Ukrayna, Rus ordusu tarafından terk edilmesinin ardından Buça’daki şüpheli savaş suçlarıyla ilgili soruşturma başlattı. Kiev’in kuzeyindeki kentte bazılarının elleri arkadan bağlı, sokaklarda yatar halde olan çok sayıda sivilin cesedi bulunmuştu.
Pazar günü, Ukrayna Başsavcısı Irina Venediktova, Kiev civarında Rus güçlerinden geri alınan bölgelerde şimdiye kadar öldürülen 410 sivilin cesedini bulduklarını söyledi. Ancak bunun nihai sayı olmadığını, arama ve cesetleri teşhis etme sürecinin uzun süreceğini ekledi.
Venediktova Pazartesi günü yaptığı açıklamada, yakın zamana kadar işgal altında olan diğer şehirlerde şiddet mağdurlarının sayısının daha da yüksek olabileceğini, Kiev’in kuzeybatısındaki Borodyanka’dan da kötü haberler beklediğini belirtti.
İnsan hakları örgütleri, Rusya kuvvetlerinden geri alınan topraklarda çok sayıda cinayet, tecavüz ve başka ciddi suç vakaları kaydetti.
Rusya, Buça’dan gelen fotoğraf ve videoların sahte ve mizansen olduğunu iddia ediyor. Ancak uzmanlar Rusya’nın bunu desteklemek için öne sürdüğü tüm argümanları çürüttü.
New York Times gazetesi 4 Nisan’da, Moskova’nın da kabul ettiği gibi kenti Rus birliklerinin kontrol ettiği günlerde, 9 ve 21 Mart tarihleri arasında çekilen, uydu görüntülerini yayımladı. Bu görüntülerle Nisan ayı başlarında aynı yerlerde bulunan cesede benzer siluetler eşleşiyor.
Buça’da ne oldu?
Ukrayna’daki işgalin başlamasından birkaç gün sonra, Buça’ya gelen Rus tankları ve zırhlı araçlardan oluşan bir konvoy, Ukraynalılar tarafından saldırıya uğradı ve ilerleyemedi. Daha sonra Rusya birlikleri, Ukrayna başkentinin bu banliyösüne girdi ve en azından Mart ayı sonuna kadar orada kaldı.
Birçok sivil bölgeden gitse de bazıları kalmıştı. Doğalgaz, elektrik ve su kesildiği için apartmanların avlularında ateş yakıp üzerlerinde yemek pişiriyorlardı.
Görgü tanıkları, Rus askerlerin, onların insani koridorlardan şehir dışına çıkmalarına izin vermediğini ve kaçmaya çalışanlara ateş edildiğini söylüyor.
Rus güçlerinin geri çekilmesinin ardından şehre gelen gazeteciler ve yetkililer, sokaklarda en az 20 erkek cesedi buldu. Birçoğunun vücudunda büyük yaralar vardı, bazılarının şakağındaki izden çok yakın mesafeden vurulduğu belli oluyordu. Birkaç cesedin açık bir şekilde tanklar tarafından ezildiği görülebiliyordu.
Pazartesi günü, BBC muhabiri Yogita Limaye, Buça’daki bir evin bodrum katında sivil giyimli beş erkeğin daha cesedini gördü. Bedenlerinde kurşun yaraları vardı ve elleri arkadan bağlıydı.
Maxar tarafından 31 Mart’ta çekilen uydu görüntülerinde de, Buça’da St Andrew Kilisesi yakınında 14 metrelik bir toplu mezar görülüyor.
Şehir sakinleri, savaşın ilk günlerinde Rusların “gördüğü herkesi vurduğunu” ve çok sayıda insanı öldürdüğünü, onlarında da bu toplu mezara gömüldüğünü söyledi. Gömülenlerin sayısı 150 ila 300 arasında değişiyor.
Rusya suçlamalara nasıl cevap veriyor?
Kremlin sözcüsü Dmitri Peskov, Rusya’nın Buça’daki sivillerin öldürülmesinde Rus ordusunun parmağı olduğu iddialarını reddettiğini söyledi.
Peskov’a göre Kremlin, Buça’da öldürülenlerin görüldüğü “sahte videolara” güvenmiyor.
Rusya Dışişleri Bakanı Sergey Lavrov da Buça’daki görüntülerin sahte olduğunu iddia etti.
Savunma Bakanlığı da Buça’da herhangi bir katliam yapılmadığı açıklamasında bulundu.
Rus devlet haber ajansı RIA tarafından yayımlanan bildiride, “Kiev rejimi tarafından yayımlanan ve Rus askeri personelinin Kiev bölgesindeki Buça şehrinde bir tür ‘suç’ işlediğine dair kanıt olduğu iddia edilen tüm fotoğraf ve video materyalleri bir başka provokasyondur” denildi. Tek bir şehir sakinin bile şiddet görmediği iddia edildi.
Anlatılanlar ne kadar doğru?
Rusya tarafı Buça’daki katliam iddiasının kanıtlarının Rus güçlerinin şehri terk etmesinden ancak dört gün sonra ortaya çıktığını söylüyor.
3 Nisan Pazar günü Rusya, ordusunun 30 Mart’ta Buça’dan tamamen ayrıldığını duyurdu. Bununla birlikte, 1 Nisan’da Rusya Savunma Bakanlığı’nın TV kanalı, bir Donanma komutanı Aleksey Shabulin’e atıfta bulunarak “Rus denizcilerinin Hostomel, Buça ve Ozera çevresindeki yerleşim yerlerinde direnişi sildiğini” bildirdi.
1 Nisan akşamı, Buça Belediye Başkanı Anatoli Fedoruk, şehrin kurtarılmış olduğunu duyurdu (bunun bir gün önce yani 31 Mart’ta olduğunu söyledi). BBC muhabirleri ise 1 Nisan’da şehre girebildi.
Dolayısıyla Rus ordusunun 30 Mart’ta Buça’dan ayrılmış olduğu bağımsız kaynaklar tarafından doğrulanamıyor.
Ayrıca, Rus ordusu, Buça sokaklarındaki cesetlerin ilk video görüntülerinin askerlerin ayrılmasının “ancak dördüncü gününde”, yani 3 Nisan’da ortaya çıktığını iddia ediyor.
Ancak şehrin sokaklarında cesetlerin olduğu ilk görüntüler 1 Nisan’da ortaya çıktı. Gazeteciler, özellikle yabancı medya, Ukrayna ordusu ve polisleriyle birlikte şehre geldiğinde yollarda çok sayıda insan cesedi kaydettiler.
BBC muhabirleri, şehri ilk ziyaret ettikleri 1 Nisan’da, Buça ve çevresinde yaklaşık 20 sivilin cesedini bizzat gördü.
4 Nisan’da ise New York Times, Maxar’dan ticari olarak temin edilebilen uydu görüntülerini yayımladı.
Gazeteye göre 9, 11, 19, 20 ve 21 Mart’ta çekilmiş olan fotoğraflar, şehir geri alındıktan sonra, 2 Nisan’da aynı caddede çekilen ve sosyal ağlarda yer alan videolarla karşılaştırıldı. Mart ayı başlarında ve ortalarında, Rus birliklerinin konuşlandığı sırada çekilen uydu fotoğrafları, Nisan ayı başlarında aynı yerlerde bulunan cesetlere benzeyen silüetlerle eşleşiyordu.
Rus tarafı bu resimler hakkında henüz yorum yapmadı. Ancak Rusya’nın Birleşmiş Milletler Daimi Temsilcisi Vasili Nebenzya bir basın toplantısı düzenleyerek olayların Rusya’nın sunduğu versiyonunu doğrulayan kanıtları açıklayacağına söz verdi.
***Mutluluk, adalet, özgürlük, hukuk, insanlık ve sevgi paylaştıkça artar***