YORUM | TARIK TOROS
Şaşmaz kaidedir:
-Hak hukuk rafa kalkmışsa
-Muhalefet, iktidar trenine binmişse
-Hesap verilebilirlik yoksa
-Ekonomi krizdeyse
Denetim biter, kaza ve ölümler artar.
**
-Bürokrasi esir alınmış, medya boşaltılmışsa
-Liyakat esası yoksa
Sorumlu hiçbir zaman devlet olmaz.
Yaşamlar tehdit altındadır.
Kalite biter.
Ürün güvenliği kalmaz, kimi merdiven altına iner.
Sigorta parası için yangınlar çıkar.
Hırsızlık artar, asayiş bozulur.
Kıtlık, yokluk baş gösterir.
Telafi edilemeyecek maddi hasar oluşur.
Hemen her alanda kayıplar verilir, insanlar ölür.
**
Amasra’da 41 cana mal olan maden faciası…
Kaza süsü verilmiş cinayettir.
Bunu da Enerji Bakanı, “gözyaşları içinde” itiraf etmiştir:
“3 hafta önce helalleşmiştik.”
**
Ülkenin refah seviyesi için bakılacak en temel veridir: İş kazalarında ölen insan sayısı.
2015 rakamlarıyla, Almanya ve İngiltere’de yüz binde 2 iken…
Sizde yüz binde 55 ise…
Sorumluluğu yalnızca “işçilerle helalleşen” bakanlarda değil…
Patronundan bürokratına, politikacısına, sıralı katillerde arayacaksınız.
Mesele tek başına 20 yıllık AKP iktidarı da değildir.
Ülkede insan yaşamı ucuzdur, vatandaşla devlet karşı karşıya geldiğinde devlet haklıdır.
**
Türkiye büyük bir girdaba girdi.
Yakın vadede çıkış olmadığı gibi buhran derinleşecek, maalesef.
Rejim, daha önce denenmiş despotluk yöntemlerini takip ediyor, sürprizi yok.
Ülkenin ağzını bantlayan son yasal düzenleme, fikir ifade hürriyetini aşağı yukarı bitirdi.
“Gerçeğe aykırı bilgiyi yaymak” diye bir suç icat edildi.
Ve iktidar, bunu tayin etme yetkisini mahkemelerine havale etti.
Neyin doğru olduğunu “rejim bültenleri” bildirecek.
Sırtını iktidar ortaklarından birine yaslamadıysan yapacağın şey susmak.
Değilse, “Çok uzakta öyle bir yer var, o yerlerde mutluluklar” şarkısını bile paylaşsan… Buradan suç icat edecek yargıçlar var.
Ezbere söylemiyorum, Ahmet Kaya bundan yargılandı.
Oysa, kasetine “denge olsun” diye sözleri Mehmet Akif’ten bir şarkı bile koymuştu.
**
Son susturma yasası çıkarken “tepkilerin cılızlığına” dikkat çeken paylaşımlar gördüm.
İnsanlar çoğu zaman olayların içindeyken vaziyeti kavramakta güçlük çeker, normaldir bu.
Tepkilerin azlığına bozulanlara iyi haber veremiyorum:
Ses çıkaracak kimse kalmadı ki..!
**
İnsanlar bu koyu sansür ve otosansür döneminde şu taraftan veya bu taraftan olsun, ülke içindeki yayıncılardan uzaklaşacaklar.
Yurt dışındaki isimlerin önemi ve takibi artacak.
Bilecekler ki Almanya’da olsun, Kanada’da olsun… Nerede yaşarsa yaşasın, yayınlarını ülkenin önyargılarına göre yapmıyor.
Son haftalarda istihbarat destekli operasyonlarla bu gazetecileri taciz etmeye, adreslerini deşifre ederek korkutmaya çalışıyorlar.
Bilmiyorlar ki, yıldırmak bir yana…
Bu tehditler o isimleri kamçılıyor, takipçileri üzerindeki itibarını cilalıyor.
**
Son tahlilde, iktidar unsurları seçimli/seçimsiz değişsin veya değişmesin…
Kısa-orta vadede rejim devam edecek.
Dördüncü kuvvet medya ise epey bir süre yurda dönmeyecek.
Türkiye’de bu haberi engelsiz paylaşmak için aşağıdaki linki kopyalayınız👇
Kaynak: Tr724
***Mutluluk, adalet, özgürlük, hukuk, insanlık ve sevgi paylaştıkça artar***