TBMM Genel Kurulu’nun, sağlık çalışanlarına karşı şiddet olaylarıyla ilgili CHP’nin başvurusu üzerine 1 Ağustos’ta planlanan olağanüstü toplantısı AKP, MHP ve HDP’nin katılmaması nedeniyle gerçekleşemeyecek.
TBMM Başkanı Mustafa Şentop, TBMM Genel Kurulu’na, Anayasa’nın 93’ncü ve Meclis İçtüzüğü’nün 7’nci maddeleri uyarınca 1 Ağustos Pazartesi günü saat 15.00’te toplantı çağrısı yaptı. Şentop, CHP Grubu’nca sağlık meslek örgütleriyle görüşülerek hazırlanan yasa teklifini de gündeme aldırmak üzere “sağlık çalışanlarına yönelik şiddet olaylarının nedenleri ve alınması gereken önlemler konusunda genel görüşme açılması başvurusu” kapsamında çağrıda bulundu.
AKP, MHP ve HDP’li parti kurmayları ise, CHP Grubu’nca sağlık çalışanlarına karşı şiddet konusunda yasal düzenleme yapılması çağrısıyla TBMM Genel Kurulu’nun toplantısına katılmama kararı aldıklarını açıkladı. Önerge sahibi CHP Grup Başkanvekili Özgür Özel ise, sağlık çalışanlarına yönelik şiddet olaylarındaki artışı engellemek için artık TBMM’nin bir mazereti olamayacağını söyledi.
TBMM Genel Kurulu, 1 Ağustos günü saat 15.00’te ya bizzat TBMM Başkanı Şentop ya da görevlendireceği başkanvekili yönetiminde açılacak. Ancak AKP, MHP ile HDP’nin bugün katılmama yönünde tutum almaları nedeniyle olağanüstü toplantı için yeter sayısı sağlanamayacak. Dolayısıyla eğer muhalefet partisi HDP cephesinde tutum değişikliği olmazsa TBMM Genel Kurulu’nun toplanması için gerekli 200 milletvekili katılımı sayısına erişilemeyecek. Bu nedenle TBMM Genel Kurulu, toplantı yeter sayısı için salonda yeterli sayıda milletvekili olmadığı takdirde 1 Ekim’deki resmi açılış tarihine kadar yeniden kapanacak.
HDP “TBMM’de kilit rol oynama” mesajı mı veriyor?
TBMM’deki mevcut sandalye dağılımı itibariyle altılı masa birlikteliği içindeki CHP’nin 134, İyi Parti’nin 37, Demokrat Parti’nin 2, DEVA Partisi’nin 1 ve Saadet Partisi’nin 1 milletvekili var. Altılı masa cephesinde 175 milletvekili yanı sıra Türkiye İşçi Partisi’nin (TİP) 4, Memleket Partisi’nin 2, Yenilik Partisi’nin 1, Zafer Partisi’nin 1 ve 6 bağımsız milletvekili tarafından da CHP önergesine destek verilmesi durumunda 189 milletvekili katılımına erişilmesi mümkün.
İktidar cephesindeki AKP’nin 286 ve MHP’nin 48 vekilinin yanı sıra “Cumhur İttifakı”, TBMM Genel Kurulu’nda destekçisi BBP’nin 1 vekiliyle 335 milletvekiliyle ezici çoğunluğa sahip.
Bu noktada 56 milletvekiliyle HDP Grubu ise, Demokratik Bölgeler Partisi (DBP) milletvekili Salihe Aydeniz ile birlikte TBMM Genel Kurulu’nun sadece muhalefet cephesindeki vekillerin katılımı açısından kilit role sahip görünüyor. Mesela; altılı masadaki siyasi partilere mensup 175 vekilin yanı sıra HDP’nin (+1 DBP) katılım kararı alması durumunda 232 milletvekili katılımına ulaşıldığında rahatlıkla TBMM Genel Kurulu toplantısı yapılabilecek.
TBMM’deki mevcut aritmetik itibariyle HDP Grubu’nca bugün sağlık çalışanlarıyla ilgili acilen önlem alınması amaçlı toplantıya katılmama yönünde tavır koyulması nedeniyle söz konusu olağanüstü toplantı sadece “aç-kapa” şeklinde olacak.
Kürt siyasi hareketi temsilcisi HDP’nin tutumu, muhalefet cephesinde altılı masa tarafından ortak Cumhurbaşkanı adayı müzakeresi ve olası iktidar değişikliğinde parlamenter sisteme geçiş kararı alınabilmesi noktasında “kilit parti” sinyali verilmesi olarak yorumlandı.
AKP’li Ünal: “CHP’nin siyasi şov aracı yapmasına müsaade etmeyeceğiz”
AKP Grup Başkanvekili Mahir Ünal, TBMM Genel Kurulu’nun olağanüstü toplantısıyla ilgili “Sağlık çalışanlarına yönelik şiddetin önlenmesi amacıyla Sağlık ve İçişleri Bakanlığımız koordinasyonunda Çalışma Komisyonu kuruldu. Pazartesi günü olağanüstü toplantı çağrısına katılmayacağız. CHP’nin sağlıkta yaşananlar ve bizim çözüm kapasitemizle bundan sonraki sorunlara yönelik çözüm faaliyetlerini siyasi şov aracı haline getirmesine müsaade etmeyeceğiz” dedi.
Ünal, TBMM’de düzenlediği basın toplantısında, “CHP çözüm amaçlı mı yoksa şov amaçlı mı çağrı yaptı? Bu ülke yerli otomobil yapmak istediğinde yapamaz diyenler, ürettiğimizde satamaz diyenlerin psikolojisine bakınca bu bize bir patolojiyi gösteriyor. Biz söyledik onun üzerine yaptılar gibi bir söylem geliştiren, sanki sorunları kendileri çözüyor gibi gerçeklik dışı algı oluşturan söylemi kendileri için tercih etmiş durumdalar ki aslolan gerçekleştirme iradesidir. Aslolan icradır. Onlar konuşurlar ve AK Parti yapar” görüşünü savundu.
TBMM’nin iradesine son derece saygılı olduklarını söyleyen Ünal, CHP’yi yasa teklifi çağrısını diğer parti gruplarıyla konuşmadığı gerekçesiyle siyasi nezaketsizlikle suçladı. Ünal, “Meclis çalışmaya başladığında Meclis’i çalıştırmaktan hiçbir zaman geri durmadık. Şova dönüştürmelerinin ve siyasi nezaketsizliklerinin karşısındayız. TBMM 1 Ekim itibariyle çalışmalarına başlar. Bu sürede biz AK Parti ve Cumhur İttifakı olarak Meclis’te milletimizin sorunlarını çözecek kapasite ile hareket ettik her daim” diye ekledi.
MHP TTB’yi terörizm ile suçlayarak katılmama kararı aldı
MHP Grup Başkanvekili Erkan Akçay ise, MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli tarafından sıkça dile getirilen Türk Tabipleri Birliği’ne (TTB) yönelik terörizm suçlamasını yineleyerek, “CHP, toplumu kışkırtan ve kara propaganda yapan, Türkiye düşmanlarının odağı haline gelen TTB’nin arka bahçesi haline gelmiştir. CHP vermiş olduğu bu önergeyle terörle mücadeleye karşı çıkacak kadar alçalan, teröristlere güzellemeler yapan, ödüller yağdıran, insan ve toplum sağlığı hakkında asılsız şaibe ve şüpheleri körükleyen TTB Merkez Yönetimi’nin aparatı haline geldiğini bir kez daha göstermektedir” dedi.
Akçay, yazılı açıklamasında, 27’nci Yasama Dönemi’nde yapılan düzenlemelerle sağlık çalışanlarına, kadınlara ve çocuklara karşı işlenen suçlarda ceza arttırımı yapıldığını ancak ilaveten düzenlemeler yapılabileceğini kaydetti. Akçay, “MHP olarak sadece sağlık çalışanlarına değil, toplumdaki her türlü şiddetin nedenlerinin araştırılmasının, görüşülmesinin ve buna yönelik kanuni düzenlemelerin yapılmasının daha uygun olacağını düşünüyoruz. Ancak bu görüşmelerin ve düzenlemelerin 1 Ekim 2022’de Meclis açıldıktan sonra, bütün partilerin katılımıyla yapılmasında fayda görüyoruz. Bu nedenle siyasi istismardan öte bir amaç taşımayan CHP’nin genel görüşme teklifinin gündeme alınmasını faydalı görmüyoruz” açıklamasında bulundu.
HDP’li Beştaş: “Bize sorulmalıydı, toplantıda olmayacağız”
HDP Grup Başkanvekili Meral Danış Beştaş, CHP’nin söz konusu yasa teklifi konusunda siyasi nezaket kurallarına uygun davranmadığı görüşünde olduklarını ifade ederek, “En azından o gün bizim gelip gelemeyeceğimizi, hazır olup olmadığımızı, bu konudaki önerimizi sormamasını talihsizlik olarak değerlendiriyoruz. 1 Ağustos’taki toplantıda olamayacağız, orada bulunmayacağız” dedi.
Beştaş, TBMM’de düzenlediği basın toplantısında, HDP Grubu adına “Özellikle Türk Tabipleri Birliği’ne yönelik saldırılar kabul edilemez boyutlara varmıştır. Buna ilişkin tüm sağlıkçılarla dayanışmamız değişmeyecektir. CHP, sağlıkta şiddet konusunda bir yasa teklifi hazırladı ve Meclis’e sundu. CHP bu konuda hiçbir şekilde HDP ile bir iletişime geçmiş değil. 12 madde olarak düzenlenen bu yasa teklifinde neler var? Bu konu üzerinde bir tartışma teşebbüsü olmadı. Tüm partilere çağrımız; hiçbir tereddüde yer yoktur ve mutlaka adım atılmalıdır. Bir ortak kanun teklifinde uzlaşmalıyız ve bu biraz da siyaset dışı bir mesele olarak TBMM’de yasalaşmalıdır” görüşlerini aktardı.
CHP’li Özel: “Meclis’in artık bir mazereti yok”
Sağlık çalışanları için TBMM Genel Kurulu’nun olağanüstü toplanmasını talep eden önergenin sahibi CHP Grubu adına Grup Başkanvekili Özgür Özel ise, parti gruplarından katılım beklentisini yineleyerek, “Çok uzun yıllardır sağlık meslek örgütlerinin, meslek odalarının, sağlık alanında örgütlü sendikaların ifade ettiği ve tam kanunlaşacakken son anda metinlerden çıkarılan bu eksikliklerin giderilmesi gerekiyor. Meclis’in bu konuda artık bir mazereti yok” diye konuştu.
Özel, TBMM’deki bugünkü basın toplantısında, siyasi nezaket eleştirilerine karşı toplantı için gerekli zamanlama olanağını sunacak şekilde önerge verdiklerine işaret etti. Özel, “Siyasi rekabete konu etmeyelim, bütün partilere çağrı yapıyoruz. Bunu bir kutuplaşma alanı olarak görmüyoruz, bir ayrılık alanı olarak görmüyoruz. Bu hepimizin mecbur olduğu bir birleşme alanıdır. MHP’den bile bir aklıselimin hakim olup bu yanlış tutumlarını değiştirmesini bekliyoruz ve buradan sağlık emekçilerine; MHP’ye tesir edebilecek kim varsa lütfen tepkinizi iletin. Bu böyle olmaz. Bu MHP’nin bu tutumuyla sürdürebilecek bir iş değildir. Bunu ifade etmek gerekiyor” açıklamasında bulundu.
MHP’nin sergilediği tutumu anımsatan Özel, “Bu kadar gözyaşı, kan, üzüntü varken kendi kindar gündemi dışında başka bir gündemi olmayan bir parti var, MHP. Sayın Erkan Akçay demiş ki ‘siyasi istismar konusudur, bu görüşmeleri 1 Ekim’den sonra yapalım, CHP TTB’nin peşine takılmıştır, vagonu olmuştur.’ Bir kere birileri doğruyu söylüyorsa siz sözün içeriğine bakacaksınız. Kimden geldiğine bakmayacaksınız. TTB, Konya’daki cinayet işlenmeden üç gün önce bütün parti gruplarına gönderdiği yazısıyla ‘sağlık hizmetinin sunulduğu yerlere aynen mahkeme salonlarında olduğu gibi silahla girmek yasak olsun’ dedi. Bu talep eğer kanunlaşmış olsa o cinayeti işleyecek mi işlemeyecek miydi? İşlenmeyecek. Demek ki doğru bir talep. Genel Başkanınız haftada iki gün ‘TTB kapatılsın’ çağrısı yapıyor. ‘O yüzden biz buna karşıyız.’ Sağlıkta şiddeti konuşalım, ‘hayır TTB bunları istiyorsa konuşmayalım’. ‘1 Ekim’e kadar darp edilmeleri devam etsin.’ Çünkü Devlet Bahçeli TTB kapatılsın istiyor. ‘TTB’nin bu konuda bir talebi varsa bu talep mutlaka reddedilmelidir, karşı çıkılmalıdır.’ Bu kadar vicdansızlık, Devlet Bahçeli’nin kalbindeki, zihnindeki nefretin sağlık çalışanlarına karşı bu şekilde ifade edilmesi ve bu talebin reddedilmesini kabul edilebilir bulmuyoruz ve bunu bütün sağlık emekçilerine şikayet ediyoruz” sözleriyle tepkisini dile getirdi.
