeşitli tarihlerde istismar ettiğini beyan ettiği ancak ablası N.B.’ye yönelik herhangi bir cinsel eyleminin olmadığını söylediği de iddianamede yer aldı. Toplanan deliller ve alınan ifadeler ışığında savcı, R.B. hakkında küçük çocuk N.B. yönünden ‘zincirleme olarak çocuğa nitelikli cinsel istismar’ ve ‘kişiyi hürriyetinden yoksun kılma’; büyük çocuğu N.B. yönünden ise ‘çocuğun cinsel istismarı’ ve ‘kişiyi hürriyetinden yoksun kılma’ suçlarından ceza talep etti.
İzmir 11’inci Ağır Ceza Mahkemesi’nde yargılanan R.B., ilk duruşmada savcılık aşamasında verdiği ifadelerin geçersiz olduğunu söyleyip, kendisine komplo kurulduğunu, suçsuz olduğunu öne sürdü. Mağdur çocuklar, babaları R.B. hakkındaki şikayetlerini yinelerken, anne ise şikayetçi olmadı. İddia makamı, esas hakkında mütalaasında, küçük çocuk N.B. için ‘zincirleme olarak organ sokma suretiyle çocuğa nitelikli cinsel istismar’ ve ‘kişiyi hürriyetinden yoksun kılma’ suçlarından; diğer mağdur N.B. yönünden ise ‘çocuğun cinsel istismarı’ ve ‘kişiyi hürriyetinden yoksun kılma’ suçlarından ceza talebinde bulundu.
SANIK AVUKATLARINDAN TAHLİYE TALEBİ
Sanık R.B., tutuklu yargılandığı davada yeniden hakim karşısına çıkarıldı. 11’inci Ağır Ceza Mahkemesi’ndeki duruşmaya; Saadet Öğretmen Çocuk İstismarı ile Mücadele Derneği (UCİM) avukatları, Aile ve Sosyal Hizmetler Bakanlığı avukatı ve sanık avukatları da katıldı. Duruşmada ilk olarak iddia makamı, esas hakkındaki mütalaasını tekrarladı. Müşteki avukatları, sanığın en ağır şekilde cezalandırılmalarını isterken, sanık avukatları ise tahliye talebinde bulundu. Son sözü sorulan sanık ise eylemleri gerçekleştirmediğini savunarak beraatini istedi.
İNDİRİM HÜKÜMLERİ UYGULANMADI
Savunmaların ardından karar açıklandı. Sanığın tutukluluk halinin devamına karar veren mahkeme heyeti, küçük çocuk N.B. yönünden sanığı ‘nitelikli cinsel istismar’ suçundan 20 yıl hapse çarptırırken, mağdurun öz kızı olması nedeniyle ceza, 30 yıla çıkarıldı. Olayın zincirleme olarak meydana gelmesi nedeniyle de ceza, 45 yıla çıkarılıp, ilgili yasa gereği 30 yıldan fazla olmayacağı için tekrar 30 yıl hapse çevrildi. Sanık, ‘kişiyi hürriyetinden yoksun bırakma’ suçundan ise 13 yıl 6 ay hapis cezasına çarptırıldı. Heyet, diğer mağdur N.B. yönünden ise sanığı ‘çocuğun cinsel istismarı’ suçundan 12 yıl hapis cezasına çarptırdı. Eylemi öz kızına işleyen sanığın cezası, 18 yıla çıkarıldı. Sanığa ‘kişiyi hürriyetinden yoksun kılma’ suçundan da 9 yıl hapis verildi. Sanık R.B.’ye toplam 70 yıl 6 ay hapis cezası verilirken, indirim hükümleri de uygulanmadı. (DHA)
Tanrıkulu: 9 ayda 36 çocuk öldürüldü, 205 çocuk istismar edildi
Kaynak: Artı Gerçek
***Mutluluk, adalet, özgürlük, hukuk, insanlık ve sevgi paylaştıkça artar***