Rusya’dan 15 milyar dolar kaynak aktarılacağı öne sürülen Akkuyu projesinde Rosatom’un, inşaatı tamamlamak için 6,1 milyar dolar finansman arıyor.
Şirket, sağlanacak kredinin bir kısmını Türkiye’de Devlet İç Borçlanma Senetleri (DİBS) veya mevduatta tutmayı planlıyor. Bazı kaynaklar da santral inşaatında bir gecikme olabileceğini iddia etti.
Rosatom’un iştiraki Akkuyu Nükleer, santralin şu ana kadarki müteahhitlik işlerini yürüten IC İçtaş İnşaat’ın ortak olduğu şirketin sözleşmesini feshederek, müteahhitlik işlerini tamamen Rus ortaklardan oluşan bir şirkete devretmişti.
Rus tarafının, iş güvenliğinin sağlanmaması, gecikme ve usulsüzlük gerekçesiyle fesih ihtarnamesi gönderdiği ortaya çıkmıştı.
Fesih kararının, Rusya’nın Akkuyu Nükleer Santrali yatırımı için Türkiye’ye üç haftada 15 milyar dolar göndereceğine dair haberlerin ardından gelmesi dikkat çekmişti.
İçtaş, bunun Türk şirketlerinin varlığını azaltmak için kasıtlı yapıldığını söylemişti. İçtaş’tan yetkililer, bunun ‘Rusya’nın bir operasyonu’ olduğunu öne sürerken, dile getirirken asıl amacın Rusya’dan gelecek finansmanın Türkiye’de harcanmamasına yönelik olduğu belirtmişti.
Şirket, Bloomberg’e açıklamasında Rosatom tarafından Akkuyu Nükleer A.Ş.’nin feshinin kanunlara ve sözleşmeye aykırı olduğunu belirterek bu kararı Londra Tahkim Mahkemesi’ne götüreceğini duyurdu.
Şirket, finansman arayışında
Projeyle ilgili şimdi de finansman sorunu ortaya çıktı.
Dünya’dan Mehmet Kaya’nın yazılı sorularına yanıt veren Rosatom basın servisi, şirketin Akkuyu inşaatı ve bazı projeler için 6,1 milyar dolarlık bir kredi alma planını ve bu kredinin bir kısmının kullanılıncaya kadar, geçici olarak Türkiye’de devlet tahvili alımı ya da mevduat olarak tutulması ‘ihtimalini’ doğruladı.
Ama ne kadar bir tutarın bu şekilde değerlendirilebileceğinin daha sonraki anlaşmalara bağlı olacağı belirtildi.
Borçlanmanın Rusya, Türkiye ya da diğer başka finansal piyasalardan mı olacağı sorusuna yanıt çıkmadı.
Başta 15 milyar dolarlardan söz edilen çeşitli haberler, Rosatom’un 6,1 milyar dolarlık kredi arayışı ve bunun bir kısmının Türkiye’de devlet tahvili ya da mevduat olarak tutulmasına dönüştü.
Taraflar, IC Içtaş’ın projeye dönüşü konusundaysa herhangi bir işaret vermedi. Rus tarafın projeyi yürütmede yerli şirketle çalışma isteğinin sürdüğü ama bu kez ana yüklenici ortaklığı statüsünde değil, tedarikçi ya da alt yüklenici-taşeron seviyede bir işbirliği modeli aradığı kaydedildi.
İnşaat gecikebilir
Gazeteye konuşan kaynaklar, şimdilik az bir süre geçse de santral inşaatında olası bir gecikmenin muhtemel olduğunu belirtti. Toplam dört üniteden oluşan nükleer santralin ilk ünitesinin 2023 içinde çalışmaya başlaması planlanıyordu.
***Mutluluk, adalet, özgürlük, hukuk, insanlık ve sevgi paylaştıkça artar***