1977 yılından bu yana İzmir Kemeraltı’ndaki lokantasını işleten Adem Alıcıkuş, daha önce 1500-2000 lira ödediği elektrik faturasının 6 bin 500 liraya çıkmasından şikayetçi. Faturaları ödemekte zorlandığını söyleyen Alıcıkuş, dükkanını kapatmayı düşünse de bundan vazgeçmiş: “Bir sürü eleman var, hepsi buradan ekmek yiyor. Her biri ailesine bakıyorlar. Dayanmak zorundayız ama ne zamana kadar dayanacağız.”
İzmir’de bir ayda 199 lokanta kapandı
Kemeraltı’nın meşhur çorbacısı, artan maliyetlere karşı direnmeye çalışsa da İzmir Lokantacılar ve Gazinocular Esnaf Odası Başkanı Doğan Kılıç’ın verdiği bilgiye göre, geçen ay 199 lokantacı esnaf kepenk indirmek zorunda kaldı. Kılıç, bir televizyon programında yaptığı açıklamada, “Eskiden lokantacı esnafının en büyük gider kalemi dükkân kirasıydı. Ancak şu anda elektrik faturası, dükkan kirasını 3-5 katına katlamış durumda” dedi.
Yılbaşından bu yana elektriğe dört kez zam yapıldı. 1 Ocak 2022’de meskenlerde kullanılan elektriğe yüzde 50, sanayi ve ticarethanelerde ise yüzde 125 zam geldi. Nisan ayında Sanayi abonelerinin elektrik tarifelerine ise yüzde 20,01 ila yüzde 26,37 arasında zam gelirken, konut ve ticarethane abonelerinin elektrik tarifeleri değişmedi. 1 Haziran’da mesken aboneleri için yüzde 15, sanayi ve ticarethane aboneleri için yüzde 25 oranında zam yapıldı. Eylül ayında ise konut elektriğine yüzde 20, sanayi abone grubuna ise yüzde 50 oranında fiyat artışı uygulamaya girdi.
“Klimadan biraz kısıyoruz, soğutuculardan kısıyoruz”
VOA Türkçe’ye konuşan Alıcıkuş, bu zamlar karşısında elektrik faturasının biraz düşük kalmasını sağlamak için elektrik tüketimini azaltmaya çalıştığını söyledi: “Klimadan biraz kısıyoruz, soğutuculardan kısıyoruz, ışıklandırmadan kısamayız.”
Sadece elektrik değil, bütün girdilerde fiyat artışı yaşandığını belirten Alıcıkuş, “Her çorbanın yanına mesela yeşillik veriyoruz, domates veriyoruz. Bir demet roka 3,5 lira. Mesela domatesin kilosu, bugün aldım 14 liraya. Daha düşük de var, alamıyoruz. Benim müşterim kaliteli mesela, öyle kötü mal veremeyiz.”
Maliyetlerdeki artışı kendi fiyatlarına yansıtmamak için uzun süre direndiğini söyleyen Alıcıkuş, şu anda 30 liraya sattığı çorbayı ay sonundan itibaren 35 liraya satacağını söyledi.
“Nereye kadar kısacağız bilmiyorum artık”
Kemeraltı’nda bir başka lokantada şef garson olan Taner Demir de en son gelen elektrik faturasının 60 bin liraya yakın olduğunu söyledi: “Yazın, bu şekil değildi. Kışa girdiğimiz halde, çoğu dolaplarımız kapalı olduğu halde, yaza göre şu an daha fazla geliyor. Biz şaşkınlık içindeyiz. Bugün beş tane dolabım çalışacağına üçünü kapatıyorum ikisini çalıştırmak zorunda kalıyorum. Bu durumda da zorluk yaşıyorum. İki dolabım çalıştığı halde 50, 60 (bin) lira geliyorsa, beş dolabım çalıştığı zaman 100 bin lira gelecek.”
Demir, maliyetlerdeki artışın müşterileri de etkilediğini vurguladı: “Her şey pahalı. İnsanlar her gün yediği şeyi, ertesi gün aynı şekilde yiyemiyor. Aynı paraya yiyemiyor. Çünkü ben aynı şeyi aynı paraya alamıyorum. Bende sigortalı çalışan elemanlar var. Herkes ailesine bakıyor. Adam çıkarmam lazım, öyle de olmuyor. Nereye kadar kısacağız bilmiyorum artık. Ya sonunda bayrağı çekeceğiz ya bayrağı çekeceğiz.”
“Elimizde olan imkan buysa bununla idare edeceğiz”
Bir başka lokanta işletmecisi olan Fevzi Özbaş ise sadece elektrik faturaları nedeniyle lokantaların kapanmayacağı düşüncesinde: “Bizim elektrik faturalarımız arttı, artmadı değil. Arttı da bunu yapan lokanta, fiyatına eklemedi mi? Aynı fiyattan mı satıyor bütün malzemeleri?”
Elektrik faturasının 3 bin liralardan 10 bin lira civarına çıktığını söyleyen Özbaş, “Ben de geçen sene döneri 25 liraya satıyordum şimdi 75 liraya satıyorum. Gönül istemez mi elektrik parası 11 bin lira, 15 bin lira geleceğine 3 bin lira gelsin. Tabii ki isteriz. Ama bizim elimizde olan imkan buysa bununla idare edeceğiz.”
Esnafın elektrik faturasından daha ciddi sorunları olduğunu kaydeden Özbaş, lokantaların pandemi döneminde yaşadıkları sıkıntılar nedeniyle ciddi bir borç yükü altına girdiğini ifade etti: “İki sene çok kötü günler geçirdik. Biz şimdi anca borçlarımızı yeni yeni kimseye muhtaç olmadan ödemeye çalışıyoruz. Mesela geçmişten kalan vergi borcumuz var. Mesela arabamızın üstünde, evimizin üstünde hacizler var. Ben bu hacizlerin kalkmasını istiyorum ki rahat rahat borcumuzu ödeyelim.”