Halkların Demokratik Partisi (HDP) Eş Genel Başkanı Pervin Buldan, partinin Denizli 4’üncü Olağan İl Kongresinde yaptığı konuşmada, gündemdeki konulara değindi.
Konuşmasına dün Bartın Amasra’da yaşanan maden faciasında yaşamını yitiren 41 işçinin ailelerine başsağlığı dileyerek başlayan Buldan, “Bir kez daha gördük ki Türkiye’de işçinin canı çok ucuz. Hayat pahalı ama türkiye’de can ucuz. Dün bir kez daha şahit olduk ki bu yaşanan katliamdır, ihmalkarlıktır. Bu yaşanan cinayettir, bu yaşananlar ihmalkarlık sonucudur ve bu yaşananlar AKP MHP iktidarının işçiye, emekçiye reva gördüğü yaşam biçimidir” diye konuştu.
Türkiye Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın Bartın’daki konuşmalarını eleştiren Buldan, “Dün konuşmalarına bir kez daha şahitlik ettik. İşçi ölümlerini kader olarak nitelendiren ve ‘Bu bir kaderdir, bundan sonra da olabilir’ diyen, hiçbir önlem ve tedbir alınmamasına rağmen sorumluluğu kendinde görmeyen, kendi iktidarında bulmayan bir cumhurbaşkanı orada yaptığı konuşmada sadece paradan bahsetti. İşçinin, emekçinin ailelerine yapılacak para yardımından bahsetti. İşçinin, emekçinin para ile satın alınacağını düşünüyor. Bu kabul edilebilir bir durum değil” değerlendirmesinde bulundu.
HDP Eş Başkanı, “Emek ve Özgürlük İttifakı’nın yeni bir tercih olarak olarak ortaya çıktığını” belirterek, “HDP Kürdüyle, Türküyle, Ermenisi, Süryanisi, Alevisi Sünnisiyle, kadını, genci, yaşlısı, emekçisiyle bu ülkede bir arada yaşama gerçekliğini ortaya koymuş tek partidir. Onun için Emek ve Özgürlük bloku bu dönem açısından stratejik olarak önemli bir yere sahiptir” dedi.
”KÜRT SORUNUNU KÜRT’Ü CEZAEVİNE ATARAK ÇÖZMEYE ÇALIŞAN BİR ANLAYIŞ VAR”
Buldan sözlerini şöyle sürdürdü:
“Elbette Kürt sorununun demokratik yöntemlerle çözümü için bu ülkede neler yapılması gerektiğini tek tek anlatmamıza rağmen Kürt’ü inkar eden, yok sayan, cezaevlerine atan ve Kürt’e her gün baskı yapan, Kürt sorununu böyle çözmeye çalışan bir anlayış var. Bu ülkenin cumhurbaşkanı “bu ülkede Kürt sorunu yoktur, bu meseleyi çoktan çözdük” diyor ardından cezaevlerine binlerce HDP’linin olduğunu görmezden geliyor. HDP’li milletvekillerinin bacaklarını kıran bir siyaset yürütüyor. Bunun son örneği Yüksekova’da sevgili Habip Eksik’e yapılan saldırıdır. Bu saldırı sonucunda Habip Eksik milletvekili arkadaşımızın ayağını bilinçli, planlı, örgütlü bir şekilde kırdılar. Siz bir taraftan Kürt sorununu çözdük, Kürt sorunu yoktur diyorsunuz, aynı zamanda Kürt’e baskı yapmaktan, cezaevine koymaktan geri adım atmıyorsunuz. Kürtler bunun bilincindedir. Kürtler yeri ve zamanı geldiğinde bunun hesabını mutlaka ama mutlaka sandıkta soracaktır. Bundan hiç kimsenin şüphesi olmasın.”
Konuşmasının devamında hükümetin Alevi açılımına değinen Buldan, “Bu ülkede Alevi sorunu yoktur diyorlar, Alevi başkanlığı oluşturacaklarını söyleyip adım atmaya çalışıyorlar. Oysa Alevilerin eşit yurttaşlık talebi var. Bunu görmezden gelen bir iktidarla karşı karşıyayız. Aleviler bunun bilincinde değil mi? Aleviler günü geldiğinde size sandıkta dersinizi verecek. Aleviler, eşit yurttaşlık taleplerini çözemediğinizi her anlamda gösterecekler” diye konuştu.
”HİÇ KİMSE ARAMIZA BU SPEKÜLASYONLA GİREMEZ”
HDP ile Selahattin Demirtaş arasında anlaşmazlık yaşandığına dair iddialara da değinen Buldan, şunları kaydetti:
“Biz aramıza sokulmak istenen bu kadar spekülasyona, nifak tohumlarına rağmen HDP ile Selahattin Demirtaş arasında anlaşmazlık vardır diyenlere rağmen Selahattin Demirtaş’ı da Figen Yüksekdağ’ı da Gültan Kışanak’ı da yüreğimizin en güzel yerinde taşıyoruz. Biz arkadaşlarımızı başımızın üstünde taşıyoruz. Hiç kimse aramıza bu spekülasyonlarla giremez, girmelerine de izin vermeyeceğiz. Bu mücadele o kadar büyük ki, bu direniş o kadar büyük ki, her gün cezaevi ve saldırılara rağmen gittikçe büyüyen ve genişleyen bir partiyiz. Bizden bu kadar korkmalarının, çekinmelerinin tek nedeni bu. Biz bu ülkede adaletin, demokrasinin, barışın ve kardeşliğin güvencesiyiz. HDP olmadan ne çözüm ne barış ne demokrasi olur.”
“Çözümün de barışın da mümkün olduğunu ispat eden bir partiyiz” diyen Buldan, “Müzakere yoluyla, diyalog yollarıyla bu sorunların çözümünün çok da kolay olduğunu ispat eden bir geleneğiz. Çözüm sürecini hiçbirimiz unutmadı. Yaklaşık 3 yıl boyunca bu ülkede süren çözüm sürecinde HDP’nin özellikle içerisinde rol aldığı bu süreçte hiç kimsenin can kaybı yaşamaması, bu ülkede barış havasının esmesi, çözüm havasının esmesi bizlerin ve Sayın Öcalan’ın devrede olduğu bir dönemde bu ülkeye umut verdi, bu ülkeye cesaret verdi” şeklinde konuştu.
Buldan, “Çözümün de olabileceğini gösterdi. Herkes çok iyi hatırlar bu 3 yıl içinde hiçbir gencimiz yaşamını yitirmedi, hiçbir anne gözyaşı dökmedi, çünkü kimsenin kapısına cenaze gitmedi. İşte çözüm, barış, müzakere ve diyalog bu açıdan çok önemlidir. Ama bu iktidarın bu sorunu bu şekilde çözmeyeceği de açık ve net bir şekilde ortadadır” diye ekledi.
”YERİ VE ZAMANI GELDİĞİNDE KAPIMIZI ÇALACAKLARINI BİLİYORUZ”
Seçimlere yaklaşılan bir döneme girildiğini kaydeden Buldan, “Bu seçimler Türkiye’nin kaderini değiştirecektir. Hem cumhurbaşkanlığı hem de parlamento seçiminde de HDP’nin rolü, misyonu, varlığı oldukça önemli bir yere sahiptir. Şimdi hiç kimse HDP’yle yan yana gelmek istemeyebilir, hiç kimse fotoğraf vermek istemeyebilir ama yeri ve zamanı geldiğinde kapımızı çalacaklarını biliyoruz. Kapımızı hiç kimseye kapatmadık. Özellikle cumhurbaşkanlığı seçiminde belirlenecek olan adayın HDP’nin kriterlerini, ilkelerini, misyonunu göz önünde bulunduran, bunu kabul eden olursa elbette ki diyalog ve müzakere ile seçimlerde ne yapacağımızı, bütün mekanizmalarımızla karar vereceğimizi ifade etmek isterim. HDP’yi yok sayan bir yerden seçimlere yaklaşılırsa o zaman herkesin yolu açık olsun” ifadelerini kullandı.
Pervin Buldan, “HDP kendi adayıyla ortaya çıkar, gümbür gümbür gelir ve gereken oyu da alır, bundan kimsenin şüphesi olmasın” dedi.
***Mutluluk, adalet, özgürlük, hukuk, insanlık ve sevgi paylaştıkça artar***