Gazeteci Sedat Bozkurt, 15 Temmuz darbe girişimi gecesinde AKP’li Binali Yıldırım’ın MİT Müsteşarı Hakan Fidan’ı görevden almak istediğini yazdı. Bozkurt, kisadalga.net’teki yazısında Yıldırım’ın, MİT Müsteşarlığı’nın Cumhurbaşkanlığına bağlandığını resmi gazetede yayınlanan bir karar ile öğrendiğini aktarıyor.
Gazeteci Sedat Bozkurt, bugünkü köşesinde 15 Temmuz darbe girişimine ilişkin “15 Temmuz’u niye konuş(a)mıyoruz?” başlıklı bir yazı kaleme aldı. 15 Temmuz gecesinde AKP’li Binali Yıldırım’ın Hakan Fidan’a ulaşmamasını dert edindiğini; Yıldırım’ın, MİT Müsteşarı Fidan’ı görevden almak için kararname hazırlattığını yazdı.
Yıldırım’ın bu kararı, Fidan ile yaptığı görüşmelerde sorularına yanıt alamaması üzerine aldığını aktaran Bozkurt, “Ancak Yıldırım’ın uçağı piste indiğinde resmî gazetede yayınlanan sürpriz bir karar bekliyordu kendisini. MİT Müsteşarlığı Başbakanlık’tan alınarak doğrudan Cumhurbaşkanlığına bağlanmıştı.” ifadelerini kullandı.
Sedat Bozkurt’un yazısından önemli bölümler şöyle:
İKTİDAR, 15 TEMMUZ KONUŞULSUN İSTEMİYOR
15 Temmuz içinde en çok soru barındıran darbe girişimi olarak tarihteki yerini almıştır. İlginç bir biçimde bizzat darbeye muhatap olanlar bunun konuşulmasını, tartışılmasını ve araştırılmasını istememekte, bu da her gün var olan soruların yanına yenilerini eklemektedir.
Örneğin TBMM’de kurulan Araştırma Komisyonu… MHP, CHP ve HDP’nin zorlamasıyla kuruldu, süre uzatmadan çalıştı, çalışmaya başlaması “yargıya intikal eden bir konu” gerekçesiyle 7 ay geç başladı. Darbenin birinci derece aktörleri komisyona gelmedi, raporu da yayınlamadı.
AKAR VE FİDAN, KOMİSYONA BİLGİ VERMEDİ
Genelkurmay Başkanı ve Kuvvet komutanları, MİT müsteşarı, dönemin başbakanı komisyona bilgi vermek için gelmedi, soruları kurumsal kimliklerle yanıtladılar. Oysa TBMM’de 1997 yılında kurulan Susurluk Araştırma Komisyonu’na MİT müsteşarı dahil davet edilen herkes gelmiş ve dosya kapsamında ne kadar bilgi var ise komisyonun eline ulaşarak raporlanmıştı.
Tayyip Erdoğan’dan Binali Yıldırım’a: Bir daha 15 Temmuz’u sorduğunu duymayacağım
KOMİSYON ERDOĞAN’LA BİLE GÖRÜŞEMEDİ
15 Temmuz komisyonu başkanlığını yapan Reşat Petek Cumhurbaşkanı Erdoğan ile talep etmesine karşın hiç görüşemedi. Komisyon çalışmaları bir dönem sonra “FETÖ” olarak adlandırılmaya başlanan Gülen cemaatini araştıran bir hale dönüştü. Cemaatin gelişmesinde bizzat siyasi iktidarın katkısı her aşamada ortaya çıkmaya ve resmî belgelerle kayıt altına alınmaya başlayınca komisyon çalışmaları bizzat Erdoğan’ın basın üzerinden verdiği talimat ile sonlandı.
KOMİSYON RAPORU KAYBOLDU
Rapor TBMM Başkanı İsmail Kahraman’a teslim edildi sonra yayınlanmadan kayboldu. CHP’nin muhalefet şerhleri değiştirildi, metinden çıkarıldı tartışmalar uzadı. Sonunda meselenin bu boyuta gelmesinden rahatsız olan Reşat Petek raporu kendi sitesinden eksik de olsa yayınladı.
HULUSİ AKAR NEDEN 15 TEMMUZ’LA İLGİLİ HİÇ KONUŞMUYOR
15 Temmuz tartışmalarına girmeden bugün sorulması gereken bir soruyu dillendirelim. Sizce de meydanlara ya da ekranlara çıkıp yaşananları en çok anlatması gereken kişi; 15 Temmuz’un bir nevi mağduru olan ve kendi ordusu tarafından rehin alınan o dönemin Genelkurmay, şimdinin Milli Savunma Bakanı Hulusi Akar değil midir? Artık asker değil siyasi bir kişilik ve TBMM Genel Kurulu toplantılarında muhalefet milletvekillerine parmak sallayarak yanıtlar veriyor. Siyasi bir kişilik olarak basınla görüşüyor onlara açıklamalarda bulunuyor, 15 Temmuz için Devlet Bahçeli’den daha çok meydanlarda konuşması gereken kişi o değil mi? Niye konuşmuyor ve hatta ortalıkta bile çok fazla gözükmüyor?
AKIN ÖZTÜRK’Ü KARARGAHA ÇAĞIRAN KİŞİ HULUSİ AKAR
16 Temmuz 2016 sabahı Çankaya Köşkü’ne darbecilikten daha sonra hüküm giyen Mehmet Dişli ile birlikte helikopterle inen Hulusi Akar, Dişli’ye karargâhtan Yüksek Askerî Şura üyesi Akın Öztürk’ü alıp getirmesi talimatı verdi. Bu sırada Akar ile Dişli’nin yanında Başbakan Yardımcıları Numan Kurtulmuş ve Tuğrul Türkeş ile Savunma Bakanı Fikri Işık vardı. Işık hemen müdahale ederek Öztürk’ün darbenin 1 numaralı ismi olduğunu belirtti ve bu talimata karşı çıktı. Ortam, Akar’ın Öztürk’ü darbecileri ikna etmek üzere kendilerinin çağırdıklarını söylemesine karşın gerildi. Hulusi Akar ise 6 yıldır bunu (Akın Öztürk’ün darbenin 1 numarası olduğunu) söylemedi!
BAŞBAKAN, MİT MÜSTEŞARINA ULAŞAMIYOR!
MİT Müsteşarı Genelkurmay binasından Cumhurbaşkanına ulaşmaya çalıştı (anlatılanlar böyle çünkü) ama ulaşamadı. (…) Hakan Fidan bir yandan Erdoğan’a ulaşmaya çalışırken dönemin Başbakanı Binali Yıldırım da Hakan Fidan’a ulaşmaya çalışıyor, saatlerce uğraşmasına rağmen başaramıyordu.
TÜNELE SAKLANMA FİKRİ, KORUMA MÜDÜRÜNE AİTTİ
Bu arada Ilgaz tüneline saklanma fikri Binali Yıldırım’ın değil koruma müdürünündü. Erdoğan İstanbul’da bulunan Yıldırım’a Ankara’ya dönmesi talimatı vermişti. Koruma müdürü önlem olarak resmi koruma araçlarını bırakıp bir iş adamının zırhlı araçlarına alarak yola çıkmıştı. Ankara’da havadan ateş açıldığı bilgisini alınca da Ilgaz tüneline saklanmayı planlamıştı.
Yıldırım’ın telefonları kapatıldı başka telefonlar ile konuştu ve tünele hiç girmedi. Bu arada destek için onu arayan Kemal Kılıçdaroğlu ile de görüşemedi. Manisa Milletvekili Selçuk Özdağ bir biçimde devreye girerek görüşmelerine yardımcı oldu. O gece Yıldırım’ın konvoyuna ateş açıldı ve danışmanlarından birinin aracı isabet aldı. Aslında o gece fiziki müdahaleye maruz kalan tek siyasetçi Yıldırım’dı…
(…)
MİT, APAR TOPAR CUMHURBAŞKANINA BAĞLANIYOR
Burada son bilgi olarak şunu verelim: Binali Yıldırım kendisine bağlı MİT müsteşarına ulaşamamayı dert edindi ve Vietnam gezisi sonrasında 2017 yılında MİT Müsteşarının görevden alınma kararnamesini hazırlattı. Çünkü MİT Müsteşarı ile yaptığı görüşmede de sorularının hiçbirine yanıt alamamıştı.
Ancak Yıldırım’ın uçağı piste indiğinde resmî gazetede yayınlanan sürpriz bir karar bekliyordu kendisini: MİT Müsteşarlığı Başbakanlık’tan alınarak doğrudan Cumhurbaşkanlığına bağlanmıştı…
Türkiye’de bu haberi engelsiz paylaşmak için aşağıdaki linki kopyalayınız👇
Kaynak: Tr724
***Mutluluk, adalet, özgürlük, hukuk, insanlık ve sevgi paylaştıkça artar***