CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, hafta başında “Bizim elimizdeki seçmen bilgileri Yüksek Seçim Kurulu’nun elinde de yok, her bir seçmeni, ilk kez sandığa gidip oy kullanacak seçmenleri de biliyoruz, evlerini, adreslerini de biliyoruz, doğum yerlerine de bakıyoruz” demişti.
İçişleri Bakanlığı’ndan gelen açıklamadaysa, Kılıçdaroğlu’ndan özür beklenerek “CHP Genel Başkanı Sn. Kılıçdaroğlu’nun; YSK’da olmayan ancak kendilerinde bulunduğunu iddia ettiği bilgileri nasıl temin ettiğini açıklaması gerekmektedir. Aksi takdirde, kişisel verilerin mevzuata aykırı temin edilmesinden ötürü Bakanlığımızca suç duyurusunda bulunulacaktır” denilmişti.
Sözcü Gazetesi Ankara Temsilcisi Saygı Öztürk’e konuşan Akkaya, seçime katılma hakkı elde edecek partilerden hiçbir şey saklanmadığını, dünyada en güvenilir seçim yapılan ülkeler arasında Türkiye’nin ön sıralarda yer aldığını iddia etti.
Seçime girmeye hak kazanan, yeterliliği olan siyasi partileri YSK’nın ilan ettiğini hatırlatan YSK başkanı, “Bir seçim döneminde, seçime girme hakkı elde eden partilerin iki defa seçmen kütüklerini alma hakları var. Kesinlikle hiçbir şey saklanmadan biz de olan bilgileri olduğu gibi siyasi partilerle paylaşıyoruz. Onun dışında başka bilgi bilmiyorum. CHP Genel Başkanı’nın ‘Bizdeki bilgiler YSK’nın elinde yok’ sözlerini ne amaçlı söylediğini, kastı nedir onu doğrusu anlayamadım. Ama o sözlerle ilgili tahminim var ancak yorum yapmak istemiyorum” dedi.
Akkaya, sözlerini şöyle sürdürdü: “Seçmen kütüklerinin aktifleşmesi için seçim döneminde genelge çıkarırız. Listeleri hem vatandaşlarımız, hem de siyasi partiler inceler. Listede yer alması gereken yedi önemli bilgi arasında yanlışlık olup olmadığını inceler ve bunları düzelttirebilirler. Seçmenin, bilgilerle ilgili itiraz hakları var. Ne bileyim vatandaş vefat etmiştir nüfustan düşürülmemiş olabilir, hatalı bilgiler yer alabilir. Bunlar elbirliğiyle düzeltilir.”
Bazı siyasi parti yetkililerinin gündeme getirdiği, seçimlerde mükerrer oy kullanımını engellemek için parmak boyası kullanımı önerisiyle ilgili de konuşan Akkaya, bu yöndeki talepleri şöyle değerlendirdi: ”Parmak boyasına gerek olmadığı yönünde kanun değişmişti. Parmak boyanmasına ihtiyaç da yok. Türkiye’de şöyle: Sandık kurulunda siyasi partileri temsil eden kişiler var. Niçin boya sürülüyordu? Başkasının yerine oy kullanmasın diye. Başkasının yerine oy kullanmasını engellemek için siyasi parti temsilcilerinin de daha dikkatli olması gerekir. Bu sayede mükerrer oy kullanılmasına engel olunur diye düşünüyorum. Önemli olan sandık kurulu üyelerinin, müşahitlerin görevlerinin titizlik yapmasıdır. Seçimde yarışan siyasi partilerdir. Sandık kurulunda görev yapan temsilcileri titiz davranırsa bir sorun olmaz diye düşünüyorum. Mükerrer oy kullanımı Türkiye’de mümkün değil. Herkesin bir tane vatandaşlık numarası var. İkinci bir seçmen olamaz. Sadece belki başkasının yerine oy kullanmasına engel olacak bir şey. Boya olsa da, olmasa da suistimal edilebilir.”
***Mutluluk, adalet, özgürlük, hukuk, insanlık ve sevgi paylaştıkça artar***