İYİ Parti Genel Başkanı Meral Akşener, İsveç ve Finlandiya’nın NATO üyeliği başvurusu hakkında da Erdoğan’a seslendi. Akşener, “Amacın para pazarlığına oturmaksa orada dur demek boynumuzun borcudur. Avrupa ile para pazarlığı yapmak için şehitlerimizin kanını peşkeş çekmene izin vermeyiz.” dedi.
İYİ Parti Genel Başkanı Meral Akşener, partisinin TBMM’deki grup toplantısında gündemi değerlendirdi. Erdoğan’a sert sözlerle yüklenen Akşener, “Kaybedeceğini anlayan Sayın Erdoğan’ın çırpınışlarını izliyoruz, Tazmanya Canavarı gibi davranmasını gülerek izliyoruz. Haddi kim bilecekmiş, hududu kim görecekmiş, milletin tokadını kim yiyecekmiş göreceğiz, çok az kaldı. Bu saatten sonra ‘Milletim beni affetsin’ tutmaz, ‘Ortağım beni kandırdı’ demek de olmaz. Sandıkta hazin sonu görmek için çok az kaldı.” ifadelerine yer verdi.
İYİ Parti lideri Akşener’in açıklamalarından satırbaşları:
İSTİBDAT TARİHİ BİR HAKİKATTİR
- Geçtiğimiz hafta sonundan beri Sayın Erdoğan ve arkadaşlarını Sultan Abdulhamid Han üzerinden bir tartışma almış başını gidiyor. Sayın Erdoğan istibdat dönemiyle günümüzü benzetmemden çok alındı. Erdoğan’ı Abdulhamid Han’a benzetmek rahmetliye hakaretmiş. Arkadaş en azından kendisinin farkında. İstibdat bir olgudur. Tarihsel bir hakikattir. Sayın Erdoğan için istibdadın kendisi değil, kimin maruz kaldığı ve kimin uyguladığı daha önemli. İstibdat ya vardır ya yoktur. İstibdada karşıysan söz Abdulhamid Han’a gelir.
- Demokrasi, özgürlük diye diye geldin. 1909’un peşine düştün. Kalkınma dedin 21’nci yüzyılın Duyunu Umumiyesi oldun. Bizler istibdada dur demeye devam edeceğiz, yeter, söz milletin demeye devam edeceğiz.
ERDOĞAN’A NATO TEPKİSİ
- İsveç ve Finlandiya NATO üyeliğine başvurdular. Bunun için Türkiye’nin onayına ihtiyaçları var. Milli menfaatlerimizin düşünülerek karar verilmesini istiyoruz. İsveç ve Finlandiya kendilerini korumak için NATO’ya üye olmak istiyorlarsa, kendilerini kullanan PKK’ya karşı gerekli tepkiyi göstermeli ve terör örgütünü topraklarından çıkarmalıdır. Bunu Almanya, İngiltere ve Fransa gibi ülkeler de yapmalı.
- Sayın Erdoğan dış politikayı, iç politika şovuna dönüştürmeye çalışıyor. Eğer amacın terör örgütünü Avrupa’dan tasfiye etmekse yolu yordamı bellidir, biz de yanında dururuz. Ama amacın para pazarlığına oturmaksa orada dur demek boynumuzun borcudur. Avrupa ile para pazarlığı yapmak için şehitlerimizin kanını peşkeş çekmene izin vermeyiz.
TARIMI BİTİRDİLER
- Bana, Ak Parti iktidarının en büyük başarısızlıklarını sorsanız hiç kuşkusuz, ilk 3’e mutlaka tarımı da koyarım. Bay Kriz ve arkadaşları, berbat tarım ve ekonomi politikalarının sayesinde 6 liralık mazotu 3 buçuk, 4 katına… 2500-3000 liralık gübreyi de 4-5 katına fırlattılar. Çiftçi için suyu, elektriği, kullanılamaz hâle getirdiler. Bir yaptığı, bir yaptığını tutmayan Ulusal Süt Konseyi’ni süt üreticisinin başına bela ettiler.
ÇİFTÇİYİ AYAĞA KALDIRMAMIZ GEREKİYOR
- Bizim her şeyden önce, çiftçilerimizi ayağa kaldırmamız gerekiyor. Çiftçilerimizin kullandığı, mazot, gübre, elektrik, yem, tohum gibi kalemlerde, ortalama yüzde 20 oranında net, ‘yerinde, zamanında ve odağında ödemeler’ yapacağız.
İNGİLTERE’DE ALTIN SATIŞI İDDİASI
- Bildiğiniz üzere geçen hafta yabancı bir haber ajansında bir bankanın, İngiltere Merkez Bankası’nda tuttuğu altınları değerinin altında sattığına dair bir haber çıktı. Biz elinde kalan son kıymetli varlıkları da, adeta müflis bir tüccar gibi satıp bozduran bu kurumun Merkez Bankası olduğuna inanmak istemiyoruz. Ama tek bir kişinin keyfine mahkum edilen bu sistemin maalesef, artık bir alışkanlık haline getirdiği akıl ve bilim dışı kararlarla, gelip dayanacağı yer tam olarak burası.
- Bak Sayın Erdoğan, seni buradan uyarıyorum. Işıltılı Bakan’ın, emir erin Merkez Bankası Başkan’ın ve bol maaşlı danışmanların, korkularından ya da koltuklarını korumak için sana anlatamıyorlar ama senin bu öngörüsüz politikaların ile göz göre göre, ödemeler dengesi krizine doğru gidiyoruz.
HEM ENFLASYON HEM CARİ AÇIK REKOR KIRDI
- ‘Enflasyon düşecek, cari açık düşecek’ deyip sözde ‘Yeni Ekonomi Modeli’ne’ geçtiniz. Sonra ne oldu? Hem enflasyon hem de cari açık rekor kırdı. Türk Lirası’nın değerini ve itibarını daha fazla kaybetmemesi için aklı selim bir politika izlemek yerine, Kur Korumalı Mevduat Sistemi’ni getirdiniz.
- Milletimizin rızkından alıp, Kur Korumalı Mevduat sistemine harcadınız. Sonra ne oldu? Sadece Mart ve Nisan’da, Hazine’nin cebinden 16.3 milyar lira çıktı. Baktınız Kur Korumalı Mevduat sistemi de çare değil, dolar aldı başını gidiyor; hem Merkez Bankası’na hem de kamu bankalarına döviz sattırdınız. Sonra ne oldu? Rezervler eridi.
RİSK PRİMİ ARTIYOR
- Bak Bay Kriz, senin berbat politikaların yüzünden ülkemiz, ‘eriyen rezerv-artan risk primi’ sarmalına girdi. Rezervler eridikçe, ülkenin risk primi artıyor. Ülkenin risk primi arttıkça, dolar artıyor. Dolar arttıkça, Kur Korumalı Mevduat sisteminin faturası artıyor. Sen o faturayı dizginlemek için dolara müdahale ettikçe rezervler eriyor, başa dönüyoruz. Bu istikrasızlık sarmalının içerisinde de, olan bu ülkenin birikimlerine, varlıklarına oluyor. Olan milletimizin hazinesine, cebine oluyor.
70 CENTE MUHTAÇ OLACAĞIZ
- Sayın Erdoğan, seni buradan bir kez daha uyarıyorum. Bu işin sonunda ya müflis bir tüccar gibi bu ülkenin bütün varlıklarını yok pahasına satmak var ya da 70 sente muhtaç olacağımız bir ödemeler dengesi krizi var. Bu gittiğin yol, yol değil. Bir an önce aklını başına al. Bir an önce bu yanlıştan dön. Bir an önce bu ucube politikalardan vazgeç. Böyle iş bilmezlik, böyle beceriksizlik olmaz. Böyle devlet yönetilmez. Ayıptır, günahtır.
Türkiye’de bu haberi engelsiz paylaşmak için aşağıdaki linki kopyalayınız👇
Kaynak: Tr724
***Mutluluk, adalet, özgürlük, hukuk, insanlık ve sevgi paylaştıkça artar***