TÜRK-İŞ’in sokakta çalışan dönüşüm işçileri için Ankara’da bir otelde verdiği iftara Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanı Murat Kurum, Memur- Sen Genel Başkanı Ali Yalçın, TESK Başkanı Bendevi Palandöken, Emeklilikte Yaşa Takılanlar Derneği Başkanı Gönül Boran da katıldı.
Atık Kâğıt Toplayıcıları Derneği Başkanı Recep Karaman, yaklaşık beş yıldır TÜRK-İŞ’in sofrasında olduklarını dile getirerek, “Biz sadece kendimizi topluma anlatmak istiyoruz. Böyle bir günü biz hayal bile edemiyorduk. Bu bizim için hayal ötesi bir gün. Sayın Bakanımız ile böyle bir sofrada oturmayı hayal bile edemezdik. Böyle bir günü yaşatan Sayın Başkanımıza teşekkür ediyorum” dedi.
TÜRK-İŞ Başkanı Ergün Atalay, atık toplayıcıları ile 2018 yılında yolculuklarının başladığını belirterek, “Geçmişte 40 sene dünyanın belli ülkelerinden atık geliyordu. Şu anda 2020 senesinde yasa çıkardı Sayın Bakan, buna kota geldi. Daha önemlisi siz 40 kuruşa satıyordunuz, şimdi 4-5 misline satıyorsunuz. TÜRK-İŞ’in Ramazan ayına yaptığı tek resmi iftar, sizlerle beraber bu akşam yaptığımız iftar. Başka iftarımız yok” diye konuştu.
‘ÖNÜMÜZDE SON YILLARIN EN YÜKSEK ENFLASYONUNUN OLDUĞU BİR ORTAMDAYIZ’
Atalay, esnafın, memurun ayrı ayrı sıkıntıları olduğunu belirterek, “Önümüzde son yılların en yüksek enflasyonunun olduğu bir ortamdayız. Bir an evvel bu enflasyon belli bir noktaya getirilir de, istediğin kadar zam al. Enflasyon bu hızla devam ettiği müddetçe alacağın zammın bir özelliği olmaz” dedi.
Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanı Murat Kurum, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın eşi Emine Erdoğan ile başlattıkları “sıfır atık projesi”nden bahsederek, şunları söyledi:
“Hep birlikte bereket sofrasındayız. Güzel Ankara akşamına mübarek iftar sofrasında sizlerle birlikte olmaktan dolayı büyük mutluluk duyuyorum. Tüm emekçi kardeşlerimize ‘hoş geldiniz’ diyorum. Ramazan demek infak, dayanışma, paylaşma demektir. Aslında israftan da kaçınmak demektir. Bugün yeryüzündeki en büyük afet aslında, insanlığı en büyük ayıbı nedir diye sorulsa cevabımız israfı olacaktır. Bugün 4 milyar ton gıda üretiliyor, yarısına yakını çöpe atılıyor. Yediğimiz ekmeğin, içtiğimiz her suyun yarısı çöpte. Bunu insanlığa maliyeti her yıl 1 trilyon dolar. Bu israfın dörtte birini engelleyebilirsek 1 milyar insanı daha açlıktan kurtarabiliriz. Bizler tabiata zarar vermenin kınandığı, israfın dışlandığı medeniyetin evlatlarıyız.
‘25 MİLYON TON ATIĞI EKONOMİMİZE KAZANDIRDIK’
Beş yıl içinde siz atık kâğıt toplayıcısı kardeşlerimizle 25 milyon ton geri kazanılabilir atığı ekonomimize kazandırdık. Bu çerçevede 30 milyar lirayı vatandaşımızın, milletimizin cebine geri döndürdük. Bu çalışmalar çerçevesinde 256 milyon ağacın kesilmesine mani olduk. Yüzde 24,4’e çıkardık. Geri kazanım oranı biz başladığımızda yüzde 13’teydi. Yılsonu itibariyle yüzde 30, 2035 yılı sonuna geldiğimizde yüzde 60’a çıkaracağız. Bunu Ankara’nın çekçekçileri ve Türkiye’nin çevre emekçileriyle beraber yapacağız.
‘KİRLİ İDEOLOJİLERE ALET ETMEDİK’
Her projede olduğu gibi yalan ve iftiralarla bu birliğe gölge düşürmek isteyenler var. Biz sizin kim olduğunuzu, hangi amaçları güttüğünüzü iyi biliyoruz. Kimse emekçi kardeşlerimiz üzerinden siyaset, algı yapamaya kalmasın. Biz kardeşlerimizin emeğini kimsenin kirli ideolojilerine alet etmedik. Hem Sayın Cumhurbaşkanımız hem saygı değer eşi hem de biz emekçinin hakkını, hukukunu gözeteceğiz.” (ANKA)
***Mutluluk, adalet, özgürlük, hukuk, insanlık ve sevgi paylaştıkça artar***