The Guardian, IŞİD üyelerinin sahte pasaportlarla Avrupa ve ABD’ye gittiklerini ortaya çıkardı. Haberde sahte pasaportlarının birçoğunun Türkiye’deki şebekeler tarafından hazırlandığına dikkat çekildi.
İstanbul Havalimanı’nın bu geçişler için sıklıkla kullanıldığı öne sürülen haberde, Türkiye’de sahte pasaport dağıtan biri Özbek biri Rus iki kişiyle de görüşmelere yer verildi. Özbek satıcı, gerekli olduğu durumlarda bir kişinin tamamen kayıplara karışabilmesi için 500 dolar karşılığında Türkiye’den resmi ölüm belgesi alabildiğini de iddia etti.
Duvar’ın The Guardian’dan aktardığına göre ABD İç Güvenlik Bakanlığı’ndan bir yetkili de, “Türkiye’de IŞİD üyelerine çok iyi yapılmış belgeler sağlayan bir satıcı var” dedi.
İSTANBUL HAVALİMANI’NDAN ÇIKIŞ YAPILIYOR
Haberde, bu işi yapan bir şebekenin, aşırılıkçılarla bağlantısı olan ve Türkiye’de yaşayan bir Özbek tarafından yönetildiği iddiası yer aldı. Bu kişinin, ücreti 15 bin dolara kadar yükselen ve yüksek kalitede hazırlanmış sahte pasaportlar sattığı öne sürüldü. The Guardian, Suriye’den Türkiye’ye yasadışı yollarla geçen en az 10 kişinin, Özbek satıcı tarafından hazırlanan pasaportlarla İstanbul Havalimanı üzerinden çıkış yaptığını yazdı.
Gazetenin görüştüğü satıcılar, sahte pasaportlar alanların en çok AB’ye seyahat ettiğini, en az iki kişinin sahte Rus pasaportu ile İstanbul’dan Meksika’ya, oradan da sınırı yasadışı yollarla geçerek ABD’ye ulaştığını söyledi. Nijer, Moritanya, Ukrayna ve Afganistan’ın da popüler istikametler olduğu belirtildi.
‘BAŞKA ÜLKELERDE FAALİYETLERİNİ SÜRDÜRÜYORLAR’
Özbek satıcı işlerinin çok iyi gittiğini ve kısa süre önce Telegram üzerinden, resmi bir isim gibi görünecek şekilde “İstanbul Küresel Danışmanlık” (Istanbul Global Consulting) adlı yeni bir kanal kurduğunu anlattı. Haberde “Bu artan ticaret, tehlikeli aşırılıkçıların dünya çapında güvenlik servislerinin radarına yakalanmadığına, geçmiş suçları nedeniyle adaletten kaçtığına ve potansiyel olarak Suriye dışındaki başka ülkelerde terör faaliyetlerini sürdürebileceğine işaret ediyor” denildi.
Özbek satıcının, kendisiyle bir müşteri gibi ilişki kuran The Guardian muhabirlerine “Birisinin hangi grupla olduğunu sormuyorum. Herkesle çalışmaya açığım. Kimin kötü kimin iyi olduğunu anlamak benim işim değil. Bununla güvenlik birimleri ilgilenmeli” dediği aktarıldı.
Özbek satıcı, The Guardian’a hazırladığı bazı sahte pasaportların görüntülerini de yolladı. Gazete görüntülerdeki Fransız, Belçika, Bulgar ve Rus pasaportlarının hem yepyeni durduğunu, hem de gerçek gibi görünen güvenlik hologramlarına sahip olduğunu yazdı. Özbek satıcının hazırladığı iki Rus pasaportunun üzerinde, siyah ışıkta pasaport sahteciliğini engellemek için kullanılan UV ışığına hassas materyallerin bulunduğu; bir Belçika pasaportunda ise havalimanındakilere benzer tarayıcılara tutulduğunda sahibinin bilgilerinin ekranda görülebildiği belirtildi.
Gazeteye konuşan satıcılar, çalışan bir biyometrik çipin sahtesini yapmanın imkansız olduğunu ama birçok sınır geçişinde yetkililerin çipi çalışmayan pasaportları zaten gözardı ettiğini savundu.
‘TÜRKİYE’DEKİ SATICI İYİ BELGE HAZIRLIYOR’
ABD İç Güvenlik Bakanlığı’ndan bir yetkili ise The Guardian’a şunları söyledi:
“Türkiye’de IŞİD üyelerine çok iyi yapılmış belgeler sağlayan bir satıcı var. Bu satıcı farklı müşterilere hizmet edebilmek için Rusça, Arapça ve başka dilleri konuşan aracılar kullanıyor., IŞİD üyelerinin bu sahte pasaportları kullanarak Avrupa’ya geçtiğinin farkındayız ve Avrupa güvenliği onları yakalamakta hiç başarılı değil.”
Şebekenin en popüler hizmetinin Suriye’de IŞİD ve diğer silahlı gruplarla bağlantılı yabancı savaşçıların Avrupa’ya gitmesini sağlamak olduğunu, bununla birlikte Suriye Demokratik Güçleri’nin (SDG) kontrolünde IŞİD’le bağlantılı 60 bin kadın ve çocuğun tutulduğu El Hol kampı içinde de bir piyasa oluştuğu belirtildi. Özbek satıcı, Afganistan’ın Taliban yönetimine geçmesi sonrası “yeni bir müşteri kitlesi” bulduklarını da söyledi.
Serbest Görüş:
Özbek satıcı, bir kişinin tamamen ortadan kaybolmasını sağlamak için 500 dolar karşılığında, o kişinin kendi ülkesinin konsolosluğuna gönderilmek üzere Türkiye’den bir ölüm belgesi alabildiğini de öne sürdü. Özbek satıcı, “Eğer Ebubekir Bağdadi değilseniz, kimse morga gidip gerçekten ölüp ölmediğinizi kontrol etmez. Belgeyi kabul edip sisteme girerler” diye konuştu.
***Mutluluk, adalet, özgürlük, hukuk, insanlık ve sevgi paylaştıkça artar***