MARDİN – Midyat’ta Musa Çelik’i öldüren korucubaşı Şükrü Akçay’a ödül mahiyetinde verilen 12 yıl 6 aylık hapis cezasının gerekçesinde mahkeme, cezada indirime giderken “cezanın failin geleceği üzerindeki olası etkisini” dikkate aldı.
Mardin’in Midyat ilçesine bağlı Mesken kırsal mahallesinde 21 Kasım 2021’de çoban Musa Çelik’in öldürülmesine dair korucubaşı Şükrü (Şirin) Akçay ile kardeşleri Veysi ve Mahsum Akçay hakkında açılan davada 29 Eylül tarihinde karar verildi. Kararda, korucubaşı Şükrü Akçay hakkında “müebbet hapis” cezası veren mahkeme, “Haksız tahrik” ve “İyi Hal” iddiasıyla indirime giderek, cezayı 12 yıl 6 aya düşürdü. Sanık Veysi Akçay hakkında “Haksız tahrik altında silahla tehdit” suçundan 1 yıl 8 ay ceza veren mahkeme, Mahsum Akçay hakkında ise beraat kararı verdi. Kararların ardından Veysi ve Mahsum Akçay tahliye edilirken, Şükrü Akçay’ın ise tutukluluk halinin devamına karar verildi.
Tahliye edilen Veysi ve Mahsum Akçay, cinayetin işlendiği, Çelik ailesinin de yaşadığı mahalleye geri dönerken, 29 Eylül’de Akçay kardeşlerin evinin etrafında ve köyde jandarma ve korucular konuşlandırıldı.
AMAÇ ‘KORKUTMAK’ İDDİASI
Midyat Ağır Ceza Mahkemesi de, verilen ödül mahiyetindeki cezaya dair gerekçeli kararını açıkladı. Kararda olay günü elindeki silahla rastgele ateş ettiğini kabul eden sanık Veysi Akçay’ın “korucu olması nedeniyle silah kullanmayı iyi biliyor olmasının mesleğinin gereği olması” hususu dikkate alınarak, kastının öldürmek olmadığı kanaatine varıldığı belirtildi. Sanık Veysi Akçay’ın silahından çıkan kurşunların Çelik’e isabet etmediği belirtilen gerekçeli kararda, amacının Çelik’i “korkutmak” olduğu kanaatine yer verildi.
KORUCUBAŞININ ‘GELECEĞİ’ DÜŞÜNÜLDÜ
Sanık Şükrü Akçay’ın cinayeti “kendi yaralanması nedeniyle içinde bulunduğu hiddet etkisi ile tek başına” işlediği iddiasına yer verilen gerekçeli kararda, Çelik’in sanık Şükrü Akçay’ın evinin önüne silahla geldiği öne sürülerek, “Bu tüfek ile maktulün ateş ettiği ve sanığın yaralandığı hususunun dosya kapsamıyla sabit oluşu, birlikte değerlendirildiğinde, sanığın bu eylemi haksız bir fiilin meydana getirdiği hiddet veya şiddetli elemin etkisi altında işlediği kanaatine varılmış” denildi. Sanığa verilen müebbet hapis cezasının bu şekilde 15 yıla düşürüldüğü belirtilen gerekçeli kararda, ayrıca “Sanık hakkında uygulanan cezanın failin geleceği üzerindeki olası etkileri dikkate alınarak TCK’nın 62/1 maddesi uyarınca cezasından altıda bir oranında indirim yapılarak sanığın 12 yıl 6 ay hapis cezası ile cezalandırılmasına karar verildi” denildi.
Kaynak: Mezopotamya Ajansı.
***Mutluluk, adalet, özgürlük, hukuk, insanlık ve sevgi paylaştıkça artar***