Giresun’da Sıla Şentürk’ü (16) bıçakla boğazını keserek öldürdükten sonra kaçarken yakalanan Hüseyin Can Gökçek (21), polisteki sorgusunun ardından adliyeye sevk edildi. Gökçek’in, Sıla Şentürk’ten ‘tehdit’ nedeniyle hakkındaki suç duyurusundan vazgeçmesini istediği, bu kabul edilmeyince de mutfaktan aldığı bıçakla boğazını kestiği belirlendi.
ŞENTÜRK’Ü KAÇIRMAKTAN HAKKINDA ŞİKAYET VARDI
Dün sabah saatlerinde Giresu’nun Erikliman köyünde meydana gelen olayın geçmişinin, geçen yıl Otelcilik ve Turizm Meslek Lisesi’nde staj eğitimi için kurulan ortak Whatsapp grubunda Sıla Şentürk ile Ankara’da özel bir şirkette çalışan Hüseyin Can Gökçek’in tanışması ile başladığı ifade edildi. DHA’nın polis kaynaklarından aktardığı habere göre Gökçek, bir süre telefonla görüştüğü Sıla Şentürk’ü geçen yıl 22 Mart’ta Giresun’a gelerek kaçırdı. Şentürk ailesinin şikayeti üzerine Trabzon’da yakalanan Gökçek, ‘Çocuğun cinsel istismarı’ ve ‘Çocuğun kaçırılması ve alıkonulması’ suçlarından tutuklandı.
AİLESİ ŞİKAYETİ GERİ ÇEKİP EVLENMESİNİ İSTEDİ
25 Mart 2021 tarihinde hakkında acil koruma kararı alınan Sıla Şentürk ise Aile ve Sosyal Hizmetler Bakanlığı’na ait Çocuk Sevgi Evi’ne yerleştirildi. Sıla Şentürk, 12 Nisan 2021’de hakkındaki danışmanlık tedbiri kararı kapsamında ailesinin yanına döndü. Ancak bir süre sonra Şentürk ailesinin şikayetinden vazgeçmesi üzerine 1 ay cezaevinde kalan Gökçek, mahkemeye yüzde 50 engelli olduğuna dair sağlık raporu da sunması göz önüne alınarak tutuksuz yargılanmak üzere adli kontrol şartı uygulanarak serbest bırakıldı. Aile daha sonra kızlarının Gökçek ile nişanlanmasına izin verdi.
10 AYRI SUÇTAN SABIKALI ÇIKINCA NİŞANDAN VAZGEÇİLDİ
Gökçek’in 10 ayrı suçtan sabıkası olduğunun ortaya çıkması üzerine aile daha sonra evliliğe karşı çıktı. Nişanın bozulması üzerine Gökçek, Sıla Şentürk’e ölüm tehditleri göndermeye başladı. Bu tehditlerin sürmesi üzerine 16 Kasım 2021’de Sıla Şentürk hakkında ikinci kez acil korunma kararı alınıp yeniden Çocuk Sevgi Evi’ne yerleştirildi. Aile, Gökçek hakkında ‘tehdit’ suçlamasıyla suç duyurusunda bulundu. Sıla Şentürk, 7 Aralık tarihinde ailesi tarafından kısmen felç geçiren işitme ve konuşma engelli babaannesine bakması için devlet korumasından alınarak eve getirildi. Giresun Otelcilik ve Turizm Meslek Lisesi’nde okuyan ancak 1 yıl devam ettiği okulu bırakan Sıla Şentürk, açık lise öğrenimini sürdürdü. 20 Ocak 2022’de yapılan danışmanlık tedbiri kapsamındaki son görüşmede Sıla Şentürk ve ailesi tarafından herhangi bir risk ve tehdit tespit edilemediği belirtildi.
AİLESİ YOKKEN GELDİ
Dün sabah aile fertlerinin olmadığı sırada Şentürk’ün bulunduğu eve gelen Hüseyin Can Gökçek kapı zilini çaldı. Sıla Şentürk, açtığı kapıda Gökçek ile karşılaştı. İkili arasında ‘nişan atma’ konusu ve ailenin suç duyurusu bulunmasından dolayı tartışma çıktı. İddiaya göre, Gökçek, şikayetin geri çekilmesini istedi. Sıla Şentürk, ‘şikayetimden vazgeçmeyeceğim’ deyince de yöneldiği mutfaktan aldığı ekmek bıçakla saldırdı. Sıla Şentürk’ü öldüren Gökçek dışarı kaçtı. Olaya tanık olan işitme ve konuşma engelli babaanne, güçlükle durumu komşularına anlatarak, yardım istedi. Komşuların ihbarı üzerine adrese polis ve sağlık ekipleri sevk edildi. Sağlık ekibinin yaptığı kontrolde Sıla Şentürk’ün öldüğü belirlendi. Şentürk’ün cenazesi, savcılık incelemesinin ardından otopsi yapılmak üzere adli tıp kurumu morguna götürüldü.
İLK UÇAK İÇİN BİLET ALDI
Olaydan sonra taksi çağırarak kaçan Gökçek, Ankara’ya gitmek üzere Ordu-Giresun Havalimanı’na geldi. Burada ilk uçak için bilet aldığı sırada polis tarafından yakalanan Gökçek, Giresun İl Emniyet Müdürlüğü’ne götürüldü. İfade vermeyerek susma hakkını kullandığı öğrenilen Hüseyin Can Gökçek polisteki ifadesinin ardından geniş güvenlik önlemleri altında çelik yelek giydirilerek adliyeye getirildi.
Aile ve Sosyal Hizmetler Bakanlığı uzmanlarınca Sıla Şentürk’ün ailesine de rehberlik ve psiko-sosyal destek verilmeye başlandı. Giresun’a gelen uzmanlar aile fertleri ile görüşmeye başladı.
ANNESİ TABUTUNA SARILDI
Şentürk’ün cenazesi Giresun Adli Tıp Kurumu’ndaki otopsi işlemlerinin ardından sabah saatlerinde alınarak Erikliman köyündeki evine getirildi. Burada helallik alınmasının ardından cenaze, Yalı Mahallesi Camii’ne götürüldü. Cenazede baba Bekir Şentürk, taziyeleri kabul ederken anne Asiye Şentürk kızının tabutuna sarılarak gözyaşı döktü.
MUHTAR: SÜREKLİ TEHDİTLER ALIYORDU
Erikliman köyü muhtarı İsmail Yüksel, nişan bozulduktan sonra Sıla Şentürk’ün sürekli tehdit mesajları aldığını belirterek, “Ankara’dan geliyor, burada bir gece otelde kalıyor. Sabah 8.30’da taksi tutup burayı bildiği için geliyor. Köyümüz çok kalabalık değil. Kızımızın babası balıkçı olduğu için denizde, annesi işte, küçük kardeşi okulda. Felçli babaannesiyle beraber evde kalıyor. Olayda babaannesi müdahale edemiyor ve ne yazık ki kızımızı evin üst katında hunharca boğazını keserek katlediyor. Emniyet güçlerimiz kaçamadan yakalıyor. Suç aleti arandı fakat herhangi bir şey bulunamadı. Böyle bir üzüntüyü hep beraber yaşıyoruz” dedi.
Aile ve Sosyal Hizmetler Bakanlığı’ndan yapılan açıklamada, Sıla Şentürk’ün ailesinin ve kendisinin isteği ile 12 Nisan 2021 tarihinde hakkında danışmanlık tedbiri kararı alınarak ailesinin yanına döndüğü, Can Gökçek’in ise açılan davada mahkemeye yüzde 50 oranında engelli olduğuna dair rapor ibraz ettiği aktarıldı. Ailenin şikâyetini geri çekmemesi ancak Sıla Şentürk’ün şikâyetini geri çekmesi sonucu Can Göktürk’ün tutuksuz yargılanmak üzere salıverildiği ifade edildi. Bunun üzerine babanın kızı Sıla için kurum bakımına alınma talebinde bulunduğu aktarıldı. İlerleyen süreçte Sıla’nın yeniden Can Gökçek’ten şikâyetçi olduğu ve ailesi yanına döndüğü belirtildi.
“20 Ocak 2022 tarihinde danışmanlık tedbiri kapsamında yapılan en son görüşmede, çocuk veya ailesi tarafından herhangi bir risk ve tehdit durumundan bahsedilmemiş ve bu yönde bir başvuruda bulunulmamıştır” denilen açıklamada, 21 yaşındaki failin tutuklu yargılandığı hukuki sürecin takip edildiği ve bakanlığın katil zanlısının en ağır cezayı alması için davaya müdahil olunacağı ifade edildi.
Davaya müdahil olacağını açıklayan Bakanlık tarafından yapılan açıklama şöyle:
“2020 yılında staj için kurulmuş WhatsApp grubunda tanışan S.Ş. ve H.C.G.’nin aralarında duygusal yakınlık gelişmiştir. 22.03.2021 tarihinde bu ilişkinin S.Ş.’nin ailesi tarafından onaylanmaması sebebiyle S.Ş. ailesi tarafından şiddete maruz kalmıştır. Gelişen olaylar neticesinde kız çocuğu ve zanlı birlikte kaçmıştır. Ailenin şikâyeti üzerine emniyet kontrol noktasında S.Ş. ve H.C.G. polis memurları tarafından yakalanmıştır.
25.03.2021 tarihinde kız çocuğu S.Ş. hakkında acil koruma kararı alınmış ve Bakanlığımıza bağlı bir kuruluşa yerleştirilmiştir. Bu süreçte H.C.G. de hakkında yapılan şikâyete istinaden tutuklanmıştır.
Yapılan incelemeler sonucunda ve aile ile çocuğun ortak istekleri doğrultusunda 12.04.2021 tarihinde kız çocuğu, hakkında danışmanlık tedbiri kararı alınarak ailesi yanına dönmüştür.
11.11.2021 tarihinde, S.Ş. hakkında devam eden istismar davasında aile H.C.G.’den şikâyetçi olmuş, kız çocuğu ise şikâyetinden vazgeçmiştir. Sanığın mahkemeye yüzde 50 oranında engelli olduğuna dair rapor ibraz etmesi ve S.Ş.’nin şikâyetini geri çekmesi üzerine H.C.G. mahkeme tarafından tutuksuz yargılanmak üzere salıverilmiştir. Bunun üzerine baba, S.Ş.’nin kurum bakımına alınmasını talep etmiştir.
16.11.2021 tarihinde savcılık kararı ile kız çocuğu S.Ş. hakkında ikinci kez acil korunma kararı alınarak yeniden Bakanlığımıza bağlı bir kuruluşta korumaya alınmıştır.
İlerleyen süreçte S.Ş. yeniden H.C.G.’den şikâyetçi olmuş ve ailesi yanına dönmek istemiştir. Aile de çocukları S.Ş.’yi teslim alma talebinde bulunmuştur. 07.12.2021 tarihinde danışmanlık tedbiri kararının devam etmesi kaydıyla kız çocuğu ailesi yanına dönmüştür.
20.01.2022 tarihinde danışmanlık tedbiri kapsamında yapılan en son görüşmede, çocuk veya ailesi tarafından herhangi bir risk ve tehdit durumundan bahsedilmemiş ve bu yönde bir başvuruda bulunulmamıştır.
16.02.2022 tarihinde yaşanan cinayetin ardından Bakanlığımız uzmanları, aile ile rehberlik ve psikososyal destek çalışmalarına başlamıştır.
21 yaşındaki failin tutuklu yargılandığı hukuki süreç Bakanlığımız tarafından takip edilmektedir. Caninin mümkün olan en ağır cezayı alması için davaya müdahil olunacaktır.”
CHP Kadın Kolları Genel Başkanı Aylin Nazlıaka, Sıla Şentürk’ü öldüren Hüseyin Can Gökçek’in 10 suçtan sabıkası olduğunu belirterek, “1 yıl önce Sıla’yı kaçırmaya çalıştığı yargıya taşınan bu caninin tutuklanması için 16 yaşındaki bir çocuğun katledilmesi mi gerekti? Artık yeter” dedi. CHP’li Nazlıaka, Türk Medeni Kanunu’nun kabul edilmesinin 96’ncı yıl dönümü nedeniyle parti genel merkezinde basın toplantısı düzenledi. Nazlıaka, Şentürk’ün Hüseyin Can Gökçek tarafından öldürüldüğünü belirterek, “Katil Hüseyin Can Gökçek’in 10 ayrı suçtan sabıkası olduğu ortaya çıktı. 1 yıl önce Sıla’yı kaçırmaya çalıştığı yargıya taşınan bu caninin tutuklanması için 16 yaşındaki bir çocuğun katledilmesi mi gerekti? Biz, kadınların ve çocukların yaşam hakkını savunurken, kadınların ve çocukların can simidi olan İstanbul Sözleşmesi’ni bir gecede fesheden siz değil miydiniz? Artık yeter. İlk seçimlerden sonra kadınları ve çocukları değil; bu karanlık zihniyeti gömeceğiz” dedi.
***Mutluluk, adalet, özgürlük, hukuk, insanlık ve sevgi paylaştıkça artar***