ANKARA – HDP Sözcüsü Ebru Günay, uluslararası komplonun yıldönümünde gerçekleştirilen eylemlere yönelik polis saldırılarına tepki göstererek, “Yaptığımız eylem meşrudur, yine olsa, yine yaparız. Geçmişte çetelerinize boyun eğmedik şimdi de boyun eğmeyiz” dedi.
Halkların Demokratik Partisi (HDP) Sözcüsü Ebru Günay, parti Genel Merkezi’nde basın toplantısı düzenledi. Günay, PKK Lideri Abdullah Öcalan’a yönelik uluslararası komplonun 24’üncü yıldönümünde “Özgürlüğe Yürüyoruz” şiarıyla gerçekleştirilen protesto eylemlerine yönelik polis saldırılarına dair konuştu.
Partisinin Merkez Yürütme Kurulu (MYK) toplantısının devam ettiğini dile aktaran getiren Günay, yeni döneme dair kapsamlı tartışmalar yürütüldüğünü belirtti. 10 Ekim Ankara Gar Meydanı’nda yaşanan katliamın 7’nci yılında yaşamını yitirenleri anan Günay, “7 yıl önce Türkiye’nin dört bir tarafından bir tarafından on binlerce barışsever, barış haykırmak için Ankara’ya akın ettiler. 7’den 70’e birçok insanın barış özgürlük ve demokrasi talebiyle gerçekleştirdiği mitingde IŞİD eliyle katliam ve bombalı saldırı gerçekleştirildi. IŞİD eliyle katiller bu ülkedeki barışı demokrasiyi ve özgürlüğü hedef aldılar. 104 insanımız hayatını kaybetti hayatını kaybeden canlarımızı saygı ve minnetle anıyoruz. Failler hala açığa çıkarılmadı katiller hesap vermedi, Ankara göbeğinde bir mitingde bu saldırı gerçekleştirildi. Arkasındaki karanlık güçleri tüm Türkiye halkları biliyordu. Faillerin hesap vermemesi gerçeklerin açığa çıkarılmaması katillerin nasıl korunduğunu bir kez daha gösterdi” dedi.
‘SAVAŞ ÜLKENİN HER YERİNE SİRAYET EDİYOR’
Katliamda yaşamını yitirenlerin yakınlarına 7 yıl boyunca polis saldırısı gerçekleştiğini ifade eden Günay, “7 yıl boyunca gerçekleşen her anmaya saldırılar gerçekleştirildi. Bugünkü anmada yakınlarını kaybedenlere bir kez daha saldırdı. Bu da iktidarın nerede durduğunun göstergesidir. Faşizm kan ve katliamla kurulur savaşla devam eder. 10 Ekim bu ülkenin tarihinde katliamlar varken devam eden savaş ülkenin her yerine sirayet ediyor. Savaş politikalarıyla Türkiye halklarının geleceğini ve demokrasisini tehdit etmeye devam ediyor bu iktidar. 10 Ekim katliamında yaşamını yitirenleri anıyoruz, iktidarın bu politikalarını bir kez daha kınıyoruz” diye konuştu.
‘TÜRKİYE’NİN BARIŞI HEDEFLENDİ’
PKK Lideri Abdullah Öcalan’ın 9 Ekim 1988’de Suriye’den çıkmasıyla başlayan uluslararası komplonun 24’üncü yılında yapılan yürüyüşlere yönelik saldırılara tepki gösteren Günay, sözlerini şöyle sürdürdü: “Dünyanın dört bir tarafında Kürtler ve dostları, derdi barış ve özgürlük olan, bunun için mücadele eden bütün halklar alandaydı. İngiltere’den Hakkari’ye, Fransa’dan Mardin’e, Finlandiya’dan Yüksekova’ya, Kanada’dan İstanbul’a kadar sayısız yerde etkinlik düzenlendi. Dünyanın hiçbir yerinde bu etkinliklere saldırı gerçekleştirilmedi. Bu protestoları yapanları barış ve özgürlük talep için sokaklara dökülenler hiçbir yerde bu kadar açık işkence ve kötü muameleye maruz kalmadılar. Bu saldırıların ana sebebini biliyoruz. Bundan 24 yıl önce uluslararası komplo gerçekleştirildi ve bununla hedeflenen Türkiye’deki barış ve Ortadoğu geleceğiydi. Bu saldırıların neden gerçekleştiğine dair cevaplar belli. Cevaplar Kürt halkının özgürlük talebinin engellenmesi. Ortadoğu’da halkların barışın ve özgürlüğün engellenmesidir. Sayın Öcalan üzerindeki tecrit 24 yılı geride bıraktı. Bu tecridin hiçbir hukuki insani bir açıklaması yok. Bu tecrit sistemi özel bir sisteme dönüştürülerek bütün Türkiye’ye sirayet etmiş, bütün ülkede tecrit politikasıyla ülkeyi yönetmeye çalıştığı bir sisteme dönüşmüş. Bizim itirazımız buna yöneliktir. Bu tecrit politikasını kabul etmediğimizi söylemek için alanlardaydık, bunun için mücadele etmeye devam edeceğiz. Bizler tecride ülkedeki baskı rejimine hayır diyoruz. Bunun uluslararası komplonun başka bir biçimi olduğunu bildiğimiz için alanlardaydık.
MÜCADELE ETMEYE DEVAM EDECEĞİZ
Tecrit rejimine sığınarak bu ülkeye en büyük kötülüğü iktidar yapıyor, yaptıklarıyla ülkeyi uçuruma sürüklüyor. İmralı’daki tecridi Kürt halkına ve Türkiye halklarına uygulanıyor. Ülkenin aklı tecrit altına alınmış ve felç edilmiştir. Bizler bu tecrit politikalarını kabul etmeyeceğimizi, savaş politikalarını kabul etmeyeceğimizi birçok kez söyledik. Bunun için alanlarda eylem etkinlik halinde mücadele etmeye devam edeceğiz. Çünkü savaşın maliyetini huzur ve barışa tercih eden bir iktidar var, bir avuç iktidar elitinin bekası karşılığında Türkiye halklarının açlığa ve sefalete mahkum edilmesini tercih edenler var, buna karşı ses çıkarmak için bu kirli politikalara karşı ses çıkarmak için dün yeniden alanlardaydık.
ÜLKE SAVAŞLA YÖNETİLİYOR
Muhalif olan herkesin baskılandığı işsizliğin yoksulluğun tavan yaptığı kadın cinayetlerinin yaşandığı, vekillerin işkenceye maruz kaldığı, insanların işsizlikten intihar ettiği bir tablo, tecrit politikalarıyla doğrudan orantılıdır. Çünkü tecrit politikaları, savaş politikalarıyla iç içe geçirilmiş savaş ve güvenlikçi politikalardan besleniyor. İktidar bununla ülkeyi yönetmeye çalışıyor. Bunun herkes farkındadır. Bunu ıskalayanlar da politikada başarısızlığa uğrayacaktır. Türkiye’de AKP iktidarının artık klasiği ve yönetme biçimine dönüştü.
DEVLET İÇİNDEKİ ÇETELERLE PLAN
Bizler dün uygulanan saldırıları bir kez daha kınıyoruz. Sokak ortasında Kürt halkının seçtiği ve iradesi olarak seçtiği milletvekiline saldırdığı çetelerin ipini elinde tutan AKP iktidarına sesleniyoruz. 1990’ların JİTEM’in devlet eliyle, geçmişte Kürt halkının iradesine saldırmakla, Kürt halkının iradesi olan Mehmet Sincar’ı katledenler, sizin gibi sonuç almayı hedefliyorlardı. Eski JİTEM artıklarıyla saraya topladığınız suikast ve saldırı timleriyle sonuç almayı hedeflediğinizi biliyoruz. Bizler sizleri ağa babalarınızdan tanıyoruz ve sarayın karanlık odalarında toplaşıp tıpkı IŞİD’i kullandığınız gibi devlet içindeki çeteleri kullanarak planlar yaptığınızı biliyoruz.
YAPTIĞIMIZ EYLEMLER MEŞRUDUR
Geçmişte çetelerinize boyun eğmedik, şimdi de boyun eğmeyiz, saraylarınızda suç itirafları, yolsuzluk hırsızlık irin gibi akarken, HDP temsil ettiği milyonlarla yan yana sokakta olmaya onlarla mücadeleyi büyütmeye devam ediyor. Dün yapılan saldırılar sadece HDP’ye yönelik değildi, başta Kürt halkı olmak üzere bu topraklarda yaşayan tüm halkları korku vermek, onları sindirme amacını taşımaktadır. Yaptığımız eylem meşrudur yine olsa yine yaparız. Halklarımızı yayılmak istenen bu korku iklimine karşı cesur olmaya ve umutlu olmaya davet ediyoruz.”
Ayrıntılar geliyor…
Kaynak: Mezopotamya Ajansı.
***Mutluluk, adalet, özgürlük, hukuk, insanlık ve sevgi paylaştıkça artar***