HABER ANALİZ | HASAN CÜCÜK
Son şampiyonluğuna 20 yıl önce 2002 Güney Kore–Japonya ev sahipliğindeki turnuvada ulaşan Brezilya, Katar’a yılların hasretini dindirmek için gelmişti. 5 kez dünya kupasını kazanan Sambacılar, oynadıkları futbolla sadece kağıt üzerinde favori olmadıklarını gösterdi. Son 16 turunda Güney Kore’yi ilk devrede bulduğu gollerle 4-1 yenen Brezilya için yarı final yolunda engel Hırvatistan kalmıştı. Maçta tam bir dram vardı. 90 dakikada çıkmayan gol sesi, uzatma devrelerinde geldi. Hem de ne geldi. Maç gitti geldi iki tarafa. Sonucu penaltılar daha doğru ifadeyle Hırvat kaleci Dominik Livakovic tayin etti.
‘Her Brezilyalı futbolcu olarak doğar’ sözünün darb-ı mesel olduğu Samba ülkesi, dünya futbolunun merkezi konumunda bulunuyor. Pele gibi bir efsaneyi çıkarmakla kalmadı, Siyah İnci’nin yanına onlarca yıldızı yazdırdı. Elbette Pele bir başka. Genel kanaat, yeşil sahaların gördüğü en iyi oyuncu. Dünya Kupası’nı ilk kez İsveç 1958’de kaldıran Brezilya, bugüne kadar 5 kez şampiyon oldu. 1970’de 3’üncü kupasını kaldıran Sambacılar, dördüncü kupa için 24 yıl bekledi. Son kez zirveye 2002’de çıktılar. Fransa 1998’de geldikleri finalde Zidane ve arkadaşlarına boyun eğdiler.
Ya Hırvatistan? Futbolun genç ülkelerinden biri. 1990’da gelen bağımsızlık sonrası Yugoslavya’nın futbol mirasını taşıyan ülke oldu. Uluslararası arenada ilk kez Euro 96’da boy gösteren Hırvatlar, çeyrek finali gördü. Fransa 1998’de ise tarih yazıp, ilk dünya kupalarında üçüncü oldular. Suker, Boban, Prosinecki gibi usta ayaklar Hırvatistan’ı, Fransa 98’de dünya üçüncülüğüne taşıdı. Artık dünya futbolunda Hırvatistan gerçeği vardı. 4,3 milyonluk nüfuslu ülke, kısa futbol tarihinde bir final, bir üçüncülük gördü. Rusya 2018’te final gören Hırvatlar’ın rüyasına son noktayı Fransa koymuştu.
Brezilya–Hırvatistan çeyrek final mücadelesinde tüm oklar Sambacıları gösteriyordu. 37’lik delikanlı Luka Modric, 20’lik oyunculara taş çıkartan bir performans ortaya koysa da artık eski günlerinden uzaktı. Grup aşamasında Fas’ın ardından ikinci olurken, takım uyumu dikkat çekiyordu. Son 16 turunda Japonya eşleşmesinde ‘banko’ görülmenin bedelini az kalsın ağır ödüyorlardı. Eleme turlarında daima bir oyuncu öne çıkıyor. Hırvatlarda bu isim kaleci Dominik Livakovic oldu. Penaltılarda sahneye çıkıp, Japonların vurduğu 4 atıştan üçünü kurtardı.
Hırvatlar, Brezilya karşısında gücünün farkında olarak oynadı. Oyunu kendi yarı alanında kabul etti. Kaptığı topları ise gelişi güzel kullanmadı. Pas oyununu tercih etti. Brezilya kalesine gelmekte zorlandılar. Kaleci Alisson Becker kariyerinin en rahat maçlarından birini çıkardı. Hırvatların kaleyi bulan şutu olmazken, kalelerine gelen toplarda ise Livakovic duvarı vardı. Hata yapmadan oynadılar. Defansı aşan ataklar ise Livakovic’in ellerinde eridi. Tam 11 kurtarış yaptı. Brezilya ise Neymar’ın özel gayret ve yeteneğiyle başlattığı atakta golü bulduğunda dakikalar uzatma devresinin ilkinde son saniyeleri gösteriyordu. Devre bittiğinde yıkılan Hırvatlar vardı. Brezilya cephesinde sanki tur geçilmiş sevinci. Brezilya erken sevinmenin bedelini, motivasyon kaybıyla ödedi.
Uzatmanın son devresinde artık kaybedecek bir şeyi olmayan Hırvatlar vardı. Brezilyalı oyuncular bunun farkında olmadan, lakaytlığa varan bir görüntü verdi. Hırvatlar bir kez buldukları şansı gole çevirirken, Petkovic’in vuruşundan ziyade topun Marquinhos’a çarpması etkili oldu. Brezilya kalesini bulan ilk top 117. dakikada gol oluyordu. Kalan kısa sürede Brezilya skoru değiştirecek pozisyon buldu ama duvar adam Livakovic geçit vermedi.
Penaltılara Hırvatlar buldukları golün morali, Sambacılar giden maçın moralsizliğiyle çıktı. Rodrygo’nun vuruşunu kurtaran Livakovic, Brezilya’nın umutlarını söndürdü. Topun başına geçen Hırvatlar, meşin yuvarlağı ağlarla buluşturdu. Rodrygo’dan sonra Marquinhos da kaçırınca tur Hırvatların oldu. Japonya’dan sonra Brezilya’yı da penaltılarla eleyen Hırvatlar, dünya kupasında 4. kez penaltılarla güldü. Hırvatlara penaltılarda tek üzüntüyü Euro 2008’de Türkiye yaşattı.
Dinamo Zagreb’in isimsiz kalecisi Dominik Livakovic, turlara damga vuran isim oldu. Basketbol oyuncusu olarak başladığı spor yolculuğunda futbolda karar kılıp kaleci oldu. Tam 4 penaltı kurtardı. Takım arkadaşı Dejan Lovren’in ifadesiyle, ‘Antrenmanlardaki penaltı çalışmalarında tamamına yakınını kurtarıp moralimizi bozuyor’ dediği Livakovic asıl rakiplerin moralini bozuyor. Hırvatlar yarı finale, Brezilya evine döndü. Bakalım sonu nasıl bitecek?
Türkiye’de bu haberi engelsiz paylaşmak için aşağıdaki linki kopyalayınız👇
Kaynak: Tr724
***Mutluluk, adalet, özgürlük, hukuk, insanlık ve sevgi paylaştıkça artar***