Ankara Cumhuriyet Başsavcılığı, Ankara Büyükşehir Belediyesi, CHP Ankara Milletvekili Murat Emir ve dört vatandaşın Melih Gökçek hakkında yaptığı suç duyurularını birleştirerek, dosyaya ilişkin kararını verdi. Başsavcılık, Gökçek hakkında ‘Gülen yapılanmasına üye olma ve propagandasını yapma’ suçlamaları ile ilgili kovuşturmaya yer olmadığına kararı verdi.
Kararda, devletin resmi kurumları tarafından ‘Hizmet Hareketi’nin 17/25 Aralık sonrasında terör örgütü olarak kabul edilmeye başlandığı ve Gökçek’in bu dönem sonrası bu yapılanmanın karşısında tavır aldığı’ belirtildi. Terörizmin finansmanı suçunun oluşmadığı, imar ve ihale işlemlerindeki usulsüzlük iddialarına konu eylemlerin ise ‘görevi kötüye kullanma’ suçu kapsamında değerlendirilmesi gerektiğine hükmedildi.
SORUN GÖKÇEK’E ‘TAKİPSİZLİK’ VERİLMESİ DEĞİL
Ankara Cumhuriyet Başsavcılığı, 17/25 Aralık’ı ‘milat’ olarak kabul ediyor. Ancak bugüne kadar 17/25 Aralık öncesindeki eylem ve ifadeleri nedeniyle yüzbinlerce insan hakkında soruşturma yürütüldü hatta hüküm verildi. Kaldı ki 17/25 Aralık sonrasında açılan soruşturmalarda ya da verilen hükümlerin hiç birinde ‘terör örgütü’ isnadına dair tek bir somut delil gösterilemedi.
İkinci olarak burada sorun Melih Gökçek’e ‘takipsizlik’ kararı verilmesi de değil. Olması gereken bu. Hiç kimse yasal bir gazete ya da televizyona ilan verdiği için ‘terör örgütü propagandası’ yapmakla suçlanamaz. Burada sorun Gökçek’e uygulanan kriterlerin, diğer insanlardan ‘esirgenmesi’. Hukukun ‘kişiye özel’ olarak uygulanması.
Türkiye’de bu haberi engelsiz paylaşmak için aşağıdaki linki kopyalayınız👇
***Mutluluk, adalet, özgürlük, hukuk, insanlık ve sevgi paylaştıkça artar***