Merkez Bankası’nın kredi düzenlemesini Bloomberg HT’ye değerlendiren ekonomistler, uygulamanın kredi hacmini daraltacağı görüşünde.
Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankası’nın (TCMB) yeni kredi düzenlemesini Bloomberg HT yayınında değerlendiren ekonomistler, düzenlemenin kredi büyümesini desteklemediğini, bankaların ticari kredi portföyünü küçülteceğini belirttiler.
Bloomberg HT yayınına katılan eski IMF ekonomisti Burcu Aydın Özüdoğru, TCMB’nin Cuma akşamı en son açıkladığı kararlar ile her ne kadar ticari kredilerde, kredi faiz oranlarını yüzde 30’un altında tutmayı hedeflemiş olsa da bu müdahalelerin piyasaların dinamiğinin dışında gerçekleşmesi sebebiyle bankaların ticari kredilere verecek portföyünü küçülteceğini düşündüğünü dile getirerek, “Bundan dolayı özellikle yüzde 25’lere gerilemiş ticari kredilerdeki büyüme oranının yılın sonlarına doğru daha da daralmasını bekliyorum ki yüzde 25’lere daralan ticari kredilerdeki büyüme enflasyon ile karşılaştırdığımız da oldukça daraltıcı rakamlar” diye konuştu.
TÜFE tarafında yüzde 80’leri ÜFE tarafında ise yüzde 140’ları aşan bir enflasyon ile karşı karşıya olunduğunu belirten Özdoğru, “Şu anda Türkiye’de TL kredilerde büyüme hacminin aslında reel olarak daraldığını görüyoruz, en son yapılan düzenlemeler ile bankaların daha fazla kamuyu finanse etmesi konusunda bir adım atacağını düşünüyorum” ifadelerini kullandı.
Özüdoğru şu değerlendirmeleri yaptı:
Şu durumda özellikle şirketlerinde nakit açığını çevirmeye çalışacak firmaların krediyi bulmasının önemli ölçüde azalacağını düşünüyorum. Öbür yandan nakit fazlası olan firmaların da bu fazlaları Döviz veya farklı enstrümanlar ile değerlendirme konusunda farklı bir zorluk ile karşılaşacağını düşünmüyorum.
Uygulama, kredi büyümesine destek vermiyor
Coface Sigorta Türkiye ve Ortadoğu Ekonomisti Seltem İyigün, düzenlemenin her ne kadar kredi faizlerinin daha da yükselmesinin önüne geçilmesi açısından ilk etapta kredi destekleyici gibi görünse de kredi büyümesine destek veren bir uygulama olmadığını söyledi.
İyigün, “Merkez Bankası ciddi anlamda kredileri artıran bankalara, menkul kıymet tahvil alımını zorunlu kılıyor. Dolayısıyla aslında kredi büyümesine çok da fazla destek vermeyen bir uygulama ile karşı karşıyayız.” diye konuştu.
Düzenlemenin kredi büyümesini sınırlayıcı bir uygulama olarak yorumlanabileceğini belirten İyigün, “Bu uygulama ile birlikte cari açık, enflasyon gibi dengelerin daha da bozulmamasına dikkat ederek yapıyor diye görüyoruz. Bu selektif kredi politikası önemli fakat şuna da dikkat etmek gerekiyor. Biliyorsunuz, birçok şirket işletme sermayesi ve diğer ihtiyaçlar için kredisini döndürüyor. Bunları döndürürken sorun çıkmaması gerekiyor ki nakit çıkışı yaşanmasın. Bütün belirsizlikler yaşanırken, şirketlerin finansallarında sorun yaşanmaması önemli. Kredi kanallarında bir sorun yaşanmaması önemli” dedi.
***Mutluluk, adalet, özgürlük, hukuk, insanlık ve sevgi paylaştıkça artar***