Çağlayan’da bulunan İstanbul Adliyesi’nde önünde bir araya gelen çok sayıda hukukçu, Adalet Nöbeti’nin 102’ncisinde Kandıra 1 Nolu Cezaevi’nde tutulan Aysel Tuğluk’un durumuna dikkat çekildi. Adliye içinde bir araya gelen hukukçular, beş dakikalık saygı duruşu ardından alkışlar eşliğinde adliyenin dışına çıktı. Adliye kapısının merdivenlerinde açıklama yapan hukukçuların nöbetine Türk Tabipler Birliği (TTB) Merkez Konsey Başkanı Prof. Dr. Şebnem Korur Fincancı, Türkiye Barolar Birliği (TBB) Başkan Yardımcısı Gürkan Altun’un yanı sıra Özgürlük İçin Hukukçular Derneği (ÖHD) üyesi çok sayıda avukat katıldı.
Hukukçu Mebuse Tekay, Rusya’nın Ukrayna müdahalesine işaret ederek, bir önce son bulmasını dilediğini söyledi. Aysel Tuğluk’un haksız ve hukuksuz bir şekilde tutulduğuna dikkat çeken Tekay, Tuğluk’un İstanbul Barosu üyesi olduğunu ancak baronun sahip çıkmadığını söyledi. İstanbul Barosu’nun duyarsız kaldığını ve bunu unutmayacaklarını belirten Tekay, “İstanbul Barosu’nun görmezden geldiği Tuğluk milyonlarca kişinin iradesidir. Bir hukuk devletinde yaşıyor olsaydık serbest bırakılırdı. Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi’nin (AİHM), HDP’lilerin yasama dokunulmazlıklarının kaldırılmasının ihlal olduğuna karar verdi. Ancak hukuk devleti olmadığımız için bu kararlar yerine getirilmiyor” şeklinde konuştu.
ATK SORUNU
Fincancı da Rusya’nın Ukrayna’ya müdahalesine değinerek, savaşın bir halk sağlığı sorunu olduğunu ifade etti. Türkiye’de birçok insanın özgürlüğünden yoksun bırakıldığını, bunun ötesinde cezaevinde ölüme terk edildiğini belirten Fincancı, “20 yıl önce ölüm cezası yasal olarak kalktı yalnız şu an fiilen uygulanıyor. Hasta mahpuslar görmezden gelinerek bu yapılıyor. Ağır hasta tutuklular bile tek kişilik hücrede tutuluyor. Bu süreci yakından takip ediyoruz. Hapishanede kalmaları olanaksız olmasına rağmen Adli Tıp Kurumu’nun (ATK) eliyle çıkmaları engelleniyor. Ayrıca ATK hakimleri, meslektaşlarımız kullanılıyorlar. Türkiye’de bir ATK sorunu vardır” ifadelerini kullandı.
TOPLUMSAL BİR SORUN
ATK’ye liyakatsız atamaların yapıldığına vurgu yapan Fincancı, “En son yeni bir atama yapıldı. Bu atama ile Tuğluk hakkında bilimdışı rapor hazırlandı. Bu hepimizin sorunudur. Bu haksız ve hukuksuz durumu görünür kılmak durumundayız ve hızlıca tutukluların serbest kalması gerekiyor. Bunu da ancak el birliği ile yapabiliriz. Çünkü bu sorun toplumsal bir sorundur. Türkiye’de herkesin hapsedilme olasılığı var. Hapsedilirsek aynı şeyleri biz de yaşayacağız” diye kaydetti.
ATK, RAPORU DİKKATE ALMADI
TBB Başkan Yardımcı Gürkan Altun, Tuğluk’un hakkında hastanenin verdiği rapora işaret etti. Bu raporda Tuğluk’un tek başına yaşamının iddiama edemeyeceğinin yer aldığını ifade eden Altun, “Raporda infazının ertelenmesi gerektiğine dair görüş var. Buna rağmen tahliye edilmemiştir” dedi. Tuğluk’un hakkında 9 hekim tarafından hazırlanan bu raporun ATK tarafından dikkate alınmadığını dikkat çeken Altun, “Anayasa’nın 17’inci maddesi açıktır; herkes yaşama ve maddi ve manevi bütünlüğünü koruma hakkına sahiptir. Kimseye işkence ve eziyet yapılamaz. Kimse insan hasiyetine yaraşmayan bir cezaya tabi tutulamaz” diye belirtti.
***Mutluluk, adalet, özgürlük, hukuk, insanlık ve sevgi paylaştıkça artar***