ADANA – ATK’nin taraflı ve bilimsel gerçeklikten uzak raporlar verdiğini belirten İHD Adana Şube Başkanı Avukat Yakup Ataş, “Mehmet Emin Özkan’ın cezaevinde kalamayacağına ilişkin bir rapora gerek kalmadan gözle görülebiliyor” dedi.
İnsan Hakları Derneği (İHD) Merkezi Hapishane Komisyonu verilerine göre ülke genelindeki cezaevlerinde 651’i ağır olmak üzere bin 517 hasta tutuklu bulunuyor. İnsan hakları savunucularının tüm girişimlerine rağmen tahliye edilmeyen hasta tutukluların, cezaevinde de tedavi ve sağlığa erişim hakları engelleniyor. İHD Adana Şubesi Başkanı Avukat Yakup Ataş, Adli Tıp Kurumu’nun (ATK) ağır hasta tutuklular için “cezaevinde kalabilir” raporlarına dikkat çekerek, taraflı davrandığını belirtti.
‘TEDAVİ HAKLARI ENGELLENİYOR’
Kürkçüler F ve T Tipi Kapalı Cezaevi, Türkoğlu L Tipi Kapalı Cezaevi ve Osmaniye T Tipi Kapalı Cezaevi’nde 54 hasta tutuklunun bulunduğunu paylaşan Av. Ataş, 54 kişinin içinde durumu ağır olanlarında bulunduğunu aktardı.
Adana Kürkçüler F Tipi Kapalı Cezaevi’nde tutuklulara dayatılan “ağız içi arama” nedeniyle tutukluların tedavi ve sağlığa erişim hakkının engellendiğine dikkati çeken Ataş, İHD’nin verilerine göre; 2021 yılında 13 tutuklunun cezaevinde ‘intihar ettiği’, 5 tutuklunun şüpheli şekilde yaşamını yitirdiği, bir tutuklunun ölüm nedeninin ise hala belirsiz olduğunu söyledi. Ataş, 2022’de de en az 70 tutuklunun hayatını kaybettiğine işaret etti.
‘ATK KARAR MERCİ OLMAKTAN ÇIKARILMALI’
Ağır hasta tutukluların hastalıklarının son dönemlerine gelmelerine rağmen tahliye edilmediğini ifade eden Ataş, ATK’nin siyasi hasta tutuklulara dönük tutumunu eleştirerek, “Adli Tıp Kurumu tarafından hazırlanan taraflı ve bilimsel gerçeklikten uzak raporlar nedeniyle hapishanede yaşamını tek başına idame ettiremeyecek derecede ağır hasta olan mahpusların hapishanede geçirdikleri süre uzamakta ve hastalıkları ilerlemektedir. ATK’nın hasta mahpuslar için ‘cezaevinde kalabilir’ şeklindeki raporları nedeniyle birçok hasta mahpus ya hapishanede yaşamını yitiriyor ya da ölüm sınırında serbest bırakıldıkları için ve artık tedavileri için geç kalınıyor. Birçok hasta mahpus yaşamını yitiriyor. Örneğin; kamuoyunun da yakından takip ettiği ve derneğimiz hasta mahpus listesinde yer alan Mehmet Emin Özkan ATK’nin ‘cezaevinde kalabilir’ raporu nedeniyle serbest bırakılmamaktadır. Mehmet Emin Özkan hiçbir duruşmada savunma yapamıyor çünkü hakimleri ve avukatları duymuyor. Tek başına yürüyemiyor. Yani kısacası Mehmet Emin Özkan’ın cezaevinde kalamayacağı rapora gerek kalmadan gözle görülebiliyor. Buna rağmen tahliye edilmiyor. Çünkü bu konuda tek karar merci ATK olarak kabul edilmekte ve hasta mahpuslar için tam teşekküllü ve üniversite hastaneleri tarafından verilen raporlar dikkate alınmamaktadır. Ancak yaşam hakkının korunması için ATK tek karar verici merci olmaktan çıkarılmalıdır” dedi.
‘KOORDİNELİ BİR YASA ÇALIŞMASI YAPILMALI’
Ataş, Adalet Bakanlığı’nın Ceza İnfaz Yasası’nda değişiklik öngören düzenlemesine değinerek, “Adalet Bakanlığı ve iktidarın hasta mahpuslar hakkında yapılacak yasal değişiklik öncesinde insan hakları kurumlarının, sivil toplum örgütlerinin, sağlık örgütlerinin ve baroların konu hakkında yapmış oldukları çalışmalarından faydalanarak bu kurumlarla koordineli bir yasa çalışması yapması meselenin kalıcı bir şekilde çözülmesine olanak sağlayacaktır” diye konuştu.
MA / Hamdullah Yağız Kesen
Kaynak: Mezopotamya Ajansı.
***Mutluluk, adalet, özgürlük, hukuk, insanlık ve sevgi paylaştıkça artar***